Beklemenin Zamanı Değil, Mücadele Etmenin Zamanıdır!

Evet, dostlar asgari ücret yine Asgari Ücret Belirleme Komisyonu’nun (Türk-İş toplantıya katılmadı) yaptığı toplantıyla 577 TL olarak belirlendi. Elektriğe, suya, doğalgaza devasa zamlar yapılırken, asgari ücrete ilk 6 ay için %5,2 zam yapıldı. Zaten patronlar sınıfından başka bir şey beklenemezdi. Asgari ücretin gündemde ön planda tutulmaması için her şey yapıldı.

Dostlar, biz işçi sınıfı olarak yıllardan beri seçtiğimiz partilerin bizler için daha iyi yaşam koşulları yaratmasını bekledik. Ama payımıza hep açlık, yoksulluk, işsizlik düştü. Kendi çıkarlarından başka bir şey bilmeyenler bizim için ne yapabilir ki? Tabii ki hiçbir şey. Açlık sınırı 794 TL iken asgari ücrete yapılan zamma bakın!

Biz işçiler hep aynı sınıfın insanlarıyız. Bizim çocuklarımız da yine işçi sınıfının bir parçası olacaklar. Biz hangi ırka, hangi dine mensup olursak olalım çıkarlarımız aynı. Patronlar asgari ücreti belirlerken hiçbir ayrım yapmıyorlar, ama bizleri bölmek için her şeyi yapıyorlar. Fabrikalarda işin bir ucunu Kürt bir ucunu Türk yapıyor. Bizleri aynı oranda sömürürken bir taraftan da bölüyorlar.

Hep bekledik, ama bizim için hiç güzel şeyler olmadı. Artık beklemek değil, örgütlenme ve mücadele etme zamanıdır. Güçlü olan biziz fakat gücümüzün farkında değiliz. Ayrı yollarda değil aynı yolda yürümemiz gerek. Ancak bu şekilde güzel bir geleceğe kavuşabiliriz. Aksi takdirde asgari ücrete yapılan zamlar hep sefalet zammı olacak.