Buradasınız
Kriz ve İşçi Kadınlar
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Kriz öncesinde de kolay olmayan yaşamlarımız kriz ile birlikte daha da zorlaştı. Yalnızca ekonomik olarak değil manevi olarak da krizi yaşıyoruz. Hoşgörü, anlayış, sevgi saygı gibi duygular yerini öfkeye, kavgaya, kaygıya, yerli yersiz sinir patlamalarına bırakıyor. Maddi sıkıntılar ev içindeki şiddeti artırıyor ve kadının üzerindeki yükü biraz daha ağırlaştırıyor. Evdeki tencereyi kaynatan, dolabın boşluğunu iliklerine kadar hisseden kadınlar krizi anlatıyor.
Kriz öncesinde de kolay olmayan yaşamlarımız kriz ile birlikte daha da zorlaştı. Yalnızca ekonomik olarak değil manevi olarak da krizi yaşıyoruz. Hoşgörü, anlayış, sevgi saygı gibi duygular yerini öfkeye, kavgaya, kaygıya, yerli yersiz sinir patlamalarına bırakıyor. Maddi sıkıntılar ev içindeki şiddeti artırıyor ve kadının üzerindeki yükü biraz daha ağırlaştırıyor. Evdeki tencereyi kaynatan, dolabın boşluğunu iliklerine kadar hisseden kadınlar krizi anlatıyor.
Hülya abla: Yıllardır aynı mahallede, aynı binada yaşıyorum. Eşim de ben de çalışıyoruz. İki tane çocuk ve ikisinin de ayrı ayrı okul masrafları var. Alt komşumun da iki çocuğu var. Geçenlerde eşini krizden dolayı işten çıkarmışlar. Bir süre birlikte pişirip birlikte yedik, birbirimize destek olmaya çalıştık. Ama yıllardır bir tek tartışmasına şahit olmadığım alt komşum, her gün olur olmaz şeylerden kavga eder oldular. Eve ekmek getirememek, çocuklara harçlık verememek psikolojik olarak insanı çok yıpratıyor. Aslında kriz maddi olarak verdiği zararın ötesinde manevi olarak bizi biz olmaktan çıkarıyor.
Zübeyde abla: İki ay önceydi, eşim maaşını aldığı hafta sonu “hep birlikte dışarı çıkalım hem dolaşır hem de yemeğimizi yer döneriz” dedi. Ben de, “iki çocuk iki de biz en fazla ne kadar tutar, kişi başı otuz lira olsa 120 lira tutar, senede bir kez oluversin, tamam” dedim. Neyse çıktık, dolaştık, yemeği yedik, hesap geldi 300 lira! Aklım başımdan gitti. Dışarıda bir şey diyemedim, eve geldim az daha adamı boğacaktım bizim neyimize dışarıda yemek diye. İnsan dışarı çıkıp güzel bir gün geçirince mutlu olur, bizse birbirimizi boğazlıyorduk az daha.
Nilay abla: Benim de iki tane kızım var, kaç zamandır sinemaya gidelim diyorlar. Normal şartlarda olsak sinema lüks bir şey değil ama asgari ücretle geçinmeye çalışıyorsan büyük lüks oluyor. Çocukları bir sinemaya bile götüremedim. Çocuklara kızmaya hakkım yok ama isteklerini yerine getiremeyince kızarak vazgeçirmeye çalışıyorum. Bu da beni mahvediyor, kendi kendimi yiyorum. Önceden de yoksulduk ama günden güne daha fazla yoksullaşıyoruz.
Fatma: Günün yarısını çalışarak geçiriyoruz ama ay sonu geldi mi elimize geçen belli. Önceden eve patatesi çuvalla alırdık, şimdi kiloyla bile alamıyoruz, sayıyla alır olduk. Benim en büyük endişem çocukları nasıl yarınların beklediği. Bu endişeyi herkes taşıyor ama korkuyu öyle işlemişler ki içimize kimse sesini çıkaramıyor, kendini yalnız hissediyor. Ama korkunun ecele faydası yok. Tepemizdekiler 5 verse 10 geri alıyorlar. Kan emiciler olduktan sonra bir şey değişmez, o yüzden yer değiştirmemiz lazım, biz yukarı onlar aşağı. Bak işte o zaman işler nasıl değişiyor!
YÜREKLERİN GEZİNTİSİ
Kara Kaplı Deftere Bir Not Daha
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...