Buradasınız
Tütüne ve Mücadeleye Verilen Bir Hayat
Tütün işçiliği bu topraklarda Osmanlı’dan günümüze kadar sürmektedir. Kadın ve erkek işçiler tütüne hayatlarını vermişler. Hasat iyi olduğunda, karınları doymuş. Hasat olmadığında çoluk çocuk, yarı aç yarı tok yaşayıp gitmişler. Sermaye sınıfı, bugünün işçi kuşaklarını “böyle gelmiş böyle gider” yalanıyla kandırmaya çalışıyor. Fakat egemenlerin engellemelerine rağmen, verilen mücadeleler ve kazanılan haklar işçi sınıfının aktarma kayışları sayesinde genç işçi kuşaklarına ulaşıyor.
Osmanlı’da ilk greve giden işçiler arasında tütün işçileri vardır. İlk sendika kuranlardan biri de yine tütün işçileridir. Osmanlı yıkılır, Cumhuriyet kurulur ama tüm işçi sınıfının olduğu gibi tütün işçilerinin sorunları çözülmez. Savaşta ölen erkeklerin sayısı artınca daha fazla sayıda kadın tütün fabrikalarında çalışmaya başlar. Tütün işçilerinin mücadelesi işçi kuşaklarının önünü açmıştı. 1927 yılında Cibali Tütün Fabrikasında çalışan Fatma Nuriye adlı işçi, kadın ve erkek işçiler arasındaki ücret farklılıklarının giderilmesi için şunu söyler: “Her gün erkek işçilerle aynı safta ve aynı şartlar altında çalıştığımız halde yevmiyelerimizde bariz farklar var. Bir erkek işçinin yaptığı işi bilfiil biz de yaptığımız halde yevmiyelerimiz arasındaki pek büyük farklar neden ileri geliyor? Eğer hakikaten fark gözetiliyorsa Hükümet’i Cumhuriyemiz meseleye el koysun ve erkek işçinin almakta olduğu ücreti biz de alalım, çünkü biz de aynı sınıfın birer ferdiyiz.” Fakat hükümet kadınların talebini dikkate almaz. Kadınların eşit işe eşit ücret mücadelesi başlar.
Tütün işçilerinin mücadelesinin içinden öncü kadınlar ortaya çıkmıştır. Zehra Kosova o dönemin öncü kadın işçilerinden biridir. Tütünde çok zorlu koşullarda çalışmış, birçok acılar yaşamış ama mücadele etmekten hiçbir zaman geri durmamış bir kadın işçidir. Kosova, tütün işçiliğine başladığında bir şeylerin yanlış gittiğini ve sistemin çarkının nasıl döndüğünü kavramaya başlar. Grevle tanıştıktan sonra hayatının merkezine dünyayı değiştirme mücadelesini koyar. Zehra Kosova “tütün işçiliği zor zanaat” der ve devam eder:
“Tütün işi olunca üç kuruş da olsa cebimize para giriyordu. İş olmayınca işçiler ya şehirlere gider hamallık yapar ya da ayakkabı boyardı. Yokluktan birkaç işçi ailesi birlikte yaşardı. Hayatın zor şartları içinde çalışıp durulardı. 1933’te dünyada iktisadi durum çok kötüydü. Bu durum tütün işçilerine de yansıyordu, işçiler hastalık ve sefalet içindeydi. Ben 18 yaşındaydım, işçi arkadaşlarımla beraber kapı kapı gezip iş arıyorduk. Gittiğimiz işyerlerinin kapılarının önünden geri çevriliyorduk. İş bulduğumuz yerlerde ucuza çalıştırılıyorduk. Bir gün çalıştığımız işyerinde işçiler zam isteme talebini kulaktan kulağa dolaştırmaya başlamıştı. İsteklerini duyurmaya çalışıyorlardı. Ramazan Abi bana bir şey söyleyecek ama çekiniyor. Ben sordum; «abi sende bir haller var bana bir şey söyleyecek gibisin» dedim. «Zehra kardeş yarın işçiler daha iyi ücret almak için grev yapacaklar» deyince «abi bunda çekinecek ne var? Abi aç da kalsak tok da kalsak hepimiz biriz, hem ben açlığa alıştım» dedim. Ertesi gün istenilen zammı patron vermek zorunda kalınca işbaşı yaptık.”
Zehra Kosova hayatı boyunca işçi sınıfı için mücadele etmiştir. “Bir gün insanların ezilmeyeceği, sömürülmeyeceği bir dünyanın özlemiyle yaşadım. Ben işçiyim, elimin emeğiyle bu ana kadar çalıştım, mücadele ettim ve yaşayabildim” der. Türkiye işçi sınıfının tarihine baktığımızda görürüz ki işçiler hep susmamış, gün gelip sömürücü egemenlere baş kaldırmış, onların yüreklerine örgütlü güçleriyle korku salmışlardır defalarca. Bugün işçi sınıfının örgütsüz olması kimseyi yanıltmamalı. İşçi sınıfı yine ayağa kalkacak, yine örgütlenecek, yine mücadeleye atılacak.
Ahmet Yıldız Bu Ortalamaya Girer mi?
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Çocuklarımızın Yurtlarda Can Güvenliği Yok
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- Unutma, Örgütlen, Hesap Sor!
- Bölünenler mi Birleşenler mi Kazanır?
- Örgütlülük İşçi Sınıfının Gücü, Toplumun Umududur!
- İşçi Dayanışması 190. Sayı Çıktı!
- Asıl Düşman Olan Kim?
- “Dejavu” Sarmalını Kırmak İçin
- Derby’den Özak’a Sendikalı Olma, Sendika Seçme Hakkı
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...