Buradasınız
Brillant Patronundan İşçilere Açık Mektup!
Sayın BRİLLANT işçileri, maaşınızı erken yatıracağım demiştim ama yine erteleyeceğim, artık kusura bakmazsınız. Çünkü yeni bir işyeri açacağım, oraya yatırım yapmam gerekiyor. Sizler biraz daha beklerseniz ölmezsiniz sonuçta, nasılsa alışmışsınızdır artık parasız gezmeye. Zaten ben size maaşınızı erken versem boşuna çarçur edersiniz. Onun yerine ben şeflerime ve müdürlerime veririm, onlar sizlerin adına harcarlar. Varın bu ay da et yemeyin, zaten zeytinlerimiz yeteri kadar etli. Elbiseye de gerek yok, nasılsa ömrünüz burada çalışarak geçiyor. Bazen de düşünüyorum, acaba bu adamlar bu kadar parayı nereye harcıyorlar diye, o fuzuli harcamalarınız ise canımı sıkıyor.
Sakın nankörlük etmeyin, aldığınız parayı küçümsemeyin. Ya vermeseydim ne yapacaktınız? Yani nasıl baba adamım görün bunu. Sırf sizleri sevdiğim için veriyorum o parayı. Hatta ekmeğimden aşımdan kesip sizlere yediriyorum. Ama bu aralar veremiyorum, sebebi ise yeni işyeri açmam lazım. Elalemin bir sürü fabrikası var, benimse 7 tanecik. Unutmayın ki biz bir aileyiz, çok çalışın ki şu fabrika sayılarını arttıralım. Ben büyüdükçe nasılsa siz de büyürsünüz.
Ama sadece çalışmanız yetmez, eğer ki büyümek istiyorsanız yalakalık da yapacaksınız, paçamı yalayacaksınız, arkadaşınızı satacaksınız, ispiyoncu olacaksınız. Bu kadarı da yetmez, neden diye sormayacaksınız, buradan başka işiniz olmayacak, izin, zam, maaş istemeyeceksiniz, haktan hukuktan bahsetmeyeceksiniz. İşte o zaman görün bakın nasıl hep beraber büyüyoruz. Nankörlük etmenin ne lüzumu var? Bakın tam donanımlı bir muayenehanemiz var, içinde yok yok. Sizi düşündüğümüz için istirahatlerinizi ve sigara molanızı doğal müzik eşliğinde yapıyorsunuz, özel aşçılar yapıyor yemeklerinizi ve tüm üretkenliklerini kullanarak makarna ve patatese şov yaptırıyorlar her gün. Yöneticilerin sürekli oturmasının sebebi ise açık değil mi kardeşim? Adamlar sizin yerinize de oturuyorlar. E adam çok olduğu için de çok oturmak zorunda kalıyorlar.
Daha fazla söze gerek yok, herkes iş başına, nasılsa biz bir aileyiz.
BRİLLANT YÖNETİMİ
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...