Buradasınız
Müjde!
Esenyurt’tan bir grup metal işçisi
Kıdem tazminatının fona devrinin gündeme gelmesiyle birlikte, işçiler arasında da kıdem tazminatı konuşulmaya başladı. Egemen sınıfın kıdem tazminatını fon adı altında gasp etme girişimi karşısında, işçilerin bir kesimi, buna karşı çıkmak bir tarafa ne yazık ki savunur bir pozisyona düşmüş durumda. İşçilerin çoğu örgütsüzlük yüzünden bu en önemli haklarından birinin gasp edilmesi karşısında ya hükümete güveniyor ya da elinden bir şey gelmeyeceğini düşünüyor. Buna rağmen yaşadıkları olaylardan ders çıkaran işçiler de oluyor. Örneğin bir işçi abimiz devlet güvencesini şöyle yorumluyor: “Her şey devletin güvencesinde, ama işyerimizde ne doğru düzgün iş güvenliği var, ne denetim var, ne fazla çalışmalara müdahale eden var. Her gün sağlığımız bozuluyor ama derdini kime anlatacaksın?” Bir başka işçi ise alaylı bir biçimde şöyle diyor: “Daha önce kurulan fonlardan bol bol yararlandık bundan da faydalanırız!” Başka bir işçi ise “devletin güvencesine girerse vay halimize, üstüne bir bardak soğuk su iyi gider” diyor. Bu örnekler de gösteriyor ki tüm yalan dolan haberlere karşın işçilerin bir kısmı da bu kıdem tazminatının fona devri konusunu içine sindirebilmiş değil.
Bunu bilen patronlar ve hükümet de, kıdem tazminatını doğrudan kaldırmak yerine daha şirin bir imaj çizerek kıdem tazminatının içini boşaltma yolunu tercih etmiştir. Egemen sınıf işçi sınıfını kıdem tazminatının fona devri konusunda ikna etmek için türlü yalanlara başvurmaktadır. Ne zaman haklarımıza dönük bir saldırı söz konusu olsa “MÜJDE” diyerek utanmadan kara haberi bizlere pazarlamaya ve kötü niyetlerini saklamaya çalışıyorlar. Bu müjdeleri sayesinde, genel sağlık sigortası soygunu, artan iş cinayetleri, uzayan iş saatleri, işsizlik, düşük ücretler, taşeronluk gibi daha birçok saldırıdan işçiler nasibini almış durumda. Güya herkese eşit mesafede duran devlet, söz konusu kıdem tazminatı olunca, işçilerin her ay maaşlarından kesilen bu iş güvencesi payının patronların sırtlarına yük olduğunu söylüyor. Acaba kimin parası kime yük oluyor?
Biz mücadeleci işçiler, inatla bu saldırının özünü işçi arkadaşlarımıza anlatmalıyız çünkü bu saldırı ilk değil son da olmayacak. Tarih bize gösteriyor ki, işçiler var olan haklarını bedeller ödeyerek kazanmışlar ve bunları korumak ve geliştirmek de ancak işçilerin mücadeleleriyle mümkündür. Gelin el ele verelim egemenlere bir “müjde” de biz verelim!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...