Buradasınız
“Kölelik Bürolarına Hayır” Diyoruz!
Esenyurt’tan bir grup işçi
Egemen sınıf olan patronlar, işçileri iliklerine kadar sömürüyorlar. Bu da yetmezmiş gibi, işçilerin örgütsüzlüğünü fırsat bilerek saldırıyor, haklarımızı gasp ediyorlar. Patronlar ve AKP, büyük bedeller ödenerek kazanılmış olan kıdem tazminatımıza göz diktiler. “Özel istihdam büroları” adı altında kölelik bürolarını yasal hale getirmenin gayreti içerisindeler. Kiralık işçilik uygulamasıyla bizi taşeronu bile arayacak hale getirmenin peşindeler.
Saldırı o derece büyüktür ki, kölelik bürolarına karşı ciddi bir tepki oluşturamazsak eğer, ne düzenli bir işimiz, ne kıdem tazminatımız, ne emekli olma şansımız, ne de düzenli bir maaşımız olacak.
Biz UİD-DER’liler olarak patronların ve AKP hükümetinin bu saldırılarına karşı, işçi arkadaşlarımızı uyanık olmaya ve mücadele etmeye davet ediyoruz. Fabrikalarımızda, sendikalarımızda, mahallelerimizde gittiğimiz fabrika önlerinde bu saldırının gerçek yüzünü teşhir ediyoruz.
İşte bu kapsamda, Esenyurt’un Depo mahallesinde İşçi Dayanışması bültenimizi işçilere ulaştırdık. İşçiler bültenimizi ilgiyle karşıladılar. Sohbet ettiğimiz işçilerle kıdem tazminatına yönelik saldırıyı, kiralık işçiliği, çalışma düzenimizin kökten değiştirileceğini, işçileri büyük bir tehlike beklediğini anlattık. Kimi işçi arkadaşlar saldırının boyutunu duyunca şaşırdıklarını dile getirdiler.
Sohbet ettiğimiz işçiler kıdem tazminatının kaldırılmasına karşı olduklarını dile getirdiler. Yaptığımız işi canı gönülden desteklediklerini söylediler. Sohbetlerimizde ayrıca, savaş ortamında patronların işçi haklarına daha fazla saldırdığını, milliyetçiliğin kışkırtıldığını ve toplumsal çürümeyi konuştuk. Haksız savaşlar yalanlar ve işçi sınıfını bölüp parçalayan propagandalar eşliğinde yürütülüyor. İşçiler milliyetçilikle zehirleniyor, düşmanlaştırılıyor. Bizleri yöneten egemenler, örgütsüz ve bilinçsiz işçileri çıkarları doğrultusunda yönlendiriyorlar.
Mücadeleci bir işçiler olarak kardeşlerimize sesleniyoruz: Gelin kıdem tazminatımıza sahip çıkalım, gelin kazanılmış haklarımıza sahip çıkalım. Gelin haksız savaşlara karşı duralım. İşçi sınıfını milliyetine, diline, dinine göre bölüp parçalayan ve böylece kolaylıkla sömürenlere karşı duralım. Gelin birleşelim. Gelin sömürüye, savaşlara, kadına şiddete, tecavüze, çocuk istismarlarına dur diyelim. Daha güzel bir dünya için ter akıtalım. Gelin bunun için örgütlenelim.” Bizim patronlar için dökecek kanımız yok. İşçiler insan gibi yaşamak istiyorsa örgütlü olmak ve mücadele etmek zorunda!
Böylesi Yaşamak Değil
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...