Buradasınız
Patronun Sömürü Cenneti: “Serbest Bölge”
Serbest bölgede çalışan bir işçi

Merhaba dostlar,
Ben serbest bölgede çalışan bir işçiyim. Patronların sömürü düzeni işçilerin hak gasplarını yasalarla da destekliyor. Fakat patronlara bu yasalar da yeterli gelmediğinden kârlarını arttırmak için çeşit çeşit yöntemler bulmaya devam ediyorlar. Bunlardan biri de “serbest bölgeler.” Adına bakıp da aklınıza yanlış bir şey gelmesin. Bu bölgeler tabii ki sadece patrona serbest. İşçiler için ise daha fazla sömürü, daha fazla hak kaybı demek sadece.
Ticari alandaki kârlarının yanı sıra işçi haklarını kırparak pek çok avantaja sahip oluyorlar serbest bölgedeki patronlar. Meselâ damga vergisi, gelir vergisi vermeyen patronlar işçilerin ücretlerinden de kâr ediyorlar. Çünkü bu vergileri vermediği için patronun işçi için ödediği brüt ücret de yani işçilik maliyeti de düşüyor. Bunlar yetmezmiş gibi patronlar işçilerin Asgari Geçim İndirimini (AGİ) böyle bir kanun olmadığı halde “Serbest Bölgede AGİ yok” diyerek vermiyorlar. Hâlbuki bordrolarımızda AGİ ödemesi yapılmış görünüyor.
Patronlar yasal çalışma sürelerine uymamalarına rağmen devlet tarafından kesinlikle denetlenmiyorlar. Meselâ bizim fabrikada 3’lü vardiya düzeni var. Mesaiye kalan işçi 8 saat çalışmanın üzerine bir 8 saat daha çalıştırılıp bir sonraki vardiyayla beraber eve gönderiliyor. Yasal olarak günlük 3 saatten fazla mesai yaptırılmaması gerekirken bizim mesai sürelerimiz 8 saat oluyor. Hatta bazı bölümlerde işçi arkadaşlarımız 24 saat çalışmak zorunda kalıyorlar. Üstelik 24 saat çalışan işçiye sadece 7,5 saatlik fazla mesai ücreti veriyorlar. Gerekçeleri ise 24 saatin üzerine kendi vardiyalarında çalışması gerektiği halde evlerine gitmeleri.
Şunu unutmayalım dostlar: Kapitalist sistemde devlet yapıyor, patron yararlanıyor. Patron işçinin hakkını yiyor, iş yasalarına uymuyor, devlet bunları görmezden geliyor. Patronların bu kadar yüzsüzlük, böyle adaletsizlik yapabilmelerinin tek nedeni ise biz işçilerin örgütsüzlüğüdür. Haklarımızı alabilmemizin tek yolu ise bir araya gelip taleplerimizi hep beraber istemektir.
“Sakın Almayın!”
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...