Buradasınız
İnsan Sohbetlerine Hasret Kaldık
Gebze’den bir kadın metal işçisi

Yine bir işgünü, mesai saatinin bir kısmını tüketmiş ve çay molasına çıkmıştık. Kalabalık bir işyeri olduğu için ben de çay sırasına geçenlerin arasında beklerken etrafıma baktım. Bölümümüzde sevilen, sayılan bir abimiz durmuş etrafa bakınıp arkadaşları süzüyordu. Sıram geldiğinde hızlıca çayımı alıp masasına oturdum ve sordum:
-Hayırdır Resul abi bir şey mi oldu?
-Hayır mı? Ya, deminden beri etrafta herkese laf atıyorum, kimse başını kaldırıp oralı olmuyor.
-Belki işleri vardır telefonda, bir molada telefona bakabiliyoruz ya, ondandır belki.
-Yok ya ne işleri olacak? Hadi işi olanlar var diyelim, herkesin mi işi var bu akıllı telefonlarla? Vallahi insan sohbetine hasret kaldık. Eskiden insan insanı görsün diye köy evlerinde sohbet odaları olurdu. Konu komşu gelir de iki laflar, sohbet ederdik. Şimdi gençlerde böyle bir şey yok. Selamı sabahı bile adam yan masasındaki arkadaşına nerdeyse telefondan verecek. Olur mu öyle yahu?
-Haklısın Resul abi, aslında çok haklısın. Zaten birbirimize de yabancılaştık.
-Tabi canım, baksana şimdi laf söyleyeceğim herkes bakacak bana doğru.
Bu sözleri söyler söylemez başını iyice kaldırdı ve “ooh gençler, telefonlarınız da amma akıllı, gömülmüşsünüz. Bir yanınıza gelene merhaba, selam sabah bile yok” dedi.
O anda herkes Resul abinin yüzüne mahcup mahcup bakmaya başladı. Genç arkadaşlar biraz çekinerek “pardon abi ya, bir şeye bakıyorduk” dediler. Resul abi başladı gençlere usulca anlatmaya: “Bak Necdet, bizim zamanımızda, gençliğimizde yani, telefon falan yoktu. Biz köyde yetiştik ama geçim derdine memleket değiştirdik. Bizim oralarda akşam oldu mu sohbetler edilirdi. Herkes akşamı iple çekerdi. Erkenden işleri yola koyar sonra kime gidilecekse, çayın yanına biraz katık alır giderdik.” Gençlerden biri “ee ne yani Resul abi biz nerden bulalım şimdi sizin köyü burada?” diye alınganlıkla cevap verdi.
Resul abi devam etti: “Bak oğlum şimdi sen annene babana sor nerden göçmüşler. Herkes köyden geldi. Kimse şehirli değil ama buranın da bir yolu yordamı var. Köyde imeceler yapılırdı buralarda da komşuluk, arkadaşlık geliştireceksin. Hepiniz genç delikanlılarsınız. Bak bizim burada da imece gibi bir şey oldu. Birlik olduk, birbirimize arka çıktık, sendikalı olduk. Kolay işler değil ama yarın öbür gün evleneceksin. Çoluk çocuğun için böyle sendikalı işyerlerini miras bırakacaksın. Yarın en azından işyerleri böyle sendikalı olsun ki çocuğun da birlik olmayı öğrensin.”
Genç arkadaşlar merakla dinledikleri Resul abinin sözü bitince müsaade isteyip üretime doğru yol aldılar. Resul abi bana dönüp şöyle dedi: “Bak gördün mü gençlere bunları anlatacaksın ki bilsinler. Bunlar yavaş yavaş bu huylarını bırakacaklar.” Ben de “haklısın abi” dedim. Birlikte üretime yürüdük, işbaşı yaptık.
İşçi sınıfının bir parçası olarak dayanışma ruhunu fabrikalarda, işyerlerinde hayata geçirmeliyiz. Resul abi bunu kendi ifadeleriyle nasihat etmiş oldu genç işçilere.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...