Buradasınız
Kantini Boykot Ettik
Gebze’den bir lise öğrencisi
Ben Gebze’den bir lise öğrencisiyim. Okulumuzda bulunan kantin, servis ve güvenlik aynı şirkete ait. Kantinde yaşanan sorunları ve okulun öğrencileri olarak bu sorunlara nasıl tutum aldığımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Kantinde satılan yiyecekler en başta çok pahalı, kalitesi düşük, hijyen konusuna da pek önem verilmiyor.
Arkadaşlarla bu yaşadığımız sorunlara çözüm bulmak için bir araya toplandık. Her sınıftan bir temsilci ve okul başkanı bir araya gelerek bu kantin meselesini konuşmaya başladık. Bu konu üzerine yaklaşık iki saat görüştük. Okul müdürüne ve kantine yaşadığımız sıkıntıları listeleyen bir dilekçe hazırladık. Hazırladığımız listeyi sınıfları tek tek gezerek diğer öğrenci arkadaşlarımıza da okuduk. Okulda öyle bir hava oluştu ki, “hadi boykot yapalım, yemek yemeyelim” diyen öğrencilerin sayısı her geçen gün artıyordu. Bu durumdan haberdar olan okul idaresi ve kantinin sahibi rahatsızlanmaya başladı. Ama sıkıntılarla ilgili hiçbir şey yapılmıyordu. Biz de tekrar toplandık ve bir gün yemek yememe kararı aldık. Tüm örgencilere haber verdik. Yemek yememe boykotuna, öğrencilerin yaklaşık %70’i katıldı.
Kantinin sahibi bu yaşanan boykota karşılık, kısa süre içerisinde kaliteli ve sağlıklı bir ortam yarattı. Fakat yiyecek fiyatlarını düşürmedi. Okul idaresiyle bu konuyu konuştuk. Bize “siz disiplin suçu işliyorsunuz, boykot sizin neyinize” diyerek bizi korkutmaya çalıştılar. Doğrusu bazı arkadaşları korkutmayı da başardılar. Ama biz kararlıydık. Okul idaresine “buna bir çözüm bulmazsanız biz çözüm ararız” diyerek odadan ayrıldık. Ertesi gün kantinde yeni bir uygulama vardı. Fiyatlarda bir değişiklik yoktu ama alternatif şeyler getirilmişti ve daha ucuza satılıyordu. Yani “parası olan bundan alsın, parası az olan bundan alsın” deniyordu.
Kesin bir kazanım olmasa da, biz öğrenciler hakkımız olan şeyleri savunmasını ve bunun için bir araya gelip mücadele etmesini öğrenmiş olduk.
İSKİ İşçileri Boyun Eğmiyor!
Bu Memleketin Sahibi Biz miyiz?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...