Buradasınız
Sorunlarımızı Ne Zaman Konuşacağız?
Beylikdüzü’nden bir kadın işçi

Bu sabah fabrikada işçi arkadaşlarımla yapılan zamlar üzerine konuştuk. Benim fabrikamda genelde dizi muhabbetlerinden geçilmez. Fatmagül’ün Suçu Ne, İffet, Muhteşem Yüzyıl… Bu dizilerdeki karakterlerin sorunu işçi arkadaşların sorunu olduğu için olsa gerek, her gün bir dizi konuşuluyor. Yapılan zamlar bizim fabrikadaki işçilerin canını fena halde acıtmış olacak ki, nihayet kendi sorunlarını konuşmaya başladılar. Önce elektriğe, suya zam geldi. Sonra ekmeğe, yumurtaya, sigaraya zam geldi. Başbakanın nasihatleri bitmiyor; “sigara içenler bıraksın”. Tabii efendim sayın Başbakanım işçiler de hemen bu illeti bırakacak. Başbakan tayfasından sağlık bakanı Recep Akdağ yaptığı açıklamada muayene paralarına gelen zammı açıkladı, çok müsriflik yapılıyormuş.
Kapitalizmin yarattığı ekonomik krizin bedelini işte böyle ödetiyorlar bizlere. Şimdi bu kadar zamdan sonra aldığımız maaşlara bakalım. Gelen gideni karşılamıyor. Evdeki hesap maalesef patronların yaptığı zamma uymuyor. Bizlerin birçoğu asgari ücrete yani 659 liraya çalışıyoruz. Bu parayla hangi zamla baş edip geçineceğiz? Ya mesaiye kalacağız ya da ek iş yapacağız. Zaten bunları hep yapıyoruz, yine de iki yakamızı bir araya getiremiyoruz. O zaman da insanlığımızdan çıkmış oluyoruz. Uzun çalışma saatleri yüzünden, güneşi, çocuğumuzun yüzünü göremeden bir ayın sonunda biraz nefes almadan, diğer aya aynı tempoda devam ediyoruz. Özellikle son dönemlerde yapılan zamların oranı çok yüksek. Patronlar sınıfı her anlamda saldırıyor. Türkiye’nin dışındaki ülkelerde emekçiler şu an sokaklara dökülmüş durumda, ortak sloganlarıyla haykırıyorlar kapitalistlere: “Ekonomik krizin faturasını işçiler değil patronlar ödesin, işsizliğe son verin!” Demek ki dünyanın her yerinde işçi sınıfı ve kapitalist sınıf var.
Zihniyetleri aynı, çoğunluğa zulüm ederek yönetmek. Dünyanın gidişatı gidişat değil, biz işçiler hâlâ kendi sorunlarımızı fabrikalarda konuşmuyoruz, giden haklarımızı patronlara feda ediyoruz. Bıçak artık kemikte değil mi? Az kalmadı mı damarı kesmeye. Bizleri zor günler bekliyor, dağınık durmamız patronlara fayda sağlıyor, bilinçli olmadığımız için istedikleri gibi kullanıyorlar. Bu kötü gidişata dur demek için örgütlenmek, işçi sınıfının gücünü oluşturmak zorundayız. Hazırlıklı savaşa tutuşan yenilmez. Biz işçi sınıfının üyeleri olarak yapılan haksız saldırılara karşı koymak için örgütlenerek mücadele etmeliyiz. Patronlar krizden çıkmak için savaşı körükleyip bizleri savaş cephelerine gönderecekler. Ya kapitalistlerin çıkar savaşlarında bok yoluna gideceğiz ya da işçi sınıfı olarak kapitalizmi yok edeceğiz. Adam gibi yaşayacağımız bir dünya kurmak ellerimizde.
Arap Baharı Nedir?
Anladık ki Tatlı Tatlı Sömürülüyoruz!
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...