Buradasınız
İnatla İsteyelim; Ekmek de Gül de!

Bizim de bir parçası olduğumuz dünya işçi sınıfı, patronlar sınıfının sömürüsüne karşı çetin mücadeleler vermiştir. Bu çetin mücadeleler, şiirlere, şarkılara yansımış, filmlere konu olmuştur. Emekçi sınıfın kadınları için yazılan şiirlerden biri vardır ki bütün dünyada mücadeleci kadın ve erkek işçilere ilham vermiş, dilden dile yayılmıştır. 1908 yılında Amerika’da yürüyüşe geçen 15 bin kadın işçi, “ekmek istiyoruz, gül de” diye haykırıyordu. Sadece karınlarının değil ruhlarının da doymasını istiyorlardı. Yaşamak, öğrenmek, gelişmek, dinlenmek, mutlu olmak için zaman istiyorlardı. Saygı istiyorlardı, özgürlük istiyorlardı. James Oppenheim bu slogandaki derin özlemden, kadın işçilerin mücadelesinden öyle etkilendi ki Ekmek ve Güller şiirini yazdı.
Yürürken biz, yürürken günün güzelliğinde,
Karanlık mutfaklara, gri fabrika kuytularına,
Dokunur apansız çıkan güneşin tüm parlaklığı,
Ve duyar insanlar bizim şarkımızı: Ekmek ve Güller! Ekmek ve Güller!
Emekçi kadınlar, sabahın kör karanlığından başlar çalışmaya, akşamın geç saatlerine kadar durmak bilmez. Dışarıda hayat akıp giderken tüm canlılığıyla, kimi fabrikalarda, işyerlerinde; kimi evlerinin dört duvarı arasında hayatı yakalamaya çalışır. Bir an durup; “bu hayatı yaşamanın daha başka bir biçimi olamaz mı?” diye düşünecek vakti bile olmaz. Ama yine de bu soruları soranlar çıkar. Ve o zaman kadınların “ekmek ve gül şarkısı” gerçekten duyulur.
Geçmişte emekçi kadınlar yaşamlarını değiştirmenin yolunu aramaya başladıklarında, hayatın bütün güzelliğini ruhlarında hissetmişler ve coşkuyla haykırmışlar, her yönüyle yaşanabilir bir hayat istediklerini. Şiirin yazılmasından üç yıl sonra “ekmek istiyoruz, gül de!” sloganı yine kadın işçilerin öncülük ettiği Lawrence grevine adını verdi. Amerika’nın Lawrence kentinde kadın ve erkek işçiler daha düşük çalışma saatleri ve daha yüksek ücret için greve çıkmışlardı. Talepleri ve özlemleri yine aynıydı. Hem ekmek hem de gül diyerek çıktıkları grev başarıya ulaştı.
Yürürken biz, yürürken, erkekler için de savaşırız,
Çünkü kadınların çocuklarıdır onlar, ve biz analık ederiz yine onlara.
Yaşamlarımız doğumdan ölüme kan ter içinde geçmeyecek;
Kalpler de ölür açlıktan bedenler gibi; ekmek verin bize, ama verin gülleri de.
Emekçi kadınlar hayatın bütün yükünü sırtlanır, acılarını sevdiklerine belli etmemek için dimdik dururlar. Kapitalist sistemde yaşamak ve hayatta kalmak dahi büyük bir hünerken; emekçi sınıfın kadınları bu hayatı daha yaşanılır kılmak için, bütün baskı ve zorlukları göze alarak, kavgaya katılmışlar. Ekmek için, çocuklarına daha iyi bir gelecek için, daha fazla özgür zaman için, saygı görmek için mücadele etmişler. Ve bize gururla sahipleneceğimiz bir miras bırakmışlar. Yılmayan, korkmayan, geri adım atmayan, paylaşan, kucaklayan ve daima cesaretle hakkını arayan emekçi kadın olmanın mirasını. Amerikalı tekstil işçileri, Türkiyeli tütün işçisi kadınlar, Zonguldaklı madenci eşleri ve daha yüz binlercesi…
Yürürken biz, yürürken, sayısız ölü kadın da yürür bizimle
Ve bizim şarkımızda duyulur yaşlı çığlıkları ekmek için.
Küçük hünerleri, sevgiyi ve güzelliği bilirdi onların kahırlı ruhları.
Evet kavgamız ekmek için, ama güller için de.
Yaşamı değiştirmek için mücadeleye katılan kadınlar, erkek egemen toplumun bastırdığı öncü ruhu dışarı çıkarırlar. Böylelikle gelişen benlikleriyle etraflarını da daha fazla etkilerler. Susturulmuş, sindirilmiş emekçi kadınlar grev ve direniş meydanlarında öfkeyle ve hınçla haykırırlar, haykırdıkça özgürleşirler, özgürleştikçe daha fazlasını hak ettiklerini anlarlar.
Yürürken biz, yürürken, daha güzel günleri getiririz,
Kadınların yükselişi insan soyunun yükselişi demektir.
Köle gibi çalışma ve aylaklık yok, on kişinin çalışıp bir kişinin yattığı,
Paylaşalım yaşamın görkemini: Ekmek ve güller, ekmek ve güller.
Aslan, Zebra ve Sermaye Medyası
Bekaert’te Grev Sona Erdi
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- En Büyük Engelimiz Kapitalizmdir
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
- Kurtuluş Ellerimizde, Örgütlü Gücümüzde!
- İşçi Dayanışması 206. Sayı Çıktı!
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
Son Eklenenler
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...