Buradasınız
“Sendikaya Üye Olma, Televizyona Çıkarsın!”
Şahintepe’den bir fabrika işçisi
Geçenlerde minibüsle eve dönüyordum. Yolculuk esnasında ön koltukta oturan iki tane genç bayan arkadaş dikkatimi çekti. Aslında dikkatimi çeken şey içlerinden birisinin telefon konuşmasıydı. Telefonla konuşan arkadaşın ağzından sendika kelimesi çıkmıştı. Neyse uzun bir süre bu telefon konuşmasına kulak misafiri oldum. Telefonun ucundaki her kimse, bu arkadaşa sendikayla ilgili bir şeyler anlatıyor olmalıydı. Hatta bir konuda ikna etmeye çalışıyordu. Telefon konuşması bittikten sonra bu genç kız, yanındaki ablasına dönerek “sendika ne demek?” diye bir soru sordu.
Ablası: Sendikayla ilgili fazla bir şey bilmiyorum, hayırdır neden sordun?
Genç kız: Benim arkadaş sendikaya mı ne üye olmuş, benim de onlara katılmamı istiyor.
Ablası: Ben sendikayı tam olarak bilmiyorum ama geçenlerde Tekel işçilerini televizyonda görmüştüm, onlar da sendikalıydı ve uzun süre televizyona çıktılar. Üstelik polislerle de kavga ettiler. Neyse en iyisi sen boş ver böyle şeyleri, sonra sen de sendikalı olup televizyona çıkarsın. Seni televizyonda babam görürse hiç hoş olmaz. En iyisi uzak dur bu tür şeylerden.
Genç kız: Haklısın, ben de görmüştüm o Tekel işçilerini, sendikaları da vardı ve her gün televizyona çıkıyorlardı.
Ben bu konuşmayı uzaktan dinlerken, UİD-DER’le tanışmadan önceki halim canlandı gözümün önünde. Ben de o zamanlar işçi olmama rağmen sendikanın ne demek olduğunu bilmiyordum. Şimdi düşünüyorum da biz işçiler için böylesine önemli bir araç olan sendikanın ne demek olduğunu, nasıl olur da bugüne kadar kimse bize anlatmaz?
Ben 21yaşındayım. Eğer UİD-DER’le tanışmasaydım ömrümün sonuna kadar, sendikayı sadece patronların medyasının bize anlattığı kadar bilirdim. Biz genç işçiler sendikal haklarımızı ve geçmişte kazanılmış birçok hakkımızı bilmiyoruz. Bilmiyoruz fakat bunun suçlusu bizler değiliz. Örneğin ben 14 yıl okul okudum. 14 yıllık öğrencilik hayatımda hiçbir okul bana sendikayı veya işçilerin temel haklarını öğretmedi. Annem veya babam da bana sendikayı anlatmadı. Belki biliyorlardı ama anlatmadılar işte. Çünkü 12 Eylül askeri faşist darbesi büyüklerimize de bunları unutturmuş!
Eğer UİD-DER gibi mücadeleci bir işçi derneğiyle tanışmasaydım, ben de tüm dünyadan habersiz, ot gibi, yani patronların istediği gibi yaşamaya devam edecektim.
Biz işçiler haklarımızı öğrenmeliyiz ve öğrendiklerimizi çevremizdeki tüm işçilere anlatmalıyız. Özellikle genç işçi kardeşlerimize ulaşmalı ve onlara birlik olup mücadele etmemiz gerektiğini sabırla anlatmalıyız. Çünkü patronlar işçilerin birlik olmasından çok korkarlar, hele bir de bu işçiler genç işçilerse korkuları ikiye katlanır. Ben buradan tüm genç işçi kardeşlerimizi mücadele etmeye ve bu mücadeleyi bir adım daha ilerletmeye çağırıyorum. BİRLEŞEN İŞÇİLER YENİLMEZLER
18 Yaşlarında Gelen Ölümler
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...