Buradasınız
Eğer Susarsan Hep Ezilen Olursun!
Gazi Mahallesi’nden bir işçi
Ben 17 yaşında bir işçiyim. İki kardeşim var, onlar okuyor, ben ise ekonomik sorunlar yüzünden okumuyorum. Babam yok ve bu yüzden bütün yük annemin omuzlarında. Bize daha iyi bakabilmek için hep çalıştı. İstanbul gibi bir şehirde senelerce, tek başına ayakta durmaya uğraştı. Annem günlerini sabahtan akşama kadar bir işte, arta kalan vaktini ise başka bir işte geçirirdi. Akşamları eve yorgun argın gelip hiç dinlenmeden merdiven silmeye giderdi. Ben o zamanlar 5 yaşındaydım. Annem merdiven silerken, ben sadece binanın ışıklarını yakarak yardımcı olabiliyordum. Bunun dışında elimden hiçbir şey gelmiyordu.
İnsan hiç çocuklarını (1, 2 ve 5 yaşında) eve kilitleyip işe gider mi? Bizi bırakacak kimsesi olmadığı için ve bizim daha iyi yaşayabilmemiz için yıllarca hep aklı evde kalarak işe gitti. Bu şartlarla iyi yaşamak mümkün değil ama mecbur kaldı.
Şimdi lamba yakmaktan başka bir yararım olsun diye anneme, ben de çalışıyorum. Ama hükümetin bize biçtiği asgari ücret yetmiyor. Patronlar hiçbir zaman işçilerini düşünmezlermiş, bunu anladım. Sadece çalışacaksın yaşamaya hakkın yokmuş onların gözünde. Oysa daha önce hiç böyle düşünmemiştim. Başaramamaktan korkuyorum, bazen kendimi onlara karşı savunmaktan korkuyorum. Ben böyle düşünürken birisi çıkıp karşıma bana doğruyu gösterdi. İşçilerin haklarını anlattı. Konuşursam beni yenemeyeceklerini söyledi. İnandım, bir arada olursak başarabiliriz. Korkmadan, içimizdekileri söylemekten kaçmadan başarabilir, bu dünyada sadece patronların değil işçilerin de var olduğunu, onların da konuşma haklarının olduğunu bir arada olarak gösterebiliriz. Ben inandım ve şimdi buradayım. Hadi sen de gel, sakın korkma, anlat içindekileri, yaşadığını belli et, sakın susma! Eğer susarsan hep ezilen sen olursun. İnan ve sen de gel güzel dostum birlikte mücadele edelim, yılmadan ve korkmadan. Hadi gel UİD-DER’e, biz buradayız diyelim onlara.
“İşsiz Adam”
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...
- Dükkânda televizyon açıktı ve haber bülteninde “Kenya’da halk sokaklarda” haberi dönüyordü. O sırada içeri giren bir müşteri bir süre televizyona baktıktan sonra “Ya abi! Şu Kenyalılar bile sokağa çıkıyor, biz halen sesimizi çıkaramıyoruz” dedi ve...
- İzmir, Aydın, Bolu, Uşak, Manisa ve Karabük’te toplam 8 ayrı bölgede çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar yine küle döndü. Günlerdir süren orman yangınları, müdahalenin de gecikmesiyle birlikte yerleşim yerlerine sıçradı; çok sayıda ev ve sanayi...
- “Sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirilen saldırı politikalarının sonucu olarak sağlıkta özelleştirmenin önü alabildiğine açıldı. Zamanla kamu hastanelerinde verilen sağlık hizmeti niteliksiz ve yetersiz hale getirildi. Böylelikle iktidarın...
- 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçti. Marmara depremi bu toprakların gördüğü en büyük felaketlerden biriydi. Deprem kuşağında olduğu bilinen Türkiye’de egemenler yine emekçilerin canını hiçe saymıştı. ‘99 depremine kadar irili...
- UİD-DER, 15-16 Haziran Genel Direnişinin 54. yılında adına yaraşır bir anma gerçekleştirmişti. Ben de o salonu dolduran ve yüreği mücadele için atan işçilerle aynı heyecanı yaşamıştım. Etkinlik sonrasında her yaştan UİD-DER’li işçilerin sohbetlerini...
- Bursa’da Gemlik Gübre Sanayi A.Ş’de çalışan 6 işçi DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atıldı. Lastik-İş Sendikası, işverenin işçilerin sendikalı çalışma hakkına saldırarak işçi atmasını ve içeride baskıyı arttırmasını...
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.