Buradasınız
İşçilerin Sordukları/3

15 yıl boyunca çalışmış ve 3600 gün prim ödemiş işçi kıdem tazminatını isteyerek işten ayrılabilir mi?
Sigorta başlangıcı 8 Eylül 1999 tarihinden önce olan işçiler, 15 yıl çalışmış ve 3600 gün prim ödemişlerse, son çalıştıkları işyerinden kıdem tazminatını alıp işten ayrılabilirler. İşçinin, değişik işyerlerinde çalışmış olması bu hakkını ortadan kaldırmaz. İşçi, Sosyal Güvenlik Kurumu Müdürlüğü’ne dilekçe ile başvurarak kıdem tazminatını alma işlemini başlatır. Sosyal Güvenlik Kurumundan düzenlenecek belge ile işten ayrılma dilekçesinin patrona birlikte verilmesi gerekir. Bunu talep eden işçi, son çalıştığı işyerinde hak ettiği kıdem tazminatını alabilir. Ancak son çalıştığı işyerinde en az 1 yıl çalışmış olması gerekir. Kıdem tazminatının ödenmemesi durumunda ise mahkemeye başvurularak dava açılabilir.
15 yıl çalışmış ve 3600 gün sigorta primi ödemiş işçi kaç yaşında emekli olabilir?
Son yıllarda yapılan yasal düzenlemeler işçilerin emekli olmasını zorlaştırmaktadır. 15 yıl çalışmış, 3600 gün prim ödemiş işçilerin, eskisinden farklı olarak, emekli olabilmesi için bir de yaş şartını yerine getirmiş olmaları gerekiyor. Örneğin 15 yıl çalışmış, 3600 prim gününü doldurmuş ve işten ayrılan kadın işçilerin, 2011 yılından sonra 58 yaşını; erkek işçilerin de 2011 ilâ 2014 yılları arasında 59 yaşını beklemeleri gerekiyor. 2014’ten sonra bu haktan yararlanmak isteyen erkek işçilerde ise 60 yaş şartı aranacak.
Evlenen işçi evlilik nedeniyle işten ayrılıp kıdem tazminatı alabilir mi?
Yalnızca kadın işçiler, evlendikleri günden sonraki 1 yıl içinde isterlerse işten ayrılabilir ve kıdem tazminatlarını alabilirler. Ancak bu durumda ihbar tazminatına hak kazanamazlar.
İhbar tazminatı nedir?
İş Kanununa göre, patron işçiyi işten çıkaracağını yasada belirtilen sürelere uyarak bildirmek zorundadır. Bu süreye ihbar süresi denir. İhbarın kelime anlamı “bildirmek,” “haber vermek”tir. İhbar süreleri 4857 Sayılı İş Kanunun 17. maddesiyle belirlenmiştir. İşverenin bu sürelere uymaması durumunda, işçi ihbar tazminatı almaya hak kazanır. İhbar tazminatı işçinin ihbar süresine denk gelen brüt ücretidir. Yasada belirtilen ihbar süreleri şöyledir:
Çalışma süresi 6 aydan az olan işçi için 2 hafta,
Çalışma süresi 6 aydan 1,5 yıla kadar olan işçi için 4 hafta,
Çalışma süresi 1,5 yıldan 3 yıla kadar olan işçi için 6 hafta,
Çalışma süresi 3 yıldan fazla olan işçi için 8 hafta.
Patron, ya ihbar sürelerine uymalı ve bu sürede yeni iş aramamız için yasada belirtilen şekilde izin vermeli ya da bu sürelere ilişkin ücretimizi ödemelidir. Bu süreler toplu iş sözleşmeleriyle arttırılabilir. Atlanmaması gereken önemli husus, patron iş sözleşmesinde deneme süresini belirtmemişse, işçi bir gün bile çalışsa 2 haftalık ihbar tazminatını hak eder. Deneme süresi belirtilmiş iş sözleşmelerinde, deneme süresi içinde işten atılan işçi için patronun ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü yoktur.
İhbar süresi içinde patron işçiye iş arama izni vermek zorunda mıdır?
İş yasasının 27. maddesine göre patron işçiye ihbar süresi içinde yeni iş arama izni vermek zorundadır. İş arama izni, iş saatleri içerisinde günde iki saatten az olamaz. İşçi bu süreyi isterse toplu olarak da kullanabilir. Bu dönem içerisinde işçinin ücreti kesilemez. Patron iş arama izninde işçiyi çalıştırırsa, bu sürelerin ücretini %100 zamlı olarak ödemek zorundadır.
Köle İbrahim Tuhaf Konuşuyor Sahnede
Grev Yasakları Devam Ediyor!
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- İzmir Kemalpaşa’da grevde olan Petrol-İş üyesi Temel Conta işçileri, patronun grev kırıcılığını tespit ettirmek için açtıkları davanın duruşması öncesi Bayraklı Adliyesi Ek Binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdiler. İstanbul Şişli Belediyesi...
- İnsanların kardeşçe yaşayacağı bir dünya özleyen, böyle bir dünyayı kurabilecek tek güç olan örgütlü işçi sınıfının mücadelesine inanan, o mücadelede yer alan nice şair, yazar, sanatçı var. Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal bu sanatçılardan ikisidir....
- Tuzla’da bulunan Reckitt Benckiser’de Petrol-İş Sendikasında örgütlü işçiler 27 Mayısta greve çıktılar. Bizler de UİD-DER’li işçiler olarak grevci işçileri mücadelelerinde yalnız bırakmıyoruz. Grevlerinin 17. gününde işçi kardeşlerimizi tekrar...
- İsrail devleti Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik bir soykırım gerçekleştiriyor. Egemenler kimi zaman bu katliamı sözde kınadıklarını belirtseler de İsrail’le her türlü ekonomik ve politik ilişkiyi sürdürmeye devam ediyorlar. Egemenlerin...
- ABD Başkanı Trump, göçmen karşıtı politikalarını sürdüyor. Göçmenleri hedef alarak açık bir savaş ilan eden Trump’ın ABD’sinde, göçmen işçi ve öğrencilerin vizeleri iptal ediliyor, göçmen işçiler tutuklanıyor ve sınır dışı ediliyorlar. ABD’li...
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi bundan tam 55 yıl önce bu topraklardaki işçi sınıfının tarihine altın harflerle yazıldı. O tarihten bu yana örgütlü işçi sınıfı bu iki günü anarak yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. 15-16 Haziran, örgütlü işçi...
- 12 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından 2002 yılında Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü ilan edildi. Ne yazık ki o zamandan bu zamana çocuk işçiliğin azalması bir yana, 1800’lü yıllara benzer koşullar yaratıldı. Patronlar için tatlı kârlar...
- KESK Ankara Şubeler Platformu ve emekten yana siyasi partiler 11 Haziranda, ABD Büyükelçiliği önünde siyonist İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırımı, Türkiye limanlarından İsrail’e askeri malzeme taşınmasını, Gazze’ye insani malzeme...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, 29 Mayısta greve çıkmıştı. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası üyesi işçiler, Türk-İş’e bağlı Belediye-İş sendikası üyeleriyle aynı işi...
- Yaşamın hangi alanına bakarsak bakalım, her başarının ancak büyük emekler vererek, sabırla çalışarak elde edildiğini görürüz. Henüz ilk denemede iyi sonuçlar elde etmek, hedefe ulaşmak mümkün değildir. Özellikle toplumsal alanda hiçbir değişim bir...
- Kültür Radyo Televizyon (KRT) çalışanları, düşük ücret dayatması, aylardır maaşlarının, yemek haklarının ödenmemesi, ağır çalışma koşulları, artan iş yükü ve baskıya karşı iş bırakma eylemlerini sürdürüyor. 4 Hazirandan bu yana iş görmekten kaçınma...
- İngiltere hükümeti işçi haklarına yönelik saldırılarını arttırdı. 7 Haziranda başkent Londra’da bir araya gelen işçiler, öğrenciler, sendikalar ve kampanya grupları, hükümetin kemer sıkma ve savaş politikalarını protesto etti. “Savaşa Değil Emekçiye...
- Bir sabah uyandığımızda tekerleğin icadı sonrası hayatımıza giren tüm icatlar ortadan kalkmış, unutulmuş olsa ne olurdu? Şöyle bir düşünelim; tekerlek icat edilmeseydi çark olmazdı, çark olmasaydı değirmen olmazdı. Ne üretim ne ulaşım gelişirdi....