Buradasınız
Milliyetçilik Bizi Birbirimize Düşürüyor, Oyuna Gelmeyelim!
Sancaktepe’den bir grup işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Egemenler biz işçileri din, dil, ırk temelinde bölerek birbirimize düşüyorlar. Artan milliyetçilikle Türk-Kürt düşmanlığı kışkırtılıyor. Egemenlerin kullandıkları söylemler ve tutumlar insanları kutuplaştırıyor. Geçtiğimiz seçim döneminden bu yana toplumda net bir şekilde hissettiğimiz kutuplaşma Türk-Kürt düşmanlığına doğru ilerliyor. Aynı işyerinde birlikte çalışan işçiler yanında bulunan işçi kardeşlerine düşmanca bakar hale geliyor. İnşaatta çalışan bir işçi arkadaşımız işyerinde yaşadıkları bir olayı bizimle paylaştı. Arkadaşımızın anlattıkları iktidar sahiplerinin milliyetçiliği kışkırtarak biz işçileri birbirimize düşman etmesinin acı bir örneğidir.
İşçi arkadaşımız 18 Nisanda bize şunları anlattı: “Şantiyede birlikte çalıştığımız genç bir işçi arkadaşımız üzerinde “Amed Spor" yazılı formasını giyiyordu. Bu formayla bir iki gün şantiyede çalıştı. Türk olan işçi arkadaşlarımız tişörtü giyen işçi arkadaşımıza karşı milliyetçi önyargıyla yaklaşıyorlardı. Pazar akşamı tişörtü giyen arkadaşımız Türk işçiler tarafından şantiye çıkışına çağırılarak feci bir şekilde dövüldü. Dövülen genç ve iki arkadaşımız daha olay yerinden polis tarafından alınıp götürüldü. Götürülen arkadaşlarımızdan hâlâ bir haber alamadık. Hiçbir şekilde kendilerine ulaşamadığımız için de bugün iş durdurduk ve çalışmadık. Onlardan bir haber alıncaya kadar da çalışmayacağımızı proje sorumlusuna söyledik. Şu an hâlâ bekliyoruz."
Arkadaşlarının durumunu anlatan bu işçi arkadaşımız, “biz aynı yerde aynı koşullarda birlikte çalışıyoruz. Aynı yemekhaneyi paylaşıyoruz. Bu yaşananlar bizi birbirimize düşürmek isteyenlerin işine yarıyor. Halkları birbirine düşman ediyorlar" diyerek tepkisini dile getirdi.
Şantiyede gerçekleşen bu olay tırmandırılan milliyetçiliğin bir göstergesidir. Türk-Kürt birbirine düşman edilmek isteniyor. Televizyonlarda yer alan haberler, programlar, egemenlerin kullandıkları kin ve nefret dili halkları yeniden birbirine düşürmeyi amaçlıyor. Egemenlerin bizi bölmelerine, birbirimize düşman etmelerine izin vermemeliyiz. Bizler aynı işyerlerinde birlikte çalışıyoruz, aynı mahallelerde birlikte oturuyoruz, aynı okul sıralarında birlikte okuyoruz. Dilimiz, dinimiz, kimliğimiz ne olursa olsun bizler işçi ve emekçileriz. Egemenler bizi birbirimize düşürerek haklarımızı elimizden alıyorlar, düşük ücretleri ve uzun çalışma saatlerini dayatıyorlar. Haklarımızı bir bir elimizden alıyorlar. Bizler yan yana gelip patronların sömürü düzenine karşı birlikte hareket etmeyelim diye aramıza sürekli olarak kin ve nefret tohumları ekiliyor. Birbirimize düşman olursak hiçbir zaman güçlü olamayız. Bizi güçlü yapacak olan şey işçilerin birleşmesi, hakların kardeşleşmesi ve egemenlere karşı birlikte sınıf mücadelesinin yükseltmesidir.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.