Buradasınız
Çocuklar Okula Değil İşe Gidiyor
Yeni eğitim-öğretim döneminin başlamasıyla birlikte pek çok sorun gündeme geldi. Ders kitaplarının içeriği, açığa alınan öğretmenler, okulların niteliği ve kapasitesi hatta trafiğe katılacak okul servisleri dahi tartışılan konular arasında. Fakat bütün bunların yanı sıra başka bir sorun daha var. Fakat ne hikmetse işin bu tarafı diğerleri gibi konuşulup gündem edilmiyor. Okula gitmesi gereken 1 milyon çocuk, işe gitmek zorunda kalıyor.
Eğitim-Sen’in açıkladığı rapora göre, belirlenebilen 1 milyon çocuk maddi zorluklar nedeniyle çalışmak zorunda. Böylelikle iş kazalarına ve ölümlere, okul sıralarında olması gereken gencecik bedenler ekleniyor. Daha çocuk yaşta ağır sömürüye, iş kazaları ve ölümlere mahkûm ediliyorlar. Belirlenen sayının yarısı tarım sektöründe diğer yarısı da inşaat, metal ve ticaret işkollarında çalışıyor. Çocuk işçiler, servis kazaları, zehirlenme ve göçük gibi nedenlerle hayatlarını kaybediyor. Ayrıca 7,5 milyon civarında çocuk da ücretsiz ev işlerinde çalışarak ailelerine destek veriyor. Raporda yer alan bir diğer bilgiye göre, son 3 yılda iş kazalarında ölen çocuk sayısı 196. Bu çocuklardan en küçüğü yalnızca 6 yaşında. DİSK-AR tarafından hazırlanan Türkiye’de Çocuk İşçiliği Gerçeği 2015 raporuna göre, 6-14 yaşındaki çocuklar 28 saat, 15-17 yaş arası çocuklar ise 45 saat çalışıyor. Okuyamayan çocuklar ise haftalık 54 saat çalışıyor. Toplamda okula gitmesi gereken ama çalışan çocuk sayısı yüzde 58,7’yi buluyor. Hem okula gidip hem de çalışmak zorunda kalanlar ise yüzde 24 civarında.
Ders müfredatlarının ne olduğu ya da olacağı, okula gidemeyen çocuklar ve aileleri için pek de bir anlam ifade etmiyor. Çünkü ne öğrenmesi gerektiğini düşünmesi için okula gidebilecek maddi olanaklara sahip değiller. Hem kayıt dışı, düşük maliyetli istihdama hem de her türlü baskıya karşı savunmasız çocuk işçiler, patronlar için biçilmiş kaftan durumunda. Bu konu aslında toplumun büyük bir bölümünü yakından ilgilendiren yakıcı bir sorun. Eğitimi zorunlu kılmasına rağmen denetim yükümlülüğünü yerine getirmeyen devlet, milyonlarca çocuğu sorunlarıyla baş başa bırakıyor.
Patronlar ise iliklerine kadar sömürdükleri işçilerin çocuklarına da aynı aç gözlerini dikmiş durumda. Gerekli denetimleri yapmayan ve yükümlülüklerini yerine getirmeyen devletten güç alan patronlar, karşısında hakkını arayan ve adaletsizliğe karşı hesap soran bir işçi sınıfı da olmayınca diledikleri gibi at koşturuyor. Geleceklerinin yani çocuklarının hak ettiği gibi bir yaşam sürmesini isteyen işçi anneler, babalar bir araya gelerek tüm adaletsizliğe ve sömürüye karşı mücadele etmek zorundadır. Aksi halde çocuklarımızı daha iyi bir gelecek beklemiyor.
Acılar ve Sevinçlere Dair
“İş Gazasında Sağ Gözümü Kaybettim”
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- “Yarın Ölmek Dün Ölmekten Daha Saçma”
- Okuyan Bir İşçi Soruyor
- Uyanmak İstiyoruz Güzel Bir Sabaha
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Fırtınalar Yaratan Kelebekler!
- Sömürü Çarklarında Kaybolan Genç Yaşamlar
- MESEM: “Genç Eller” Üretiyor, Patronlar Sömürüyor!
- Sorunlarımız Ortak, Peki Ya Mücadelemiz?
- “Aman Çocuğum Sağa Sola Bulaşma” mı?
- “Enflasyon Canavarı”nı Üzerimize Salan Kim?
- Bir İlmek de MESEM Çıraklarından
- KYK Yurtlarında Ölmek İstemiyoruz!
- Bu Düzeni Yıkmak Boynumuzun Borcu
- Arel Üniversitesi Öğrencileri Servis Ücretine Neden İtiraz Ediyor?
- Aileler İstemese de Gençler Sorunları Görüyor
- Bizim Onlara İhtiyacımız Yok!
Son Eklenenler
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...
- Türkiye’nin her yerinde pıtrak gibi çoğalan özel okullar, bir süredir ülke gündemine pek çok sorunla birlikte yerleşmiş durumda. 22 yıldır sanayi şehri Bursa’da çalışan bir özel okul öğretmeniyle sektördeki sorunlar üzerine gerçekleştirdiğimiz...
- 7 Martta greve çıkan Lezita işçileri, 17 Martta yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Grevlerini sürdüren Lezita işçileri patronun grev kırıcılığına karşı da mücadele ediyor. 18 Martta Ankara’ya yürüyüş başlatan Agrobay işçileri, 21 Martta...