Buradasınız
İki Faşist Generalin Yargılanmasının 7. Duruşması
12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin sorumlularından Evren ve Şahinkaya’nın “yargılandığı” davanın 7. duruşması, 20 Kasımda Ankara Adliyesinde görüldü. 12 Eylül’ü Yargılama Platformu bileşenleri sabah saatlerinde adliye önünde bir araya gelerek davanın takipçisi olduklarını çeşitli konuşmalarla dile getirdiler. Duruşma salonunda dava görülürken, adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.
Basın açıklamasını 78’liler Girişimi Türkiye Yürütme üyesi Metin Uzunöz gerçekleştirdi. Uzunöz, şöyle konuştu: “Yıllardır yürüttüğümüz mücadelemiz sonucunda buradayız. 4 Nisan 2012 tarihinden beri mahkemeye düzenli olarak geliyoruz. Gerçek bir yargılama için bir kamuoyu bilinci ve etkisi yaratmaya çalışıyoruz.” Uzunöz, sözlerine şöyle devam etti: “Bütün çabalarımıza rağmen mahkeme bildiğinden şaşmıyor. Yargılamayı sadece iki darbeciye yıkarak sınırlı tutuyor. Üstelik yargıladıkları şahsiyetleri mahkemeye bile getirmiyorlar. 12 Eylül darbesinin koşulları önceden adım adım örülmüş, cunta şefi Evren, bunu ‘koşulların olgunlaşmasını bekledik’ şeklinde ifade etmişti. Mahkeme Evren’in bu ifadesini suç
duyurusu kabul edip yürürlüğe dahi koymuyor. Yüzlerce işkence birimlerinde işlenen suçların ve ölümlerin arasında ilişki kurmuyor. Yüzlerce kayıp ve infaz arasında ilişki kurmuyor. Mamak, Metris, Diyarbakır, Erzurum, Elazığ askeri cezaevlerindeki sistematik işkence ve ölümlerle ilişki kurmuyor. Bu darbenin suç ortakları nerede? 12 Eylül darbesi bu kadar mı, başka bir şey yok mu? Böyle bir adaletsizlik, böyle bir yargılama olur mu?”Adliye önünde yapılan eylemde 12 Eylül’ü Yargılama Platformu bileşenleri konuşmalar yaptılar. Konuşmalar sırasında sık sık “Gün Gelecek Devran Dönecek Darbeciler Halka Hesap Verecek”, “Kenan Evren Gelecek Hesap Verecek”, “Direne Direne Kazanacağız!” sloganları atıldı.
Daha önceki duruşmalara raporlu oldukları bahanesiyle katılmayan Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya bu duruşmaya hastanedeki odalarından telekonferans sistemiyle bağlandılar. İlk gün 80 sayfalık iddianamenin okunması tamamlandı. Dava sürecinin bilirkişi raporlarının incelenmesiyle devam edeceği ifade edildi.
İkinci gün duruşmaya devam edildi ve faşist sanıklar savunmalarını yaptılar. Savunmalarında, mahkemenin kendilerini yargılayamayacağını söyleyen iki faşist general, ancak tarihe hesap vereceklerini söyleyerek suçlarını meşrulaştırmaya çalıştılar. Kenan Evren, “Bugün olsaydı yine aynı şekilde yapardık” diyerek sermayenin azılı cellâdı rolünü bir kez daha hatırlattı. İki faşist generalin yargılanması elbette önemlidir, ancak bu yargılama göstermeliktir. AKP hükümeti, “darbelerle hesaplaşıyoruz” havası yaratarak emekçi kitleleri aldatmaya çalıyor. 12 Eylül tüm kurum ve sorumlularıyla yargılanmalıdır. Fakat 12 Eylül’den asıl hesabı soracak olan işçi sınıfıdır. İşçi sınıfı bu cellâtlardan hesap sormaya başladığında, hiç birisi pervasızca konuşup “bir daha yapardık” diyemeyecek!
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- Türkiye Okul Yemeği Koalisyonu Kuruldu
- Sel Gider Kum Kalır
- İlet’ten İliç’e Mükellefiyetten Bugüne
- Bizim Çocuklarımız Onlar
- “Eşimle Birlikte Kahvaltı Ancak Yıllık İzinde”
- İliç Maden Faciası Kadıköy’de Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...