Buradasınız
İşçilerin Sordukları/61 - Sendikaya Üye Olmak Suç Değildir!
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Türkiye’de işçilerin sendikalaşma oranları son derece düşüktür. Bu sayı Çalışma Bakanlığının verilerine göre 1 milyon 714 bin civarındadır. Ancak toplu iş sözleşmesinden yararlanabilen sendikalı işçi sayısı bu rakamın çok altındadır. Hem yasal hem de fiili engellerle işçilerin sendikalı olması zorlaştırılmaktadır. Bin bir zorlukla sendikaya üye olan işçiler ya işten atılmakta ya da yıllar süren mahkemelerle karşı karşıya kalmaktadır. Son olarak Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Flormar’da çoğunluğunu kadınların oluşturduğu işçiler, Petrol-İş’e üye oldukları için işten atıldılar. Oysa İş Kanunu ve Sendikalar Kanununa göre hiçbir işçi sendikaya üye olduğu için işten atılamaz. Sendikaya üye olan işçilerin istifaya zorlanması, sendikalı olduğu gerekçesiyle işten atılması suçtur.
Yasalarda sendikaya üyelik hakkı nasıl yer almaktadır?
Anayasa’nın 51. maddesi sendikaya üyelik hakkını içermektedir. Bu maddeye göre “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.” Demek ki bir işçinin sendikaya üye olmak için önceden patronundan, amirinden veya herhangi bir kişiden izin almasına gerek yoktur. İşçiler kendi ortak çıkarları gereği son derece meşru haklarını kullanarak sendikaya üye olabilirler.
6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu da işçilerin sendikaya üye olmasını yasal bir hak olarak güvence altına almıştır. 17. maddede “15 yaşını dolduran ve bu kanun hükümlerine göre işçi sayılanlar, sendikaya üye olabilir. Sendikaya üye olmak serbesttir. Hiç kimse sendikaya üye olmaya ve olmamaya zorlanamaz” denilmektedir. 4857 Sayılı İş Kanununun 18. Maddesi; bir işçi “sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak”, “işyeri sendika temsilciliği yapmak” nedeniyle işten atılamaz.
Tekrar belirtirsek sendikaya üye olmak, sendikal faaliyetlere katılmak bütün işçiler için temel bir haktır. Fakat patronlar kanunları yok sayıp bu hakkını kullanan işçileri ya sendikadan istifa etmeye zorlamakta ya da işten atmaktadır. Baskı ve hile ile işçileri işten atarak işçilerin sendikalı, örgütlü olmasının yani haklarını hep beraber aramasının önüne geçmeye çalışmaktadır.
Sendikalı oldukları için işten atılan işçilerin yasal hakları nelerdir?
Hakkını arayan, ücret ve çalışma koşullarını iyileştirmek isteyen işçiler sendikalaştıklarında, sendikal faaliyetlere, grev ve eylemlere katıldıklarında patronlar tarafından cezalandırılıyor, yıldırılmak isteniyor. İşten atma saldırısıyla karşı karşıya kalıyor.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 25. maddesi sendikaya üye olduğu veya sendikal faaliyete katıldığı için işten atılmayı yasaklamakta ve bu suçu işleyen patronları tazminata mahkûm etmektedir. Sendikal bir nedenle iş sözleşmesinin feshi halinde işçi 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21. madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş mahkemesi sendikal nedenlerle işten atılan işçilere bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminat ödenmesine hükmeder. Bu konuda çok sayıda mahkeme kararı işçiler lehine sonuçlanmıştır. Yani, sendikaya üye olduğu için işten atılan bir işçi önce arabulucuya ve sonra iş mahkemelerine başvurma hakkına sahiptir. Bu mahkemelerde işe iade ve sendikal tazminat hakkı elde etmektedir.
Sendikaya üye olan işçiler işten atıldıkları için direnişe geçtiklerindeyse uğradıkları haksızlığı duyuracak, sendikalardan, derneklerden ve işçi örgütlerinden destek ve dayanışma göreceklerdir. Ailelerin desteği, sendikaların haksız yere işten atılan işçilerle ortak dayanışma eylemleri yapması işçilerin gücüne güç katacaktır. Bu nedenle sendikaya üye olan işçiler işten atıldıklarında da büyük bir güce sahiptirler. Yeter ki kendilerine ve haklı mücadelelerine güvenmekte hiçbir tereddüt göstermesinler.
UİD-DER’li Bir İşçi
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
- Sendikalaşmak Türkiye’de Neden Zor?
- “Aile Yılı” İlan Edenler Neyin Peşinde?
- Katliamların Sorumlusu Kim?
- Patronlar Çok Para Kazanırken…
- Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- İşçi Dayanışması 202. Sayı Çıktı!
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Suriyeliler Geri Dönecek mi?
- Asgari Ücret Nasıl Yükseltilir?
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- İşçi Sınıfının Ortak Mücadele Dili: GREV!
- Umudumuzu ve Direncimizi Güçlendirelim, Mücadelemizi Büyütelim!
- İşçi Dayanışması 201. Sayı Çıktı!
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.