Buradasınız
Yeni Yılı Karşılarken
Gebze’den işsiz bir kadın işçi

Bir yılı daha geride bıraktık. 2013’ün son günlerinde gündem, rüşvet, kara para aklama gibi yolsuzluk olaylarıyla doluydu. AKP hükümeti cephesinden, gelişmelerin önüne geçebilmek için ardı ardına pek çok hamle geldi. Emniyet’te yapılan görev değişlikleri, ardından AKP’den gelen istifalar ve Erdoğan’ın yaptığı “kötüleri aramızdan ayırdık” açıklamaları…
İşçilerin hak arama mücadeleleri ya da talepleri söz konusu olduğunda domuz topu gibi birleşenler, kendi çıkarları, ayrıcalıkları söz konusu olduğunda birbirlerinin ipliğini pazara çıkarmaktan geri durmuyorlar. Ebette yürüyen çekişme ve kavgada onca pisliğin su yüzüne çıkması, biz işçileri ilgilendirmeyen meseleler değil. Tam aksine bunlar, işçilerin yakından takip etmesi ve tartışması geren konulardır. Çünkü ayakkabı kutularında saklanan milyon dolarların asıl sahibinin sömürülen işçiler olduğu aşikârdır. Ancak bugün yaşananların sonuçlarını belirleyecek olan şey gücün kimde olduğudur. Ne yazık ki işçi sınıfının yeteri kadar örgütlü olmadığı böylesi bir dönemde sermaye kesimleri, meydanı boş buldukları için istedikleri gibi at koşturabilmektedirler.
Gündemin neredeyse her saat başı değiştiği son günlerde, işçileri yakından ilgilendiren pek çok konu gölgede kalmaktadır. Bunlardan belki de en önemlisi, yeni yılın da gelmesi ile birlikte milyonlarca işçiyi ilgilendiren asgari ücret konusudur. Her yıl olduğu gibi bu yıl da hükümetin işçilere yine sefalet ücretini reva gördüğü ortadadır. İlk görüşmelerde %3 olarak teklifini açıklayan hükümet, son görüşmelerde anlaşma sağlanamayınca teklifini %5 olarak açıkladı. Daha sonra da hükümet yetkililerinden bu artışın fazla olduğu, dolayısıyla daha fazla artışın olmayacağı yönünde açıklamalar gelmeye başladı. İşçilerin sömürüsüyle elde edilen milyon dolarların birilerinin ceplerine inmesine göz yumanlar, söz konusu işçilerin maaşına yapılacak üç kuruşluk zam olduğunda kıyameti kopartıyorlar.
2013’ü geride bırakırken, patronların kâr hırsının iş cinayetleriyle yüzlerce işçiyi ailelerinden kopardığını da hatırlamakta fayda var. Hakkını aradığı, sendikalaştığı, örgütlendiği için işten atılan yüzlerce işçiyi de unutmamak gerekiyor. Tüm bu olumsuzlukların yanında mücadele yolunu seçen ve onurlu duruşundan taviz vermeyen işçilerin olduğunu da özellikle belirtmek lazım. Süren direnişler, yeni bir yıla girerken içimizi ısıtan ve biz işçilere umut veren güzel örneklerdir. Hacettepe’de taşeronlaştırmaya karşı direnen işçiler, yürüttükleri mücadeleyi kazanımla sonuçlandırdılar. Taşeron işçilerin bir araya geldiklerinde, birbirlerine kenetlendiklerinde neleri başarabileceklerini hem patronlara hem de taşeron işçilere göstermiş oldular.
Kuşkusuz bu örneğin devamını sağlamak ve işçilerin her alandaki örgütlülüğünü güçlendirmek görevi, içinden geçtiğimiz bu süreçte önemini bir kez daha hissettirmektedir. Hiç şüphe yok ki yeni yılda da işçilerin haklarına dönük pek çok saldırı paketi gündeme gelecek. Kıdem tazminatının gaspına yönelik planlar bunlardan sadece biridir. Yolsuzlukların, düşük ücretlerin, uzayan iş saatlerinin, sendikasız ve güvencesiz çalıştırmanın hesabını soracak olan örgütlü işçilerdir. İşçiler olarak, o ya da bu çıkar grubunun peşine takılmadan kendi bağımsız sınıf siyasetimizi güçlendirmeli, sermayeden ve yolsuzlukları yapanlardan hesap sormalıyız.
Hindistan’da İşçi Katliamı
E-Devlet ve Sendika Üyeliği
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
Son Eklenenler
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...
- Türk-İş’e bağlı Sağlık-İş ve KESK’e bağlı SES üyesi sosyal hizmet işçileri, 18 Temmuzda Bahçelievler Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü Ek Binası önünde ortak bir basın açıklaması düzenledi. Kamuda yürüyen toplu sözleşme süreçlerine dair gerçekleştirilen...
- Merhaba, ben İstanbul’da bir devlet hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan bir kadın işçiyim. Bilindiği gibi senenin yarısı geride kalmasına rağmen toplu iş sözleşmemiz halâ imzalanmadı. Bu süreçte sendikalar meydanlarda mitingler yaptılar,...
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...