Buradasınız
Hacettepe Hastanesinde Kazanımlarımızın Ardından Baskılar Başladı
Hacettepe Hastanesinden bir grup işçi
Geçtiğimiz haftalarda Hacettepe Hastanesi taşeron işçileri olarak bir buçuk aydır alamadığımız ücretlerimize karşılık üç gün boyunca eylem yapmıştık. Eylem sonunda ücretlerimizin yatmasını sağlamıştık. Eylemden sonra birkaç gün süren bir sessizlik başladı. Sessizliğin ardından yönetim hepimizi tek tek çağırarak yazdıkları tutanaklara savunma istedi. Bu eyleme hazırlanırken böyle saldırılarla karşılaşabileceğimizi biliyorduk ve bu durum bizim için sürpriz olmadı. Yazılan savunmalarda kimi arkadaşımız eyleme katılma nedenini ve haklılığını yazarken, kimi arkadaşımız da özür diledi. Ama büyük çoğunluğumuz ağız birliği yapıp suçlamaları kabul etmediğimizi bildirdik. Bu birliktelik müdürü ve yandaşlarını oldukça sinirlendirdi. Bize “koyun” olduğumuzu söyleyip hepimizin aynı şeyi yazdığını ifade ederek öfkelerini yansıttılar. Ama hepimiz ağız birliği edip elaman dileseydik ve nedamet getirseydik eminiz o zaman bize “koyun gibisiniz, hepiniz aynı şeyi yazmışsınız” demeyeceklerdi ve çok memnun olacaklardı. Onlar da çok iyi biliyor ki bizim yaptığımız sürüye katılmak değil örgütlü hareket etmektir!
Tutanakların ardından rotasyonlar başladı. Zaten zaman zaman rotasyonları yaşıyorduk ama bu sefer yapılan rotasyonun bize geri adım attırmak için yapıldığını çok iyi biliyoruz. Rotasyonların neden yapıldığını sorduğumuzda bunun bir nedeni olmadığını söyleseler de bizler bunun böyle olmadığını biliyoruz. Uzun yıllar boyunca gece çalışıp gündüz ek iş yaptıklarını bildikleri halde bazı arkadaşlarımızın vardiyasını değiştirerek ek iş yapmasına engel oldular. Ya da çocuğuna bakabilmek için vardiyasını ayarlamış arkadaşlarımızın vardiyalarında değişiklik yaparak onları zor durumda bıraktılar. Başka bir saldırı biçimi de, bazı işçileri postalıktan ya da garsonluktan temizliğe geçirmek istemeleri oldu.
Bu eylemi hep birlikte yaptık ve ücretlerimizi almamızın yanı sıra ve daha da önemlisi örgütlü davrandığımızda ne kadar güçlü olduğumuzu görebildik. Yapılan bu baskılar ve saldırılar devam edecek. Yaşadığımız örneklerle gördük ki birlikte hareket edince güçlü olabiliyor ve saldırılara karşı dik durabiliyoruz. Bundan sonra yapılacak saldırıların dozu bizim ne kadar bir arada durabildiğimize bağlı olacaktır. Şimdiye kadar kazandık ama şimdi işverenin bu baskılarına boyun eğer ve örgütlülüğümüzden taviz verirsek kazandığımızdan daha çoğunu kaybederiz. Biz işçiler aylarca maaşımızı vermeyerek bizi konu komşuya, çocuğumuza, eşimize karşı mahcup eden, her türlü tavrıyla bizi insan yerine koymadığını belli eden, “ayağını denk al, gözünün yaşına bakmadan atarım işten, sürünürsün” diye tehdit eden işveren ve işveren vekillerinin bu yaptıklarını yanlarına bırakmayacağız. Ücretlerimizi almak için 3 gün boyunca nasıl korkusuz, nasıl bir arada, nasıl dağ gibi durduysak şimdi bizi bölmeye ve korkutmaya dönük saldırılara karşı daha da birbirine kenetli, daha cesur duracağız. Bunu dost düşman herkes duysun.
Birleşen İşçiler Yenilmezler!
18 Yaşlarında Gelen Ölümler
UPS İşçileriyle Uluslararası Dayanışma
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...