Buradasınız
Göçe Davet
Bahçelievler’den bir işçi
Kara Leylek ve çocuk
İnce uzun bacakları bataklıkta, bacakları kadar zarif yeşilin her tonunu yara yara ilerliyordu. Sazlar bataklığa ve yeşile, güneşin kızıla, örgünün saça, annenin evlada yakıştığı kadar yakışıyordu. İnce ve uzun bacaklarıyla leylek yüzlerce kilometre öteden misafir olarak geldiği bu gölün kenarında milyon yılların cömertliğiyle karşılandı, karşılanıyordu… Gün ağardığında karnı tok sırtı pek Kara Leylek, sonbahar göçüne devam ederek, onu bekleyen, ona hazır kardeşlerinin peşi sıra saatte elli kilometre hızla güneye süzülecek… Hadi leylek, hadi kardeş güle güle…
Sarı saçlarının arasındaki siyahlıklarda karanlık kirler besleyen, çıplak ayakları çatlamış esmer bir çocuk herkes vicdanını temizlesin diye ıslak mendil satarken gün ağardı. Leylek bataklıktaki son rızkını gagasını havaya saplarcasına yukarı kaldırıp mideye indirdiğinde çocuk aç karnını doyuracak mendilleri satmaktaydı. Kısa çelimsiz bacakları telaşın, korkunun, uykusuzluğun, sinirin her tonunu yara yara ilerliyordu. Mendil satma işine; balığın karaya, güneşin siyaha, insanın savaşa yakışmadığı kadar yakışmıyordu. Kısa çelimsiz bacakları yüzlerce kilometre öteden sığınmacı olarak geldiği bu şehrin ortasında örgütsüz yığınların yüzlerce yıllık acizliği ile karşılandı. Bolluk içindeki sefaletiyle… Gün karardığında savaşın tüm yükünü sırtında taşıyan Suriyeli, belki de Afgan kim bilir belki de sadece bir çocuk, ona hazır olmayan kardeşlerinin, babasının, anasının sırtında, her tarafı yamalı bir deniz botuyla ve en ucuzundan deniz yelekleriyle başka bir yöne, belki de… Dilim varmıyor ama! Ö-lü-me süzülecek. Saatte bilmem ne kadar hızla. Hadi çocuk hadi, sana da güle güle…
Kara Leylek ve çocuk karşılaştılar soğuk bir sabah. Denizin biriktirdiği kumullarda leylek dinlenirken çocuk ölüyordu. Deniz çocuğu kum sanmıştı. Alıp besleyeceğine bir kum tanesi gibi kıyıya atmıştı. Kara Leylek ve kara leylekler denizi geçtiler. Çocuk ve çocuklar hala oradalar…
Sual
Cenevre’de BM Yüksek Komiserliğinden yapılan yazılı açıklamaya göre 2014’ten günümüze 10 binden fazla mülteci Akdeniz’de boğularak ölmüş. Aylan Kurdî adındaki çocuk bunlardan sadece bir tanesiydi. Savaş ve savaşın getirdiği rezilliklerden kaçan binlerce insan ya ölüyor ya da çok kötü şartlarda yaşıyor.
Nasıl oluyor da bu medeniyetin her şeyini kendi elleriyle, emekleriyle üreten bizler, biz milyonlarca işçi, bir kara leylek sürüsü kadar bile olamıyoruz?
Nasıl oluyor da bizden, bizim sınıfımızdan olanlar, her şeyi biz üretirken aç kalabiliyor?
Nasıl oluyor da her taraf biz işçilerle doluyken işçiler ölüyor, kovuluyor, sefalet içinde yaşıyor?
Hasbıhal
Kardeşler! Nasıl olduğunu biz biliyoruz. Aslında hiç de zor olmayan bir tek cevabı var yukarıdaki soruların: “Çünkü bu düzen bize ait değil.” O kadar! Bu düzen sermayenin, patronların düzeni! Savaş da onların, zulüm de. İşyerlerimizde emeğimizi sömürenler dışarıda da hayatımızı sömürüyor. Kara leylekler koskoca denizi bir araya gelerek geçiyorlar. Biz de aynısını yapmalıyız kardeşlerim. Önce birlik olmalıyız. Sonra bu denizi, bu ölüm denizini geçmeliyiz. Ve hep beraber haykırmalıyız: “Biz sınıf kardeşiyiz; yaşasın işçi sınıfının sınıf kardeşliği.”
80 Yaşında Recep Amca!
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Göçmen Düşmanlığı Kimin İşine Geliyor?
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Hiçbirimiz Yerli Değiliz, Hepimiz Göçmeniz...
- Umut Tekneleri Ölüm Tekneleri Olmaya Devam Ediyor
- Hem Yurtdışına Gitmek İste Hem de Göçmenlere Demediğini Bırakma!
- Genç Bir Göçmen, Eziklik Duygusu ve Yitirilen Vicdanlar!
- Göçmen Kıyımı Bu Kez de Teksas’ta Yaşandı
- Kapitalizmde Güvenli Liman Yoktur!
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- İki Yıl Önce Bugün ve Kapitalizmin Fotoğrafı
- Fas Sınırında İnsanlık Trajedisi: Umut Tekneleri Ne Zaman Kıyıya Varacak?
- Umut Yolculuğu
- Hindistanlı Göçmen İşçilerin Eve Dönüş Mücadelesi
- Yunanistan’da ve Almanya’da Mültecilerle Dayanışma Eylemleri
- Bu Sistem Acı Üretiyor!
- Önyargı ve Suriyeliler Meselesi
- Fakir Baykurt’un Gece Vardiyası; Türk, Alman ve Suriyeli İşçiler
Son Eklenenler
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.