Buradasınız
Vardiyalı Çalışma ve İşçi Kadınlar

UİD-DER Kadın Komitesi olarak, birçok sektörden kadın işçiyle vardiya sistemi ve getirdiği sorunlar üzerine sohbet ettik. İlkin gıda sektörüne yıllarını vermiş, vardiyalı çalışan bir kadın işçinin evine konuk oluyoruz. Şunları anlatıyor: “Ben gece vardiyalarını hiç sevmem. Her gece vardiyasında öfkelenip bu gece vardiyasını kim çıkardı diye söylenirim. Çünkü gece vardiyalarında en büyük problem gündüz uyuyamamak. Benim üç çocuğum var. Onlara bakacak kimsem yok.” İşçi ablamız gözleri dolarak geçmişe dönüp yaşadığı acıyı hüzünle anlatıyor: “Son çocuğumun doğumundan 5 ay sonra çalışmak istediğimi işyerine bildirdim. Çünkü evde çalışan kimsem yoktu. Kabul edilmesine kabul edildi fakat benden bu halimle vardiyalı çalışmamı istediler. Çaresizlikten o haldeyken çalışmak zorunda kaldım. Bunun bir işçi anneye yapılan bir haksızlık olduğunu düşünüyorum ve o durumu hiç hafızamdan silemiyorum. Vardiyalı çalışırken, çocuğumun beline bir ip ve ipin diğer ucunu da kendi elime bağlardım. Önüne oyuncaklar koyup uyumaya çalışırdım. İpin en ufak titreşiminde uyanırdım ve kontrol ederdim, hiç uyuyamadan tekrar işe giderdim. Böylece son derece stresli oluyordum. İşe başlamamla birlikte acaba çocuklarım nasıl diye merak eder, komşularımı arardım. Çocuklarımı kontrol etmelerini rica ederdim. Şu anda çocuklarım büyüdü, biraz daha rahatım.”
Bu işçi ablamız bilhassa servis sorununa dikkat çekiyor: “Özellikle gece vardiyasına giderken ve 4-12 vardiyasının çıkışında, servis beni evime uzak mesafede bırakıyordu. Elime biber gazı alarak güvenliğimi sağlamaya çalışıyordum. Defalarca servis sorunumu dile getirdim. Bize ‘sizi zorla işe almadık, servis güzergâhını biliyordunuz, bile bile geldiniz’ dediler ve düzeltmediler.”
Sohbetin sonunda vardiyalı çalışmanın kaldırılması ve ücretsiz kreşler açılması talebi şekillenmiş oldu. Bu talepler oldukça önemli. UİD-DER Kadın Komitesi’nin sloganları içinde yer alan bu talepleri, başka işçi kadınlar da dile getirdiler. Metal sektöründe kaynakçı olarak çalışan bir kadın işçi arkadaşımızla görüşmemizde, “kusura bakmayın iyi uyuyamadım” demesi vardiya sisteminin nasıl lanet bir sistem olduğunu bir kez daha özetlemiş oluyordu. 30 yaşındaki bu arkadaşımızın beti benzi atmış, gözleri iyice ufalmıştı. Yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Hayatımızı vardiya saatlerine göre ayarlamak zorundayız. Eğer aileni, eşini ve dostunu göreceksen bunu vardiyana göre yapmak zorundasın. Tabii zamansız fazla mesailer olmadığı takdirde. Bazen ansızın seni 16 saate yazabiliyorlar. İşler sıkışıksa, Pazar günlerinde bile dinlenme hakkımız olmuyor. Zorunlu mesai deyip zoraki çalıştırıyorlar. Çoğu zaman gece vardiyasına gittiğimde günleri karıştırıyorum. Dengem altüst oluyor. Yorgunluktan kimseyle konuşmak istemiyorum. Canım çok sıkkın oluyor. Aynı işyerinde çalışan çocuklu eşlerin durumu daha da vahim. Aynı vardiyaya denk gelmemeye özen gösteriyorlar. Yani aile yaşamının da içine ediyor bu sistem. Çocukların da, eşlerin de dengesini ve psikolojisini altüst ediyor. İşyeri duvarlarında şöyle yazıyor: ‘fabrikanız eviniz gibi olsun.’ Evet fabrika evimiz, çünkü yaptığım tek şey çalışmak, çalışmak, çalışmak.”
Petrokimya işkolunda vardiyalı çalışan bir başka kadın işçi ise şöyle anlatıyor yaşadıklarını: “Vardiyalı çalışmayı hiç sevmiyorum. 2 çocuğum var. Hem çalışmak hem de 2 çocuğuma bakmak zorundayım. Elbette bunu tek başıma üstlenmiyorum. Eşim de vardiyalı çalışıyor. İkimizin de çalışması gerekiyor, yaşam çok pahalı. Tek maaş yani asgari ücret yetmiyor. Çocuklarımıza da vardiyalı bakıyoruz. Ben gece vardiyasından çıktığımda eşimin işten gelmesini bekliyorum. Eşim geldiğinde ise zaten benim 2-3 saatlik bir zamanım kalıyor, işe gitmeden önce uyuyabilmek için. Eşim kimi zaman yüzünü ekşitip ‘biraz da bana zaman ayırsan’ diye söyleniyor.”
Biz UİD-DER Kadın Komitesi olarak taleplerimizi açık ve net bir biçimde ortaya koyuyoruz: Vardiyalı çalışma yasaklansın! Gece çalışmaları yasaklansın! Her işyerine kreş! Doğum izinleri uzatılsın! Emzirme izinleri uzatılsın! Eşit işe eşit ücret! Bu talepler, tüm işçilerin talepleridir aynı zamanda. Ama kadın işçilere daha fazla iş düşüyor. Kadınlar öne çıkmalı, bilinçlenmeli ve mücadele etmeliler. Taleplerimiz için bir araya gelelim, örgütlenelim ve mücadele edelim.
KESK Eylemine Ankara’da Polis Saldırısı
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- İşçi Dayanışması 207. Sayı Çıktı!
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- En Büyük Engelimiz Kapitalizmdir
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
- Kurtuluş Ellerimizde, Örgütlü Gücümüzde!
- İşçi Dayanışması 206. Sayı Çıktı!
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
Son Eklenenler
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...