Buradasınız
Yaşanan Onca Haksızlığa Daha Ne Kadar Göz Yumacağız?
Hadımköy’den bir deri işçisi

İçinde bulunduğumuz sistem, yani kapitalist sömürü sistemi her geçen gün daha da acımasız bir şekilde büyümekte ve bizlerin sırtındaki yükü kat ve kat arttırmaktadır. Yaşadığımız ya da yaşadığımızı zannettiğimiz şu hayatta, kendi kendimize olduğumuzdan, üzerimizdeki ağırlık katlanılmaz hallere ulaşmaktadır.
Bizler uzun ve yorucu saatler çalışmamıza karşın cebimizdeki üç beş kuruşun hesabıyla, acaba yarın ne olacak endişesiyle yaşamımızı sürdürüyoruz. Ben bir fabrika işçisiyim ve günde on iki saat çalışıyorum. Lakin yukarıda dediğim gibi uzun ve yorucu bir şekilde çalışmamıza rağmen ay sonunun hesabını yapanlardanım ben de ve eminim ki birçoğunuz da benim gibi veya benden daha kötü durumdadır. Geçen gün fabrika arasında ayarladığımız maça gitmek için servisle yola çıktık ve giderken fabrikadan bir arkadaşı, izlemesi için maça davet ettim. Aldığım cevap ise gerçekten içler acısıydı. “Dostum çok gelmek isterdim ama eve gitmem lazım” dedi. Ben ise “bugün de biraz geç git” dediğimde, eve iş aldığını ve onu bitirmesi gerektiğini söyledi. Ben o anda durdum!
Bir insan on iki saat çalıştığı halde nasıl cebinde parası olmaz ve on iki saat çalıştığı halde nasıl başka bir iş daha yapmaya ihtiyaç duyar ve o işi yapmaya gücü yeter. Evet, içinde bulunduğumuz sistem patronların sistemidir. Onlar yalnızca kendi kârlarını düşünürler. Onlar için biz işçiler hiçbir şeyiz. Ne aç kalışımız ne de uzun saatler çalışmaktan yıpranışımız onların umurlarındadır. Ama biliyorum ve inanıyorum ki bu böyle gitmeyecek o nasırlı ellerimizi sonuna kadar sıkıp masaya bir kütle biçiminde indireceğimiz günler yakındır. Patronlar için akıttığımız zamanlarımızı, kendimiz içinde akıtmamızın zamanı gelmedi mi? Yaşanan onca haksızlığa daha ne kadar göz yumacağız? Hayatı çekilebilir hale getirmek bizlerin ellerindedir. Çünkü bizleriz üreten, bizleriz hayata yön veren, bizleriz yaşamı güzelleştiren ve BİZLER OLACAĞIZ BİR ARAYA GELDİĞİNDE DÜNYAYI DEGİŞTİREN!
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...