Buradasınız
Uyurken Biz…
Dudullu OSB’den bir metal işçisi

Uzunca zamandır işsizsin ve “ah bir iş bulsam da çalışsam” diye çırpınıp duruyorsun. Her sabah önce telefona selam veriyorsun çağrılar varsa diye. Öyle ayılalım falan yok! En sersem halinle bakıyorsun aramalara. Alarm sesini çağrı zannediyorsun. Rüyanda başvuru formuna yanıt alıyorsun…
Çok uzatmayayım, eminim yaşamayanınız yoktur bunları. Sonra en olmadık vakit çalar telefonunuz. Karşıdaki ses sizi iş görüşmesine çağırır. Ama ne çağırma! Sanki dünyada bir tek sen varsın hissiyle süslenir, bir an önce gidersin fabrikaya. Ve fabrikada başlarsın beklemeye. Beklersin, beklersin, beklersin…
Sonra içeri alırlar seni. Kibarca bir yere oturturlar, çay ikram ederler ve genellikle kibarca reddetmek zorunda kalırsın. Ve başlar konuşmaya insan kaynakları sorumlusu. Sorular sorarak anlamaya çalışır seni ve kendini de anlatır: Bizim firmamız şöyle, bizim firmamız böyle, şöyle aileyiz, böyle iyiyiz vs. vs.
Ve sen zaten işsizlikten yanıp kavrulduğundan duymazsın bile çoğu şeyi. Varsa yoksa evet!
Fazla mesai? Evet!
Vardiya? Evet!
Uzaktan çalışma? Evet!
Yurtdışı? Evet!
Uyumadan çalışma? Evet!
Senden bütün evetleri alırlar sonunda! Ama yetinmezler bununla. Eğer işe alınırsan bu sefer kâğıtlar gelir imzalanacak birer ikişer. Neler yok ki içinde! Ama kimse sana “Al oku bunları” demez. İstesen de okuyamazsın. Önüne koyarlar kâğıtları: “Bak, şuraya okudum yaz, ismini soyadını yaz, imzala” diye yer gösterirler. Gel de oku bu durumda!
Ama… Sonra çıkar oyunları ortaya.
Maaşını arkadaşına söylersin, hemen çağırır iyi firmanın iyi müdürü seni içeri. “Bak imzaladığın formda ne demişsin, ‘Maaşımı arkadaşıma söylersem sözleşmem feshedilir.’ Ona göre, bir daha olmasın!”
“Ama okumadım ki” bile diyemezsin!
“Okusaydın!” der sana.
Sonra işin çıkar; “zorunlu” mesaiye kalamazsın.
“Ama sevgili işçim, baştan kabul etmişsin zorunlu mesaileri. Şimdi niye böyle yapıyorsun?”
“Ama okumadım ki” bile diyemezsin!
“Okusaydın!” der sana.
Bir gün bir bakarsın alakasız bir bölümde alakasız bir yerde çalışıyorsun. Sorarsın: “Yahu ben niye geldim buraya?”
“Sen istemişsin” der insan kaynakları müdürü. “’Ben her yerde çalışmayı kabul ediyorum’ demişsin. Aha da imzan!”
“Ama okumadım ki” bile diyemezsin!
“Okusaydın!” der sana.
İşte böyle kendimizin cellâdı yaparlar bizi. Öyle ya imza bu! İnsan en çok da buna üzülüyor. İşsizlikle canımızı yakanlar, çaresizliğimizi, örgütsüzlüğümüzü fırsat bilip nasıl da kullanıyorlar okumadan imzaladığımız kâğıtları!
Her şeyimize dair söz söyleme ve hayatımızı belirleyecek kararları alma hakkını buluyorlar kendilerinde. Sonrada pişkince “İmzalamasaydın!” diyorlar.
Ama kötümser olmamak gerek elbet. Biz işçiler ne imzalar gördük örgütlü olunca hiçbir hükmü kalmayan!
Haklarımızı bilseydik imzalamazdık değil mi? Okusaydık anlardık oyunun vahametini.
Bunlar bizim bilmediğimizi biliyorlar. O yüzden yasa yasa deyip bizi türlü usulsüzlüklerle kandırabiliyorlar.
Biz uyurken bunlar oluyor. Peki, uyandığımızda ne olacak dersiniz?
Bunun da cevabını UİD-DER’le fabrikalarda, alanlarda, işçi semtlerinde yürüttüğümüz çalışmalarla vermeye çalışıyoruz ve tüm işçi kardeşlerimizi mücadeleye çağırıyoruz!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...