Buradasınız
Kadın Enjeksiyon İşçilerinden Mektup
Bir grup kadın enjeksiyon İşçisi
Bizler iki yıldır, araba parçaları üreten bir fabrikanın plastik enjeksiyon kısmında çalışan işçileriz. UİD-DER’in çalışmalarını, İşçi Dayanışması bültenini ve işçilerden gelen mektupları takip ediyoruz. Bu mektuplarda işçilerin yaşadıkları o denli iyi anlatılmakta ki, biz de okuduğumuzda aynı koşulları paylaştığımızı fark ediyoruz ve hep birlikte “evet doğru, bizim fabrikada da böyle oluyor” diyoruz. İşçi kardeşlerimiz bu mektuplar aracılığıyla işyerlerindeki sorunlarını paylaşarak bizlerin de uyanmasına vesile oluyorlar. Biz de kendi işyerimizden bazı sorunları siz değerli arkadaşlarla paylaşmak istedik.
Yıllarca her birimiz birçok fabrikada çalıştık. Her defasında daha iyi bir iş bulduğumuzu düşünerek yeni işyerlerine girdik. Ama bu düşünceler kısa bir sürede kayboldu. Ortalama her fabrikada sistem aynıydı. Hep aynı sorunlarla karşı karşıya gelmiştik. Düşük ücretler, uzun iş saatleri, maruz kalınan iş kazaları ve içine düştüğümüz çıkışsızlık hali. Bir arkadaşımız şöyle özetlemekte ilk iş gününü: “İşe girdiğimde yapacağım işle ilgili en ufacık bir bilgim ve deneyimim yoktu. Sonunda çok merak ettiğim plastik enjeksiyon bölümüne başladım. Makine daha önce gördüklerimden çok daha heybetli duruyordu. İlk günlerimde alışık olmadığım birçok kelime duydum işçi arkadaşlarımdan. Örneğin, boğaza bas, memeyi yakalım gibi. Çalıştıkça bu cümlelerin ne anlama geldiğini öğreniyor insanoğlu elbet, biz de öğrendik.” Evet arkadaşlar, bizler de birçok işçi gibi herhangi bir eğitim almadan başladık işe. Ama patronlarımız için önemli değildi bu o kadar. Çünkü bizler ilk günlerimizi atlattığımızda üretim sayıları da hemen artmaya başlamıştı. Birçoğumuzun çapak kesimi esnasında ellerinde kesilmedik yer kalmadı. Tabii ki bunlar ufak şeyler canım, boş ver!
Bütün gün boyunca canhıraş bir çalışmanın içerisindeyiz. Enjeksiyon makineleri hammaddeyi 300-400 derecelik bir sıcaklıkta eritiyor. Ortam sıcaklığını ise siz düşünün. Eğer yaz aylarındaysak hiç kuru yerimiz kalmıyor, terden sırılsıklam oluyoruz. Buna bir de erimiş plastiğin dumanı ve kokusunu da eklersek dayanılmaz bir hal alıyor. Bir işçi arkadaşımız patronla yapılan bir toplantıda sorunları şu şekilde özetlemişti: “Tutturmuşsunuz sayı diye. Nasıl yapacağımı bilemiyorum. 40 saniyeye ayarlanmış makine. Bizden saatte 90 adet basmamız isteniyor. Fakat biz insan değil miyiz, su ve tuvalet ihtiyaçlarımızı gideremeyecek miyiz? Bu ihtiyaçlarımızı giderebilmek için 10 dakika gidiyor. Makineye geldiğimde ise tekrar üretime geçebilmem için bir 10 dakika kadar daha uğraşmaktayım. Sonra da bizden üretim sayısını çıkartamadığımız için savunma istiyorsunuz. Ne yapalım, bu ihtiyaçlarımızı gidermeyelim mi?” Bu sorular karşısında patron ne diyeceğini bilememişti.
Evet, bütün işletmelerde olduğu gibi en büyük sorunlarımızdan biri bu üretim sayıları. O kadar çok üretmemizi istiyorlar ki, soluk almaya bile fırsatımız kalmıyor. Üretimde istenilen sayı çıkmayınca hemen savunma isteyerek psikolojimizi bozuyorlar. Düşük ücretlerin getirdiği ekonomik sıkıntılar ve işyerlerimizde uygulanan psikolojik baskı, kaçınılmaz olarak iş kazalarını da beraberinde getiriyor. Bir yandan da alınması gereken önlemlerin gerektiği kadar alınmaması, patronların ne kadar acımasız olduklarının da bir göstergesi aynı zamanda. Önemsenen tek şey işçinin en kısa sürede kaç adet mal çıkarttığı. Daha fazla üretim, daha fazla kâr! Diğerleri ise tâli meseleler olarak görülmekten öteye gitmiyor. Yanmışsın, ellerin kesilmiş ya da kalıba sıkışmışsın önemli değil onlar için.
Evet arkadaşlar, bu sorunları hepimiz yaşıyoruz. Nasıl mı çözeriz ya da üstesinden geliriz? Buna en iyi cevabı verecek olanlar yine bizleriz. Sayfalarında biz işçilerin sorunlarını dile getiren ve bizlere bir bakış açısı sağlayan ve ufkumuzu açan İşçi Dayanışması’na teşekkürler.
Ben İşçi Sınıfıyım
İşçiler Dur Demezse Kim Dur Diyecek?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 24 Aralıkta Balıkesir’de ZSR A.Ş’de meydana gelen patlamada 11 işçi hayatını kaybetti. Katledilen işçilerin kimi henüz hayatının baharında fidan, kimi ana, kimi babaydı. Hepsi bir ananın evladıydı. Patlamanın ardından şirket internet sitesinde...
- Kocaeli’de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Betek Boya (Filli Boya) işçileri Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlendiler. Çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alan sendika, toplu sözleşme görüşmeleri için haftalardır patrona çağrı...
- Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri...
- Siyasi iktidar ve sermaye sınıfı temsilcileri, 2025 yılı için belirledikleri asgari ücreti düzenledikleri ortak toplantıyla açıkladılar. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Burak Akkol ve Çalışma ve Sosyal...
- 11 fabrikada 2 bin işçiyi kapsayan toplu sözleşme görüşmelerinde metal işçilerinin MESS’e cevabı grev olmuş, Birleşik Metal-İş Sendikası, 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta Grid Solutions ve Schneider Elektrik fabrikalarında...
- Balıkesir’in Karesi ilçesinde bulunan ZSR A.Ş. mühimmat fabrikasında 24 Aralıkta sabah saatlerinde meydana gelen patlama sonucu 11 işçi hayatını kaybederken 3 işçi yaralanarak hastaneye kaldırıldı. Mühimmat, av, spor ve ses fişeği gibi patlayıcılar...
- Merhabalar dostlar. Yaklaşık 9 yıldır iş güvenliği uzmanı olarak çalışıyorum. Aslında yapmamız gereken çok daha fazla şey varken yasalar, yönetmelikler, patronların baskıları ve işçilerin canını umursamamaları nedeniyle temel olarak yapabildiğimiz...
- Birleşik Metal-İş üyesi 500 işçinin Hitachi Energy’nin Kartal, Tuzla, Dudullu ve Dilovası fabrikalarında 4 Aralıktan bu yana sürdürdüğü grev 20. gününde anlaşmayla sonuçlandı. 14 Aralıkta Cumhurbaşkanlığı kararıyla metal işçilerinin grevi “erteleme...
- Grev ya da direnişe çıkan işçilerin pek çoğu, daha önce yaşanmış grev ve direnişlerden, bu mücadeleleri yaşayan işçilerin deneyimlerinden haberdar olmadıklarını dile getirirler. Greve ya da direnişe çıktıktan sonra bazı şeyleri öğrendiklerini,...
- Sendikal hakları için 150 günden uzun süredir kararlılıkla mücadele eden Polonez işçileri Dayanışma TV’nin hazırladığı “146+Bir: Polonez” belgeselinin galasında buluştu. 22 Aralıkta Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleşen,...
- İşçi Dayanışması biz genç işçilerin adeta başucu kaynağı. Her konuda, hayatın her alanında fikirlerimizi besleyen, zihnimizi açan bir eğitim kaynağı niteliğinde.
- Birleşik Metal-İş Sendikası, Çalışma ve Toplum Dergisi değerlendirme toplantılarının yedincisini “Toplu İş Sözleşmesi Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları” başlığıyla 21 Aralıkta gerçekleştirdi. İstanbul Barosu konferans salonunda düzenlenen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Selçuk İzmir’in güney tarafında son ilçesidir. Daha Selçuk merkeze vardığımızda, gördüğümüz tarihi kalıntılardan pek çok medeniyete beşiklik ve ev sahipliği ettiğini anlarız. Selçuk merkezden sol tarafa gittiğimizde masmavi...