Buradasınız
Yeni Eğitim Yılında Emekçi Kadınlar Anlatıyor
Eylül 2014, No:78
UİD-DER Kadın Komitesi olarak, okulların açılmasıyla beraber işçi-emekçi evlerinde neler yaşandığını, emekçi kadınlardan dinleyerek paylaşmak istedik. Biz sorduk, onlar anlattı. Ve bir kez daha gördük ki aslında her evin hikâyesi aynı.
Bir işçi eşi olan Sevil’in oğlu bu yıl 6. sınıfa geçti. Sevil’in eşi bir matbaa işçisi ve tek maaşla evi geçindirebilmek için Pazar, bayram demeden mesai yapıyor. Eğitim sistemi, okul masrafları, geçim derdi derken koyu bir sohbetin içinde buluyoruz kendimizi. Henüz alışverişini yapmamış olsa da geçen yıllardan deneyimle okul masraflarının çok tuttuğunu anlatıyor. Masrafları karşılayabilmek için eşinin fazla mesailerini arttırmak zorunda kaldığını söylüyor. Nitekim o gün eşinin sabahın 6’sında kalkıp Pazar mesaisine gittiğini öğreniyoruz. Tabii öyle olunca her iki çocuğun bütün yükü Sevil’in üzerine kalıyor.
Aynur’un biri 5. diğeri 8. sınıfa geçen iki kızı var. Tek maaşla geçinmeleri mümkün olmadığı için Aynur da çalışıyor. O da bize, veli toplantılarında çocuklarından bahsedilmediğini ve para istendiğini anlatıyor. Perdeler, masa örtüleri, bilgisayarlar, temizlikçi parası ve akla gelebilecek irili ufaklı bütün ihtiyaçlar velilerden karşılanıyor. Konu onunla da eğitimin kalitesine geliyor. Çocuklarına verilen ödevleri anlamadığı için kendisinin de yardımcı olamadığını söylüyor. Eğitimin kaliteli olmadığını, sınıfların kalabalık olduğunu anlatıyor. “Niye özel okula vermiyorsun?” diye soruyoruz. O da şaka yaptığımızı anlayıp gülüyor, sorumuzu kendisi yerine küçük kızı cevaplıyor: “Çünkü para yok!”
Evet, iyi bir eğitim için para gerekli. Özel okulların kapısından işçi çocukları giremez. Ama bakın kapitalist sistem devlet okullarında da işçi ailelerini soymanın yolunu nasıl bulmuş... Tekstil işçisi Nihal’in oğlu bu yıl 1. sınıfa başlıyor. Okula gittiğinde yaşadıklarını şöyle anlatıyor Nihal: “Herkes çocuğu için en iyisini ister. Bizim onu özel okula verecek paramız yok. Ben de en azından iyi bir öğretmenin sınıfına denk gelmesi için okula sormaya gittim. Bana iyi bir öğretmen olduğunu, fakat onun sınıfında olabilmek için okula ayrıca 500 lira para vermemiz gerektiğini söylediler! Bu nasıl bir sistemdir?”
Nihal okul için hazırlığı daha yazın yapmaya başlamış. “Çocuğum anaokuluna giderken onunla ilgilenebilmek için yarım gün çalışıyordum. Ama yazın okul masraflarını karşılayabilmek için tam gün çalıştım. Oğlumu bırakabileceğim kimse olmadığı için her sabah benimle birlikte işe gitti. Yetişkin bir insan bile işyerinde daralırken henüz 6 yaşında bile olmayan bir çocuk için işyerinin nasıl bir hapishaneye dönüştüğünü varın siz düşünün” diyerek anlatıyor yaşadıklarını. Bu yıl da yarım gün çalışmaya devam edecek. Sabah oğluna ders çalıştırıp okula hazırlayacak. Öğlen servise verdikten sonra koşa koşa işyerine gidecek. Herkes öğle paydosundayken, kaybettiği zamanı telafi etmek için o çalışacak. Aynı şekilde Cumartesi yarım gün çalışılırken o tam gün çalışacak. Böylece ücretinden mümkün olduğunca az kesinti yapılmasını sağlayacak.
Çocukları için nasıl bir gelecek gördüklerini soruyoruz kadınlara. Hepsi de gelecekten kaygılı. Daha şimdiden bir sürü sorunla boğuşurken gelecekte ne olacağını düşünemiyorlar bile. Ne yapmalıyız sorusuna Sevil örgütlenmek gerektiğini söyleyerek cevap veriyor. Aynur velilerin, dolayısıyla işçilerin birlik olması gerektiğini düşünse de pek umutlu değil. Onun bu umutsuzluğundan hiç haberi olmayan Nihal adeta ona cevap veriyor sanki: “Geleceğe ilişkin şüpheliyim. Ama yine de umudumu yitirmek istemiyorum. İyi bir gelecek için örgütlenmek lazım. Çocuğumun ileride bilinçli bir insan olmasını istiyorum. Onun bir şeyleri bilerek, görerek büyümesini istiyorum. O yüzden onu da yanıma alıp UİD-DER’e gidiyorum. Çocuğumun daha şimdiden orada çok şey öğrendiğini düşünüyorum. Bu yıl da okula ilişkin bir sürü sorun yaşayacağız. Bu sorunlara karşı birlikte durmamız lazım. Okulda verdikleri bir seminerde ‘susmayı bileceksiniz’ demişlerdi. Bense tam tersini düşünüyorum. Zaten daha çocukluğumuzdan itibaren hep susmak öğretildi bize. O yüzden ben ‘konuşmayı bileceksin’ diyorum.”
Evet, bize susmayı öğütleyenlere inat konuşmayı hatta haykırmayı bilmeliyiz. Buradan bütün emekçi kadınlarımıza sesleniyoruz: Çocuklarımız iyi bir eğitimi, iyi bir geleceği, biz emekçi kadınlar da iyi bir yaşamı hak ediyoruz. Hem kendimize hem onlara hak ettiklerini vermek için gelin UİD-DER’de birlikte mücadele edelim. Taleplerimiz etrafında mücadele verelim:
Parasız ve Nitelikli Eğitim!
Parasız Sağlık, Ulaşım, Konut!
Tüm İşyerlerine ve Mahallelere Nitelikli, Sağlıklı ve Parasız Kreşler Açılsın!
İçimize Dolduruyoruz Öfkemizi
Japonya’da Nükleer Protestosu
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...
- İktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin haklarına pervasızca saldırıyor, işçiler mücadele ediyor. Adıyaman Besni’de Mega Polietilen fabrikasında ücret gaspına karşı başlayan direniş sonuç verdi, işçilerin 2 aylık ücretleri yatırıldı....
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...