Buradasınız
İşçilerin Sordukları/13
Bir işçinin maaş bordrosunda neler yer almalıdır?
İşverenler hem Vergi Usul Kanunu’na, hem İş Kanunu’na, hem de Sosyal Sigortalar Kanunu’na göre, işçiye ödedikleri ücreti gösteren bir maaş bordrosu düzenlemek zorundadırlar. Maaş bordrosunda işyerinin sicil numarası, bordronun hangi aya ait olduğu, işçinin adı, soyadı, sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, işçinin brüt ücreti, fazla mesaisi, haftalık tatil, bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücretleri, varsa yasal kesintileri, ödenen ücret tutarı ve işçinin imzası olmalıdır. Aynı zamanda işçiden kesilen sigorta payı, işsizlik sigortası işçi payı, gelir vergisi, damga vergisi gibi yasal kesintilerle asgari geçim indirimi tutarı yer almalıdır. Ayrıca maaşa ek olarak varsa ikramiye, çocuk yardımı ya da kömür yardımı gibi ek ödemeler, çekilen avans miktarları maaş bordrosunda gösterilmelidir.
Yasalara rağmen pek çok işyerinde maaş bordrosu verilmemektedir. Bordro verilen işyerlerinde ise, bordrolar gerçek maaş üzerinden hazırlanmamaktadır. Oysaki yasal olarak 10 kişiden fazla işçi çalıştıran işyerlerinde, işçilerin ücretlerinin tamamını gösteren bordro hazırlanması ve maaşın da bankadan ödenmesi gerekir. Fakat işverenlerin büyük çoğunluğu maaşların bir kısmını bankaya yatırıyor, geri kalanını ise elden veriyor, maaş bordrolarını da buna göre düzenliyorlar. Böylece hem vergi kaçırıyor, hem işçinin ücretini düşük göstererek sigorta primini eksik yatırıyorlar. Vergi, sosyal sigortalar ve iş kanununda maaş bordrosu hazırlamayan ya da uygunsuz hazırlayan patrona kesilecek para cezaları belirtilmiştir. Maaş bordrosu bir yandan da işçinin patrona karşı açtığı davada ispat niteliği taşır.
Sigorta primi gerçek ücret üzerinden yatırılmazsa ne olur?
Sigorta hastalık, sakatlanma ve yaşlanma halinde işçinin güvencesidir. Brüt ücret, ikramiye, fazla mesai, ulusal bayram ücreti, genel tatil ücreti ve yıllık izin ücreti sigorta primi hesabına dâhildir. Bu ödemeler, hangi ay yapılıyorsa o ay yatırılan sigorta primi içinde gösterilir. İşçinin priminin aldığı ücret üzerinden yatırılması emeklilik maaşını etkiler. Çünkü emekli maaşı prim ödeme gün sayısı ile sigorta primine esas kazanç üzerinden belirlenir. Prim gün sayısı ile kazanç tutarının yüksek olması emekli olduğumuzda alacağımız maaşın da yüksek olmasını sağlar.
Bugün emeklilik maaşları, emeklilerin temel ihtiyaçlarını bile karşılayacak düzeyde değil. Prim düşük yatırıldığında hem işçinin emekli maaşı, hem de işçinin ölmesi halinde ailesine bağlanacak maaş azalıyor. O nedenle uzun yıllar çalışmamızın karşılığında emekli olduğumuzda da yaşamımızı devam ettirebilecek bir maaş almak için bugünden sigorta primimizin ödenip ödenmediğini ya da ne kadar ödendiğini takip etmeliyiz. Sigortamız yapılmadığında ya da sigorta primi gerçek ücret üzerinden ödenmediğinde işvereni Sosyal Sigortalar Kurumu’na bir dilekçe ile ya da Alo 170 hattını arayarak şikâyet edebiliriz. Aynı zamanda bu durum, işçi için ücretin kanunlara göre ödenmediği gerekçesiyle iş akdini haklı olarak feshetme hakkını da doğurur.
Fazla mesai, maaş bordrosunda gösterilmeli midir?
İşçiye ödenen ya da işçiden kesilen yasal her kesinti ve gider ücret bordrosunda gösterilmelidir. İş Kanunu’na göre haftalık normal çalışma süresi 45 saattir. Bu süre günde 11 saati aşmaması koşuluyla, haftanın çalışılan günlerine farklı şekilde dağıtılabilir. 45 saati aşan süreler ise fazla mesai olarak kabul edilir. Haftanın 5 iş gününde 9 saat çalışılan işyerlerinde günde 2 saat, haftanın 6 iş gününde 7,5 saat çalışan işyerlerinde ise günde 3,5 saat olarak fazla çalışma yapılabilir. Fazla mesai yılda 270 saatten fazla olamaz. Yarım saatten az fazla mesai süresi yarım saat, yarım saatten fazla bir saatten az çalışma ise bir saat kabul edilir.
Fazla mesai için işveren, işçinin onayını almak zorundadır. Aynı zamanda fazla mesai ücreti de aylık ücret gibi en geç 20 gün içinde ödenmelidir. Genellikle işçinin ücret bordrosunda fazla mesai gösterilmez. Böylece patronlar, fazla mesai kapsamındaki çalışmadan doğan primi sigorta prim tutarına yansıtmazlar. Fazla mesai kaydının tutulmaması, işçinin fazla mesai yapmadığının kanıtı değildir. Maaş bordrosunda fazla mesai belirtilmemişse, işçi bunu tanık yoluyla ispatlayabilir. O zaman işveren işçinin fazla mesai yapmadığını değil, fazla mesai ücretlerini işçiye ödediğini yazılı belgeyle ispatlamak zorunda kalır.
- Aşçı ya da Doktor… Çocuklarımız Ezilmekten Nasıl Kurtulur?
- Söyleyecek Sözümüz, Verecek Hesapları Olmalı
- Gazze ve İnsanlığın Onur Mücadelesi
- Bizi Güçlü Kılan Birlik ve Dayanışmadır!
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Kölelerin İsyanı, Ücretli Kölelerin Gücü
- İşçi Dayanışması 208. Sayı Çıktı!
- Brecht ve İşçiler İçin Sanat
- Örgütlü Olamayan Ucuz İşgücü Olur
- Komşunun Evi Yanarken…
- İşçi Gençlik Patronların Kölesi Olmayacak
- On Depo Benzin İle Ölçülen Emek
- Yaşadığımız Çağın Sorumluluğunu Almak, Guido Gibi Olmak!
- “Greve Çıktık, Elimize Ne Geçti?”
- Sağlıksız Bir Sağlık Anlayışı
- Kim Bu Herkes?
- Zeytin Ağacına Bile Düşmanlar!
- Sorunlarımızı Aşmak İçin Birlik Olmaya İhtiyacımız Var!
- İşçi Dayanışması 207. Sayı Çıktı!
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...