Buradasınız
Hastaneye Gitmek Beş Yıldızlı Otele Gitmekten Daha Pahalı!
Bostancı’dan bir işçi
Yeni yıla girerken her şeye zam yapan hükümet, sağlık hizmetlerine de zam yapmayı unutmadı. Özel hastanelerde daha önce SGK’lı hastalardan alınan yüzde 30’luk fark ücreti bu yıl yapılan zamla birlikte yüzde 70’lere kadar çıkarıldı. Hükümet yaptığı bu zamlı uygulamayla biz işçilere “cebindeki paraya göre hastaneye gidebilirsin!” diyor.
1 Ocak 2010 tarihinden itibaren özel hastanelerde yeni zam uygulaması başlayacak. Bu yeni uygulamaya göre özel hastaneler, verdikleri hizmete göre oteller gibi 1 yıldızdan 5 yıldıza kadar gruplandırılacaklar. Bu gruplandırmaya göre de SGK’lı hastalardan yüzde 30’dan başlayarak yüzde 70’e varan fark ücreti alınacak. Örneğin, A grubundaki hastaneye giden bir hasta, bin liralık tedavi ücreti için daha önce 300 lira öderken 1 Ocaktan itibaren 700 lira ödeyecek. Hükümet bu uygulamayla biz işçi ve emekçilerin özel hastanelerden yararlanmasını imkânsızlaştırıyor. Özel hastaneye gitmek zorunda kalan bir işçi, maaşını kat be kat aşan tedavi masrafları ödemek zorunda bırakılıyor.
“Herkese hızlı, etkin, kaliteli sağlık hizmeti”, “SGK kuyrukları bitecek”, “her aileye bir doktor”, “herkes tüm hastanelerden sağlık hizmeti alabilecek” diyen AKP hükümetinin yalanları bir bir ortaya çıkıyor. “Sağlıkta dönüşüm projesi” adı altındaki saldırı yasasıyla, değil tüm hastanelerden ücretsiz yararlanmak, cebimizdeki son kuruşu da hastanelere veriyoruz. Muayene ücreti, katkı payı derken şimdi de özel hastanelerdeki fark ücretinin zamlanması, “paran kadar sağlık ” politikasının açıkça göstergesidir.
Parası olan istediği özel hastanede rahatça tedavi olurken, parası olmayan ölüme mahkûm ediliyor. Oysa herkes eşit, kaliteli ve ücretsiz sağlık hakkına sahip olmalıdır. Bu hakkı bize çok gören sermaye sınıfına karşı örgütlenip mücadele etmeliyiz.
Mücadeleyi Örgütleyelim!
Yürüdük Yüreğimizle Haykırarak
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...