Buradasınız
İşçilerin Payına Düşen Yine Yoksulluk Oldu
Gebze’den bir kadın işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Aralık ayı boyunca malumunuz hemen herkesin gündeminde asgari ücrete ne kadar zam yapılacağı konusu vardı. Bu sene bu konu pek çok insanın gündemini önceki yıllara göre daha yoğun şekilde meşgul etti. Kuşkusuz bizler, işçiler, emekçiler olarak her zaman kıt kanaat geçinerek, ihtiyaçlarımızı kısarak ya da erteleyerek yaşıyorduk. Ancak özellikle de bu yıl liranın dolar karşısında pula dönmesi, aldığımız maaşın sadece ev kirası ve faturalara bile yetmemesi, alım gücümüzün diplere vurmasıyla asgari ücret zammı daha çok konuşulur oldu ve haliyle beklenti de bir o kadar yükseldi. Elbette ki beklentinin yükselmesinde siyasi iktidarın ve patron örgütlerinin yaptığı açıklamaların, son 45 yılın en yüksek asgari ücret zammının yapılacağı yaygarasının günlerce sürdürülmesinin de payı büyüktü.
Asgari ücret 4250 lira olarak belirlendi. Ancak daha yeni yılın ilk dakikalarında elektriğe, doğalgaza, akaryakıta fahiş zamlar yapıldı. Kısacası yine kaşıkla verip kepçeyle aldılar. Yıllarca Türkiye ekonomisinin büyümesiyle övünen siyasi iktidar, ekonomik büyümenin olduğu yıllarda da işçilere sefalet ücretini reva gördü. Asgari ücret, üç kuruşluk zamlarla baskılanıp iyice düşük tutuldu, yoksulluk sınırına bile yaklaşamadı. Son olarak bu yıl “işçimizi, emekçimizi enflasyona ezdirmeyeceğiz” dediler, asgari ücrete yüzde elli oranında zam yaptılar. Ancak yapılan zamla 4250 lira olan asgari ücret en temel ihtiyaçlarımızı bile karşılamanın çok çok gerisindedir. Siyasi iktidar her fırsatta tüm dünyada bir ekonomik kriz olduğunu yineliyor. Her ne kadar bu doğru olsa da biz işçiler için öne çıkan kısmı şu olmalıdır: Krizin faturasını işçilere ödetmeye çalışan patronlar, krizin olmadığı hatta “ekonominin şaha kalktığı” dönemlerde de işçileri yoksulluğa ve sefalete mahkûm etmenin ötesine geçmemişlerdir. Hatta büyümeyi bizi yoksullaştırarak sağlamışlardır. Kısacası biz işçilerin payına ekonomi iyiyken de, kötüyken de sadece ve sadece yokluk, yoksulluk düştü.
İşsizlik önceki yıllara göre tavan yapmış durumda. Asgari ücret belirlendi ancak algı oyunları devam ediyor. Asgari ücret yapılan zamma rağmen alım gücü açısından önceki yılların fazlasıyla gerisinde kaldı. Gerçek enflasyon yüzde 80’i aşmış durumda. Biz işçileri üç kuruşa çalıştırmak için her yolu deneyen, gerçek enflasyon rakamlarını gizleyen siyasi iktidarın ve hizmetinde olduğu patronlar sınıfının yoksullaştırma politikaları ısrarla devam ediyor. Bizler alın teriyle hayatını sürdüren, sofrasına bir tane daha ekmek götürmek kaygısı taşıyan milyonlar olarak ancak birlik ve dayanışmamızı güçlendirirsek asgari ücretin düşürülmesine, yoksullaştırma politikasına ve büyüyen işsizliğe karşı koyabiliriz.
“Babam Düşüp Ölecek Korkusu İçindeyim”
- Türkiye’de Asgari Ücret Düşük Değilmiş!
- Doğru Bilgi ve Çözüm İçin Mücadele Saflarına
- “Beklenen Enflasyon Oranı” Oyunu
- Asgari Ücret Hep Siyah Duman!
- 2024 Yılı İçin Asgari Ücret Açıklandı: Biz Bu Tiyatroyu Çok İzledik!
- Başkasından Çözüm Bekleme, Derman Ellerimizde!
- Hem İşçilerin Onayını Alacak Hem de…
- Asgari Ücret: Geçinmek mi Açlıktan Ölmemek mi?
- Yeni Asgari Ücret Eski Tiyatro
- Asgari Ücret: Refahtan Pay Değil Derinleşen Yoksulluk!
- DİSK’ten Açıklama: Asgari Ücret Değil Toplu Sözleşme!
- Asgari Ücret, Sefalet Ücreti
- Asgari Ücret: Kim Haklı, Meşru Olan Ne?
- Dolan Kimin, Boşalan Kimin Küfesidir?
- Asgari Ücret Açıklandı: Sefalet Baki, Algı Oyunları Sürüyor!
- Asgari Ücret, Zamlar ve İşçilerin Söz Hakkı
- Asgari Ücret Gerçeği: Reel Ücretler Düşüyor, İşçi Sınıfının Yoksulluğu Büyüyor!
- Metal, Petrokimya, Gıda ve Kargo İşçileri: Türk-İş Başkanı İşçilerin Değil Sermayenin Sözcüsüdür!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- Asgari Ücrete Zam Tartışmaları
Son Eklenenler
- İzmir Kınık’ta domates üretimi yapan çiftçiler domatesi alan firmaların düşük fiyat dayatmasına karşı 31 Temmuzda traktörlerle eylem yaptılar. Daha önce 5 lira olarak belirlenen domatesin kilo fiyatının 1,8 liraya indirilmesi üzerine eylem kararı...
- Hatay İskenderun Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Befesa Silvermet fabrikasında Birleşik Metal-İş Sendikasında örgütlü işçiler, Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 26 Temmuzda greve çıktı. UİD-DER’li işçiler...
- Biz işçiler için hayat günden güne zorlaşıyor. Artan hayat pahalılığı her alanda kendini can yakıcı şekilde hissettiriyor. Düşük ücretler, iş bulma ya da işini kaybetme kaygısı işçileri strese sokuyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi hukuki olarak suç...
- Bugün ben 12 saat çalışmak zorundayım ama fabrikalarda en az 8 saat çalışan abilerim ve ablalarım da çoğunlukla kalan 4 saati isteseler de istemeseler de fazla mesai adı altında çalışarak geçiriyor. Yani çocuğuyla genciyle robota dönüştürülmeye...
- Patronların tek isteği işçiler hep çalışsın, çok çalışsın, hak hukuk aramasın, hatta bedavaya, ölümüne çalışsın. İşte bu açgözlü istekleri onları bir canavara dönüştürüyor. Neredeyse her gün “yok daha neler” diyeceğimiz haberler duyar olduk....
- İngiltere’de binlerce kişi ırkçı ve faşist yükselişe karşı “No Pasaran/Geçit Yok” şiarıyla 27 Temmuzda başkent Londra sokaklarına çıktı. İngiltere’de Tommy Robinson liderliğindeki faşist örgüt İngiliz Savunma Birliği’nin (EDL) düzenlediği mitinge...
- Kapitalist sistemin çelişkileri tüm dünyada derinleşmeye devam ediyor. Dev şirketler rekor kârlar açıklarken işçiler sefalet ücretlerine, gençler işsizliğe, geleceksizliğe mahkûm ediliyor. Emperyalist savaşın alevlerini daha da harlayan egemenler,...
- İstanbul Çatalca’da bulunan Polonez’de işçilerin sendika hakkı için mücadelesi sürüyor. Ancak işçilerin sendikal örgütlenme hakkını yok sayan şirket yönetimi önce baskı uyguladı, sonra işçileri işten attı, son olarak da 27 Temmuzda polisi işçilerin...
- Bugün milyarlarca insan kapitalizmin yarattığı pek çok sorunla cebelleşiyor. İşsizlik, yoksulluk, iklim krizi, göç krizi, emperyalist savaşlar… Dünya üzerinde yaklaşık 300 milyon göçmen var. Türkiye’de Amerika’da, İspanya’da İngiltere’de ve daha...
- Geçtiğimiz günlerde Asya’nın en zengin ailesi olan Ambaniler’in Martta başlayan 4 aylık düğün maratonunda 250 milyon dolar harcadıklarına dair bir haber okudum. Mukesh Ambani’nin oğlu Anant’ın evlendirildiği şatafatlı düğüne dünyanın her yerinden...
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....