Buradasınız
Bal Arıları, Bülbül ve Açgözlü Dev
Gebze’den bir petrokimya işçisi

Bir gün bülbül, yıllardır aynı ağaçta yaşadığı arkadaşlarının vızıltısından rahatsız oldu. Bu vızıltılar doğduğundan beri komşu oldukları balarılarından geliyordu. Bülbül “bu nasıl saygısızlık, muhteşem sesimi duyamıyorum” dedi. Akşama kadar suyun aksinde rengârenk, güzel mi güzel tüylerine hayran hayran bakıp adeta kendine âşık olan bülbül, ayrıca dünyada kendisinden daha güzel bir ses olmadığını düşünüp saatlerce şarkı söylerdi. Bülbül “ben dünyanın en güzel şarkılarını söylerken arılar ‘vız vız da vız vız’ sadece gürültü yapıyorlar, buna bir çözüm bulmalıyım” dedi. Bir şekilde arıları ağaçtan kovmak istiyordu. Fakat arılarla başa çıkamazdı. Bülbül narin bir hayvandı. Bugüne kadar hep prensesler gibi yaşamıştı. Annesi ve babası bir dediğini iki etmemiş ne isterse yapmışlardı. Arılar gibi hırçın değildi. Üstelik arıların da iğnelerinden epeyce korkardı. Arılar bir araya geldiklerinde çok güçlü oluyorlardı. Bülbül düşündükçe korkmaya başladı.
Oysa arılar, dünyanın en güzel yiyeceklerinden biri olan balı üretmekteydi. Arılar ne iş olsa birlikte yapar ve böylece onlara hiçbir iş zor gelmezdi. Arılar dayanışmanın ne kadar güzel bir şey olduğunu bilir, şarkılarını bile hep beraber söylerlerdi. Ne yazık ki kişisel zevklerinden başka derdi olmayan bülbül arıların dayanışmasını saçma bulur ve anlamazdı. Bülbül, arkadaşları için bile faydalı şeyleri hiç mi hiç düşünmezdi. Doğanın diğer canlıları bülbülün umurunda bile değildi. “Şu arılardan nasıl kurtulayım, ne yapayım?” diye düşünürken aklına Altın Dağı’nın tepesinde yaşayan açgözlü dev geldi. Peki ama arıları yakalaması için devi nasıl ikna edecekti? Arılar küçücük, dev ise kocamandı. Arıları yakalatmak imkânsız görünüyordu.
Dev, mağarasında tembel tembel oturan, diğer hayvanları kendi emrinde çalıştıran ve zenginliğiyle övünen kötü kalpli biriydi. Gücünün yettiği tüm hayvanlara kötü davranırdı. Bunların farkında olan bülbül devin yanına gitmeye çekiniyordu. Bir süre düşündükten sonra kararını verdi. Kibri ve komşusuna olan nefreti galip geldi. Açgözlü devle konuşacaktı. Soluğu devin mağarasında alan bülbül, deve arıların çok güzel balları olduğunu, mutlaka denemesi gerektiğini söyledi. Tabi bülbül balı öyle bir methetti ki devin ağzının suyu aktı. Hizmetindekilere döndü ve “derhal arıların yuvalarına gidin tüm ballarını alın ve yuvalarını yakıp yıkın, arıları da öldürün” dedi. Bunu duyan bülbül kendi yuvasının da yıkılacağını düşünerek hemen söze girdi ve “hayır olmaz” dedi. Dev, bülbülü avucunun içine alıp sıkmaya başladı. “Sen bana karşı mı geliyorsun?” dedi. Bülbül; “hayır efendim yanlış anladınız. Şöyle ki siz eğer onları öldürürseniz bir daha bal yiyemezsiniz. Oysa ben sizin ömür boyu bu güzel yiyecekten yemenizi isterim” dedi. Bunu duyan dev bülbüle “nasıl olacak bu dediğin, anlat bakalım” dedi. Bülbül başladı anlatmaya “arıların bir kraliçesi var, eğer onu tutsak edersen diğer arılar senin kölen olur ve sana hizmet etmek zorunda kalırlar” dedi. Ayrıca “balarılarının kovanları gizlidir bulamazsın. Ama istersen ben sana kraliçe arıyı getirebilirim. İkinci günün sabahında buradayım” dedi. Devi zekâsıyla ikna eden bülbül hızla oradan uzaklaştı.
Bülbül söz verdiği gibi ikinci günün sabahında kraliçe arıyı getirip deve teslim etti. Kraliçe arıyı bir sandığın içine hapseden dev, artık arıların tüm balına el koymuştu. Dev bülbüle dönüp “teşekkür ederim. Sen çok zeki bir kuşsun, çok güzel tüylerin ve dinleyen herkesi mest eden bir sesin var. Bana çok faydan dokundu. İstersen hep bu mağarada kal, seni buradaki tüm köle hayvanların lideri yapayım. Güzel sesinle onlara emirler verirsin” dedi. Övgüden mest olan bülbül devin teklifini kabul etti. Dev eliyle işaret ederek “bak burası da makam odan” dedi. Devin bülbüle makam odası diye tanıttığı yer aslında bir kafesti. Bülbül aldığı övgülerin verdiği hazla açgözlü devin esas niyetini anlayamadı. Kafese kendi ayağıyla giren bülbül bir anda kapının dev tarafından kilitlendiğini görünce şaşkına döndü. Dev kahkahalarla gülerek, “hah hah ha artık sen de sadece benim için şarkı söyleyeceksin” dedi. Bülbül “ama ben sana güzel bir yiyecek getirdim ve yardım ettim” dedi. Açgözlü dev “bunca yıllık arkadaşlarına ihanet edip benim gibi kötü birinin eline teslim eden biri bana her koşulda ihanet eder” dedi.
Böylece dayanışma, kardeşlik ve birlik olmak gibi erdemlere sahip olmayan, aksine bu gibi kavramları her fırsatta küçümseyen, kendinden başka hiç kimseyi düşünmeyen bülbül, komşularına ihanetin bedelini ömrünün sonuna kadar açgözlü devin kafesinde mahkûm olmakla ödedi.
- Uyandıran Masalcı Samed Behrengi’nin Ekini
- “Mübadele Öyküleri” İzmir’den Anlatıyor…
- Ana Romanı ve Bugüne Yansıyanlar
- Gözbağı ve İşçi Hüseyin’in Dönüşümü
- Erzurumlu Emrah’ın Hikâyesi, Bizim Hikâyemiz
- Savaşın Gerçek Yüzünü Anlatan İki Kitap
- Sarı Mehmet Olmak!
- Fakir Baykurt, “Gece Vardiyası” ve Göçmenler
- Şikago Mezbahaları ve Kapitalizm
- Cefakâr Galip Ustalar ve İnsanlığın Özgürlük Bahçesi
- “Ölümün Ağzı”
- Gücümüz Birliğimizden Gelir!
- Büyük Biraderler İş Başında!
- Rıfat Ilgaz: Ses Ol, Işık Ol, Yumruk Ol!
- Genç İşçi Xu Linzi
- Bal Arıları, Bülbül ve Açgözlü Dev
- Yaşamı Geliştirenler: Haliç’in Direnen İşçileri
- Geçmişi Unutmak Derin Yaralar Açar…
- İşçi Sınıfının Tarihe Tanıklık Eden Ozanları
Son Eklenenler
- Ben kendi harçlığımı çıkarmak için yazları çalışan bir öğrenciyim. Hayat pahalılığından dolayı çalıştığım yerde bazen mesailere kalıyorum. Hem bedenen hem de psikolojik olarak o kadar çöküyorum ki o günlerde! Ruhumu dinlendirebileceğim, rahat bir...
- Fabrikamızda bir haftadır ek zam alabilmek için mücadele ediyoruz. Umut da cesaret de bulaşıcıdır derler. Biz çevremizdeki fabrikalarda işçi arkadaşlarımızın verdiği mücadelelerden etkileniyoruz. Onları yakından takip ediyoruz. Özellikle geçim...
- İşçiyi köle gibi çalıştırmayı kendilerine hak gören patronların pervasızlıkları, işçilerin haklarına yönelik saldırıları bitmiyor. Geçtiğimiz günlerde BİM (BİM Birleşik Mağazaları A.Ş.) Balıkesir Bölge Müdürlüğü, Balıkesir Bölge Deposu...
- Agrobay Seracılık’ta sendikalı oldukları için tazminatsız işten atılan işçiler direnişlerinin birinci ayında İstanbul’da Almanya Başkonsolosluğu önünde basın açıklaması yaptılar. Toplu iş sözleşmesinden doğan geriye dönük alacakları için eylemler...
- Libya’da 10 Eylülden bu yana etkili olan şiddetli yağış ve seller sonucunda meydana gelen felaketin boyutu giderek ağırlaşıyor. Libya’nın doğusunu vuran, 100 bin kişilik liman şehri Derne’nin büyük bir bölümünü sulara gömen sel felaketinde 10 binden...
- İsviçreli işçiler 16 Eylülde talepleri için meydanlara çıktı. İsviçre Sendikalar Federasyonu (USS) ve demokratik kitle örgütlerinin çağrısıyla Bern kentinde toplanan işçiler artan hayat pahalılığına karşı ücretlerin arttırılmamasına tepki gösterdi.
- Ben Bilecik/Bozüyük’te metal fabrikasında sendikalı olarak çalışan bir işçiyim. 2023-2025 yılları için yapılacak olan grup toplu iş sözleşmesi sürecinden geçiyoruz. Bugün oluşturulan taslak zaman zaman iyi gibi görünebiliyor. Ancak kesinlikle...
- DİSK’e bağlı Limter-İş Sendikası, tersane taşeronlarının sendikalarına yönelik saldırılarını protesto etmek için Tuzla Gemi Tersanesi önünde bir eylem düzenledi.
- Bu yaz gerek ülkemizde gerek dünyada sıcaklıklar artınca çalışma koşulları iyice zorlaşmıştı. Açık alanda güneşe direkt maruz kalan çalışanlarda sıcak çarpması, mide bulantısı ve başka rahatsızlıklar baş göstermişti. Benim çalıştığım şantiyede de bu...
- Ankara’da emekçi kadınlar olarak bir araya geldik, “Diren” filmini izledik. İşçi Dayanışması’nın 184. Sayısında, Emekçi Kadın köşesinde çıkan “Bu Hayatı Yaşamanın Başka Bir Yolu Olmalı…” yazısında anlatılanlar üzerine filmi merak etmiştik....
- İşçi sınıfının şairi Nâzım Hikmet’in bu dizeleri yazmasının üzerinden uzun yıllar geçti. Burjuvazi, ağır çalışma koşullarına ve düşük ücretlere razı edebilmek için işçi sınıfını yalanla beslemeye devam ediyor. Burjuvazi işçi sınıfına sopa göstererek...
- Birleşik Metal İşçileri Sendikası Gebze 1 No’lu Şube, 17 Eylülde, sendika yöneticileri, delegeler ve çeşitli sendikalardan, emek örgütlerinden, sosyalist partilerden konukların katılımıyla 15. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. “Gelenekten...
- ABD’nin Detroit kentinde “3 Büyükler” olarak adlandırılan General Motors, Ford ve Stellantis otomobil fabrikalarında çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve gitti. 15 Eylülde, Birleşik Otomotiv İşçileri...