Buradasınız
İşten Atılma Durumunda Yasal Haklarımız
Kartal’dan bir tekstil işçisi
Kapitalist üretim sisteminin yarattığı kriz nedeni ile dünyada milyonlarca işçi işsiz kaldı. Türkiye’de de yüz binlerce işçi kardeşimiz işinden oldu. Patronlar kârlarından kaybetmemek için bizleri her zamankinden daha kötü koşullara mahkûm ediyorlar. Bu dönemde işçiler işten atılıyor, atılmayanlar ise daha kötü şartlarda çalışmak zorunda bırakılıyor. Zam yapılmıyor, çalışma saatleri uzatılıyor. Ücretsiz izinlere çıkartılıyoruz ve mesai ücretleri ile birlikte ücretlerimiz de zamanında ödenmiyor. Öncelikle herkesin kriz bahanesiyle işsiz kaldığı bu dönemde, yasal haklarımızı bilmek ve patronlara karşı hakkımızı savunmak zorundayız.
4857 sayılı İş Yasası haklı fesih nedenlerini üç başlık altında toplamış. Birincisi sağlık sebepleri, ikincisi ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri. Üçüncüsü de zorlayıcı sebepler olarak sıralanmış.
Fesih için geçerli neden oluşturamayacak durumlar ise yasanın 18. maddesinde şöyle belirtilmiş: Sendika üyeliği ve sendikal faaliyetlere katılmak; işyeri sendika temsilciliği yapmak; mevzuat veya sözleşmeden doğan haklar için işvereni dava etmek; ırk, renk, cinsiyet, medenî hal, aile yükümlülükleri, hamilelik, doğum, din, siyasi görüş ve benzeri nedenler; 74. maddede öngörülen ve kadın işçilerin çalıştırılmasının yasak olduğu sürelerde işe gelmemek; hastalık veya kaza dolayısıyla yasada öngörülen bekleme süresinde işe geçici devamsızlık.
Bilmemiz gereken şeylerden biri de, patronun fesih bildirimini yazılı olarak yapmak zorunda olduğudur. İşçinin savunması alınmadan, davranışları veya verimi ile ilgili konularda fesih yapılamaz. Patron fesih nedenini de açık bir şekilde belirtmek zorundadır. Bildirimde yalnızca yasa maddesi yazıyorsa, bizim dikkat etmemiz gereken, bu maddenin içeriğini öğrenmektir.
İşçinin işe iade davası açması için 30 veya daha fazla işçi çalıştırılan bir işyerinde çalışması gerekiyor. İşe iade davası açmak isteyen işçi, fesih bildiriminin tebliğinden itibaren bir ay içerisinde iş mahkemesine başvurmak zorundadır. Feshin haklı olup olmadığını ispat görevi işverene aittir. Dava en az iki ay içerisinde sonuçlandırılmak zorundadır. Eğer Temyiz’e giderse Yargıtay bir ay içerisinde karar vermek durumundadır. İşe iade yönünde karar çıkarsa işveren işçiyi bir ay içerisinde işe başlatmakla yükümlüdür. Eğer işe başlatmazsa işçiye verilecek tazminatı mahkeme belirler.
Bilmemiz gereken en temel kural, hak arama mücadelemizin meşru olduğudur. Ben 2005 senesinde tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir fabrikada çalıştım ve bu fabrikada 8,5 ayı aşan bir süre grev yaptım. Öncesinde ise 1,5 sene süren bir örgütlenme süreci yaşadım. Bu süreçte, işçi olduğumu ve ona göre davranmam gerektiğini, karşımda da patronlar sınıfı olduğunu öğrendim. Anayasal hakkımız olan sendikal faaliyetler yüzünden 4 işçi arkadaşım işten atıldı. Atılan arkadaşlarımıza işveren tarafından kâğıt imzalatılıp, çıkış verilmek istendi. Arkadaşlarımız önceden haklarımızı öğrendiğimiz için kâğıtları imzalamadılar. Yapılan feshin yasalara aykırı olduğunu bildiklerinden derhal işe geri alınmaları için noterden işverene bildirimde bulundular. İçerde ve dışarıda örgütlüydük. İşyerinde işçi arkadaşlarımızın işe geri alınmaları için bir dizi eylem yapmaya başladık. İşyerine giriş ve çıkışlarda alkışlı protestolar ve açıklamalar, çay ve yemek paydoslarında alkışlı eylemler yaptık. İşten çıkarılan işçi arkadaşlarımız dönene kadar onların makinelerinde kimseyi çalıştırmadık. Patrona bindirdiğimiz bu basınç sonucunda işçi arkadaşlarımız bir hafta sonra işlerine geri döndüler. Aynı zamanda iş mahkemelerinde açtığımız davalarda da tazminatlarımızı 3,5 ay gibi bir sürede aldık. Haklarımızı gasp ederek bizi her geçen gün yoksullaştıran patrona karşı el ele verip mücadeleye atıldığımız için tüm bunları başardık.
Emeğimizi sömürerek sermayelerine sermaye katarken patronlar bizim yarattığımız zenginlikleri bizimle paylaşmadılar. Ama kriz döneminde faturayı bize kesiyorlar. Biz işçiler birleşip bir arada mücadeleyi örmezsek çok daha kötü koşullar bizi bekliyor. Patronların yalanları ve politikalarına daha fazla alet olmadan kendi sınıf çıkarlarımızı düşünmeliyiz. Bu kriz patronların krizi ve faturasını da onlar ödemeli! Bunu gerçekleştirmek için de örgütlenmeli, bilinçlenmeli ve mücadele etmeliyiz.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
“Eve Kapanma, Pazara Çık!”
Karayolları İşçileriyle Konuştuk
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
Son Eklenenler
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...