Buradasınız
Bu Memleketin Sahibi Biz miyiz?
Gebze’den bir depo işçisi
2010’da asgari ücret net 577 lira olarak uygulamaya kondu. Türkiye’de milyonlarca işçi bu ücrete çalışmak zorunda. Beğenmiyorsak “kapı orada” sözü bizi bekliyor. Hayatımızı sürdürebilmek için çalışmak zorundayız. Ya aç kalacağız ya da karnımızı bile doyuramadığımız bu sefalet ücretine mahkûm olarak çalışacağız. Biz işçiler, yani işgücünden başka satacak bir şeyi olmayanlar için gerçeklik budur. Oysaki hep bize bu memleketin sahibi olduğumuz söylenir. Her seferinde “bu ülke bizim, bu vatan bizim, bu topraklar bizim” diye sahipleniyoruz. Oy hakkımızı kullanarak bize hizmet vermesi için başımızdakileri biz seçiyoruz mesel. Ama seçip başımıza getirdiğimiz kişilerin kime hizmet ettiği belli. Cumhurbaşkanı yaklaşık 20 bin lira, başbakan ve bakanlar yaklaşık 10 bin lira, milletvekilleri 9 bin 500 lira, bir müsteşar yaklaşık 5 bin lira, bir genel müdür 4500 lira alıyor. Biz işçiler ise 577 lira alarak hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz. Evet, biz bu ülkenin sahibi değil miyiz? Bize hizmet etmesi için seçtiğimiz insanlar, kendi maaşları astronomik rakamlara ulaşmışken bize 577 lirayı nasıl layık görüyorlar? Biz hayatımızı bin bir güçlükle sürdürmeye çalışırken onlar devletin sunduğu pek çok ayrıcalıktan da yararlanarak rahat bir yaşam sürüyorlar. Bizim ihtiyaçlarımızı karşılayacak politikalar izleyeceklerine tam tersini yapmakta ve mücadele ile kazanılmış haklarımızı da çıkardıkları yasalarla elimizden almaktalar. Ve çıkardıkları yasalar hep patronların lehine. Neresinden bakarsak bakalım, böyle bir adalet anlayışı olamaz. Biz çalışalım, biz üretelim, ama patronlar çalışmadan bizim ürettiğimiz zenginliğe el koysun. Ondan sonra da çıksın kendi seçtiğimiz başbakan, bizim yan gelip yattığımızı söylesin.
Arkadaşlar biz mi yan gelip yatıyoruz? Bırakın yan gelip yatmayı, çalışırken nefes bile alamıyoruz. Ama bize layık görülen 577 lira sefalet ücreti. Ve bu ücretle ihtiyaçlarımızı bile karşılayamıyoruz. Dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 3 bin liraya dayanmışken, aldığımız asgari ücret hangi sınıra giriyor, bilen varsa bana da söylesin. Türkiye’de nüfusun büyük çoğunluğu yoksulluk ve açlıkla boğuşurken, bir avuç insanın bütün zenginliğe sahip olması adaletin neresinde yazıyor? Bu düzen böyle sürmeye devam ettikçe daha kötü günler bizi bekliyor. Yapılacak en önemli şey, artık buna dur demek için bir araya gelip mücadele etmektir. İnsan gibi yaşayabileceğimiz bir ücret ve dünya için, herkesi, bunun nasıl yapılacağını öğrendiğim derneğim UİD-DER çatısı altına davet ediyorum. Gelin geçmişte nasıl mücadele verilmiş, işçiler bir araya gelince neler başarmış öğrenelim. Beraber mücadeleyi yükseltelim. Bize bu hayatı layık görenlerden hesap soralım.
İnsan Gibi Yaşayacağımız Bir Dünya İçin UİD-DER’le Mücadeleye!
Yaşasın Sermayeye Karşı İşçilerin Birliği!
Kantini Boykot Ettik
Tekel İşçileri Kartal Meydanı’na Yürüdü
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...
- Yıllar önce fabrika önlerine gidip işçi kardeşlerimize vardiya çıkışlarında İşçi Dayanışması’nı ulaştırıyorduk. Bu fabrikalar arasında sendikalı olan da vardı olmayan da. Amacımız sendikalı ya da sendikasız olsun fabrikalardaki işçi kardeşlerimize...
- Kocaeli’de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Betek Boya (Filli Boya) işçileri Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlendiler. Çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alan sendika, toplu sözleşme görüşmeleri için haftalardır patrona çağrı...
- 24 Aralıkta Balıkesir’de ZSR A.Ş’de meydana gelen patlamada 11 işçi hayatını kaybetti. Katledilen işçilerin kimi henüz hayatının baharında fidan, kimi ana, kimi babaydı. Hepsi bir ananın evladıydı. Patlamanın ardından şirket internet sitesinde...
- Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri...
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı temsilcileri, 2025 yılı için belirledikleri asgari ücreti düzenledikleri ortak toplantıyla açıkladılar. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve Çalışma ve Sosyal...
- 11 fabrikada 2 bin işçiyi kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde metal işçilerinin MESS’e cevabı grev olmuş, Birleşik Metal-İş Sendikası, 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta Grid Solutions ve Schneider Elektrik fabrikalarında...
- Balıkesir’in Karesi ilçesinde bulunan ZSR A.Ş. mühimmat fabrikasında 24 Aralıkta sabah saatlerinde meydana gelen patlama sonucu 11 işçi hayatını kaybederken 3 işçi yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Mühimmat, av, spor ve ses fişeği gibi patlayıcılar...
- Merhabalar dostlar. Yaklaşık 9 yıldır iş güvenliği uzmanı olarak çalışıyorum. Aslında yapmamız gereken çok daha fazla şey varken yasalar, yönetmelikler, patronların baskıları ve işçilerin canını umursamamaları nedeniyle temel olarak yapabildiğimiz...
- Birleşik Metal-İş üyesi 500 işçinin Hitachi Energy’nin Kartal, Tuzla, Dudullu ve Dilovası fabrikalarında 4 Aralıktan bu yana sürdürdüğü grev 20. gününde anlaşmayla sonuçlandı. 14 Aralıkta Cumhurbaşkanlığı kararıyla metal işçilerinin grevi “erteleme...
- Grev ya da direnişe çıkan işçilerin pek çoğu, daha önce yaşanmış grev ve direnişlerden, bu mücadeleleri yaşayan işçilerin deneyimlerinden haberdar olmadıklarını dile getirirler. Greve ya da direnişe çıktıktan sonra bazı şeyleri öğrendiklerini,...
- Sendikal hakları için 150 günden uzun süredir kararlılıkla mücadele eden Polonez işçileri Dayanışma TV’nin hazırladığı “146+Bir: Polonez” belgeselinin galasında buluştu. 22 Aralıkta Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleşen,...
- İşçi Dayanışması biz genç işçilerin adeta başucu kaynağı. Her konuda, hayatın her alanında fikirlerimizi besleyen, zihnimizi açan bir eğitim kaynağı niteliğinde.