Buradasınız
Bir Deneyim: Kadına Taciz Nasıl Engellenir?
Bir grup İSG uzmanı kadın işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Bizler inşaat şantiyesinde çalışan bir grup kadın İSG uzmanıyız. Çalışma koşullarının kötülüğü kadın işçileri daha fazla etkiliyor. Çünkü işyerlerinde kadın işçilerin özel ihtiyaçları yok sayılıyor. Hele bir de çalışma ortamı inşaat şantiyesiyse bu sorunlar kat be kat artıyor. Zorlu doğa şartları; tozlu, sıcak, soğuk ve gürültülü ortam. Sosyal imkânsızlıklar; tuvalet yetersizliği, sahada ve yemekhanede içme suyu sıkıntısı, dinlenme alanı yetersizliği, yemekhane koşulları, kötü ve yetersiz yemekler, geniş saha içinde ve eve gidiş gelişlerde servislerin olmayışı, şehirden uzak olmasından kaynaklı ulaşım sıkıntısı… Bu kadar zorluğun üstesinden gelmeye çalışan kadın işçiler bir de taciz olaylarıyla karşı karşıya kalıyor.
Aynı sahada çalıştığımız bir kadın işçinin (İSG uzmanı) başına gelenleri ve sonrasında yaşananları bir deneyim aktarımı olarak paylaşmak istiyoruz. İşçi arkadaş işe gelmeyince kendisini merak ettik. Ancak kimse arkadaşın neden gelmediğini bilmiyordu. Olayın üzerine gittiğimizde aynı işyerinde çalışan ve patronun yakın akrabası olan bir kişi tarafından telefon aracılığıyla ve görüntülü bir şekilde tacize uğradığını öğrendik. Kadın işçi korktuğu ve utandığı için kimseye bir şey söyleyemeden işi bırakmış. Bunu öğrendiğimizde bu durumu kabul edip sessiz kalamazdık. Üstelik bu tacizi yapan şahıs da ortalıkta utanmadan dolaşıyordu. Önce kadın arkadaşla konuşup sessiz kalmaması konusunda kendisini ikna etmeye çalıştık. Fakat arkadaşımız korkuyordu. Bir grup arkadaşımız İSG’den sorumlu en yetkili yönetici ile konuştu ve durumu anlattı. Yönetici bu durumu ispatlayan bir kanıtın olup olmadığını sormuş ve bu arkadaşımızla kendisinin konuşacağını ve bir çözüm üretmeye çalışacağını söylemiş. Ancak bu olayın saha geneline yayılmaması konusunda da arkadaşları uyarmış. Biz ise bu konunun örtbas edilmemesi ve bu tacizcinin bir an önce sahadan çıkarılması gerektiğini düşünüyorduk. Bu olayı birçok arkadaşımıza anlattık ve bir İSG uzmanları toplantısında da dile getirdik. Arkadaşımızın başına gelen bu olayın aslında bir emsal teşkil ettiğini ve sahada buna benzer olayları yaşayan pek çok kadın işçinin olduğunu söyledik. Bu saldırılara maruz kalan kadın arkadaşlarımız yaşadıklarından utandıkları için maalesef ki sessiz kalmışlardı. Eğer tacizi yapan yönetici cezalandırılıp sahadan çıkarılmazsa başka kadın arkadaşlara da benzer tacizlerde bulunabileceğini, üstelik bu durumdan cesaret alan başkalarının da türeyebileceğini belirttik. İSG yöneticileri de bu durumu kesinlikle çözeceklerini söylediler. İlerleyen süreçte yöneticilerin asıl yüzlerini daha iyi gördük. Toplantıda konuşurken mangalda kül bırakmayan bu yöneticiler aslında korkak ve kadın tacizine karşı umursamazlardı. Çünkü tacizci, bir taşeron şirket sahibinin akrabasıydı. Dolayısıyla bu şirket de bu şahsı işten çıkarmamak için diretiyordu. İş ilişkisini bozmak istemeyen ve taciz vakalarının duyularak firmanın prestijinin düşeceğinden endişelenen yöneticilerden gerçek çözümler beklemedik.
Bu olayın çözümü için asıl işverenin üst düzey yönetimine baskıda bulunmak gerektiğini düşündük. Sahada çalışan bir uzman arkadaşımızın önerisiyle imza kampanyası başlattık. Birçok arkadaşımız sahanın çeşitli yerlerinde imza toplayarak kampanyaya destek verdi. İmza toplarken konuyu anlattığımız birçok işçi yaşanan olaya öfkesini dile getirdi. Bu kampanyayı duyup da gelen, imza atmak hatta imza toplamak isteyen işçiler oldu. Destekleyen çalışanların yanı sıra işini kaybetme korkusuyla ya da kampanyanın işe yaramayacağı düşüncesiyle desteklemeyenler de oldu. En başından kampanyayı destekleyen bir arkadaşımızın şirketindeki müdürlerin, “Neden bu kadar ön plana çıkıyorsun? Nerden biliyorsun olayın tam olarak böyle olduğunu? Bir kanıtı var mı? Belki işin içinde başka şeyler vardır. Dikkatli ol, bu kadar göze batma” demesi arkadaşımızı korkuttu. Başka biri, “Tacize uğrayan kadın arkadaşın haberi var mı ki, ben imza atmam” dedi ve bu söylemiyle başkalarını da etkilemeye çalıştı. A sınıfı bir İSG uzmanı, “Dikkatli olun. İşinden olursa adam size dava açabilir. Kesin kanıtınız yok. Suçlu duruma düşmeyin” diyerek bizi korkutmaya vazgeçirmeye çalıştı. Bazı işçiler “Ama kadın da adamla yemeğe çıkmış. Aralarında bir şey olabilir. Nerden biliyorsunuz işin aslını? Kendisi neden şikâyet etmiyor” benzeri şeyler söyledi.
Bizim ise bu söylemlere cevabımız şu oldu: “Aralarında özel ya da resmi nasıl bir ilişki olursa olsun bu taciz normal karşılanamaz. Üstelik bir kadının bu yaşananlar karşısında korkması ve kaçması da gayet anlaşılır karşılanmalıdır. Çünkü böylesi durumlarda hep kadınlar suçlanıyor. Ayrıca bu tekil bir sorun değil. Saha genelinde birçok kadın arkadaşımızın başına buna benzer taciz olayları geliyor. Bugün yaşanan bu olaya ve olaylara tepki vermezsek yarın buna benzer olaylar kat be kat çoğalacak. Ayrıca biz burada yanlış bir şey yapmıyoruz. Yapılan yanlışlara karşı geliyor ve bunların tekrarlanmaması için mücadele ediyoruz. Gayet haklıyız ve çok doğru bir şey yapıyoruz. Sahada yalnız dolaşmaktan korkar olduk. Psikolojimiz bozuldu. Bir tacizcinin sahadan atılmasını istemek kadar doğal ne olabilir.”
Topladığımız imzaları asıl işverenin üst düzey kadın yöneticisine vermeye karar verdik. Tabi bu arada imza kampanyamız sahada geniş yankı yapmıştı ve asıl işveren temsilcileri de olayı duymuştu. Sahayı temsilen, kampanyada desteği olan erkek arkadaşların da içinde olduğu bir grupla imzaları vermek için yöneticinin yanına gittik. Ona da durumu ayrıntılı bir şekilde anlattık. Gayet ilgili görünerek durumu çözeceğini söyledi. Hatta toplanan imzalar sayesinde bu durumun daha hızlı ve rahat çözüleceğini belirtti. Bir baskı oluşturan bu süreçle birlikte yöneticiler meseleye el atmak zorunda kaldılar. Aynı gün bize geri dönerek tacizi yapan şahsın çıkışının verildiğini söylediler. Ancak iki hafta sonra bu şahsı tekrar sahada gören arkadaşlar olmuş. Emin olmak için araştırdığımızda anladık ki bu kişi bir şekilde tekrar geri gelmiş. Yani birileri bizi oyalamaya çalışmış. Bunun üzerine görüştüğümüz kişiyi tekrar aradık ve durumu bildirdik. Haberi olmadığını ve şaşırdığını söyledi. Yaptığımız bu son baskı sonucunda tacizci sahadan tamamen çıkarıldı.
Bütün olumsuzluklara ve zorluklara rağmen emeklerimizin sonucunu gördük. Bu başarı karşısında biz emek verenler çok gururluyduk. Kendimize olan güvenimiz ve motivasyonumuz arttı. Bu netice sadece biz emek verenleri değil olumsuz ve yanlış düşünenleri de etkiledi. Başaramayacağımızı düşünenler ve umutsuz bakanlar gelip bizi tebrik etti. A sınıfı İSG uzmanı, “Tebrik ediyorum başardınız. Çok kararlıydınız ve korkmadınız. Bu kararlılıkla güzel başarılar elde edersiniz” dedi. “Tacize uğrayan arkadaşın haberi yok” bahanesiyle imza atmak istemeyen arkadaş da işbaşı eğitimlerinden birinde işçilere bizim kampanyamızdan ve bu kampanyanın nasıl başarılı olduğundan bahsetmiş.
Bizler çok haklı bir mücadele verdiğimize inandık. Bütün korkulara, umutsuzluklara rağmen bu inancımızı kaybetmedik. Bu inancımız sayesinde birlik olmayı başardık. Birlik olduğumuzda ise nasıl ses çıkardığımızı, nasıl güçlü olduğumuzu gördük. Şimdi sıra daha çok kadın ve erkek işçiyle bir araya gelip diğer haksızlıklara da karşı gelmek için daha fazla örgütlenmekte.
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
Son Eklenenler
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...