Buradasınız
İşyeri sorunları
UİD-DER üyesi bir tekstil işçisi
Ben bir tekstil işçisiyim. Sizlerle işyerinde yaşadığımız sorunları paylaşmak istiyorum. Aslında biz işçilerin yaşadığı sorunlar her işyerinde ortalama aynıdır. Şu an çalıştığım tekstil fabrikası 130 kişilik. Ben ütücü olduğum ve çok terleyip sıvı kaybettiğim için çok su içerim. Ama işyerinde su sorunu var. Su dolabına su koymadıkları için birkaç kere tuvaletin musluğundan su içmek zorunda kaldım. Durumu müdüre söylediğimde tamam dediği halde, su ya akşama doğru getirildi ya da ertesi gün geldi. Oysa müşteriler geldiğinde işyerinin çalışma koşullarının ne kadar uygun olduğundan söz ediyorlar. Bir başka sorunumuz ise ücretler. Ücretler, yapılan işe göre değişiyor. Ütücü, paketçi, kontrolcü farklı ücretler alıyor. Asgari ücretin altında çalışan da var, asgari ücret alan ve biraz üstünde alan da var. Ama aslında herkes her işi yapıyor. Örneğin kontrolcü ya da ütücü işini bitirdiğinde pakete geçip oradaki işlerin bitirilmesi için çalışıyor. İşler bitmediğindeyse zorunlu mesaiye bırakılıyoruz ve ücretlerimiz en az %50 fazla olması gereken fazla mesai ücreti üzerinden değil normal çalışma ücreti üzerinden ödeniyor. Bir de sigorta sorunumuz var. Bir işçi arkadaşımız bundan 6 ay önce işe başladı. Sigortasını hemen yapacaklarını söyleyip evraklarını almışlar ama sigortası hâlâ yapılmamış. Oysa iş yasasına göre bir işçi işe girdiği günden itibaren sigortası yapılmak zorundadır. Yine yasalarda mesailer yılda 270 saati geçemez ve işçinin rızası alınmalıdır der. Yani burjuvazi kendi koyduğu yasalara bile uymuyor. Bunun karşısında biz işçiler bütün bu haksızlıklara karşı mücadele etmeliyiz. Ama bu mücadeleyi bireysel olarak değil, tüm işçiler birleşerek ve bilinçlenerek vermeliyiz.
Bitmeyen Kavga
- “MasterChef” Erman Yemeğini Neden Yapamadı?
- Protesto Saygısızlık mıdır Demokratik Hak mı?
- Yeşim’in Annesine Yaşatılanlar…
- Kartal ve Tavuk Hikâyesi
- Zam İsterken Nelere Dikkat Etmelisiniz?
- Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
- Biz Mücadele Ettikçe Güzel Olacak Her Şey
- UİD-DER’le Tanışmak
- Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde Yaşanan Sorunlar
- “Zincir Marketi Zincirine Bağladık”
- “Patronların Değil Abi, İşçilerin Grev Günlüğü Bu!”
- Patronlar mı Değişti, Yoksa İşçiler mi?
- Örgütlenen İşçinin Değişimi
- Patronun Ayak Oyunu Küflü Pasta
- Çocuklarımızın Haklarına Sahip Çıkalım
- Anne-Babalar ve Sınıf Atlayamayan Çocukları
- “Sarı Baret” Direncimize Direnç Kattı
- Ekmeğin Kokusu, Kömürün Karası…
- Külkedisi Ölürken
- Tek Başına Hiçbir Şeyi Değiştiremezsin!
Son Eklenenler
- Onlar komşumuz, iş arkadaşımız. Aynı mahallede, aynı sokakta yaşıyoruz; aynı işyerlerinde çalışıyoruz. Ama kim olduklarının, adlarının, geçmişlerinin bir önemi yok. Onlar mülteci, onlar göçmen… Türkiye’de Suriyeliler, Afganlar”, Amerika’da “...
- Son dönemde dünya genelinde internet ve sosyal medyada yoğun rağbet gören bir teori var, karınca teorisi. Bu teorinin ne kadar bilimsel olduğu tartışmalıdır ama anlatı siyasal ve toplumsal alanla kesiştiği için ilgi görmektedir. Anlatı şöyle: “Gidin...
- En yakın akrabalardan işyerlerimizdeki işçi arkadaşlarımıza dek çevremizdeki insanların sözlerine kulak verdiğimizde, deryada yaşayıp deryadan bihaber olduklarını anlarız. Sıcağı sıcağına canlarını yakan ekmek fiyatının iki katına çıkmasını bile...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, işverenden ücretlerinin iyileştirilmesini talep etmiş fakat işveren bu talebi geri çevirerek...
- İstanbul Tuzla’da faaliyet gösteren ETF Tekstil fabrikasının patronu fabrikayı kapatacağını duyurup ilk etapta 30 işçiyi işten atmış işçilere ihbar tazminatını ödemeyeceğini, kıdem tazminatının ise yüzde 70’ini ödeyeceğini duyurmuştu. İşçiler işten...
- Türkiye’de neredeyse yüzde 200’e varan enflasyon ücretleri her geçen gün eritirken işçilerin tepkisi de giderek artıyor. Her gün bir fabrikada, şantiyede, lojistik deposunda işçilerin mücadelesi başlıyor.
- Çalıştığım işyerinde arkadaşım Erman abi, televizyon kanallarının popüler yarışması MasterChef’de yapılan bir yemeği çok beğenmiş, çay molasında ballandıra ballandıra anlatıyordu. 350 gram dana bonfile, dana füme, 300 gram kestane mantarı, tereyağı...
- “Bir zaman makinesi olsa ve mesela üç yüz yıl öncesine gidebilsek bugünün dünyasından çok farklı bir dünya ile karşılaşırdık.” Böyle başlıyordu İşçi Dayanışması’nın bir önceki sayısında Emekçi Kadın köşemiz. Gelin geçmişe yolculuğumuzu sürdürelim....
- Eşe dosta selam. İnandığım doğruların adamı oldum, böyle yaşadım karınca kararınca. Bu doğruların savaşını daha çok sanatımda yapmaya çalıştım. Kursağıma hakkım olmayan bir tek kuruş dahi girmemiştir.” Böyle diyordu işçi sınıfının yazarlarından...
- Düzce’de bulunan Standart Profil fabrikasında çalışan Petrol-İş üyesi işçiler, artan enflasyon karşısında aldıkları ücretin her geçen gün erimesi sebebiyle, ücretlerinin iyileştirilmesini talep ettiler. Ancak Standart Profil yönetimi işçilerin bu...
- 1980’lerde İngiltere’de kadın bir başbakan iktidardaydı, adı da Margaret Thatcher’dı. Bu kadın başbakan emekten, işçiden, toplumdan yana ne varsa ona düşmandı. İngiltere’deki işçiler ona “süt hırsızı” derlerdi. Çünkü daha henüz Eğitim ve Bilim...
- Bir yere baktığımızda gördüklerimize bir daha dönüp bakarsanız mutlaka dikkatinizi çeken bir şey vardır. Ben de bir yere baktım ve dikkatimi bir manzara çekti. Bu manzaranın iki ayrı hikâyesi var. Burası benim ikamet ettiğim mahalledir. Kocaman olan...
- İnsanlık tarihi yüz binlerce yıl öncesine uzanıyor. Bu tarih içinde kısacık bir zaman dilimine yayılan ve birkaç yüzyıllık ömrü olan kapitalist sömürü düzeni, insanlık tarihinin en kanlı dönemini temsil ediyor. Yaşanan iki dünya savaşı, bugün içinde...