Buradasınız
İşçilerin Sordukları/40

AKP hükümeti işçileri yakından ilgilendiren iki önemli konuda değişiklik yaptı: Geçerli olan işkollarının sayısını azalttı, ağır ve tehlikeli işkollarının kapsamını daralttı.
Yıpranma payı işçiler için ne anlama geliyor?
Yıpranma payı, ağır ve tehlikeli işlerde çalışan işçilere, diğer sektörlere nazaran daha fazla güç gerektiren işlerde çalışmalarından dolayı verilen bir haktır. Örneğin maden işçileri yerin altında, kömür tozunun içinde ve hayati riski yüksek işte çalıştıkları için yıpranma oranları diğer işçilere göre çok daha fazladır. Bu nedenle bu işkolunda çalışan işçiler erken emeklilik hakkına sahipler. Bu hak son derece normal bir uygulamadır. Fakat AKP hükümetinin 2008’de çıkardığı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (GSS) yasasıyla erken emeklilikten yararlanabilenlerin kapsamı daraltıldı. Yıpranma payının adı yasada “fiili hizmet süresi zammı” olarak değiştirildi.
“Fiili hizmet süresi zammı” olan işkolları, bu yasanın 40. maddesinde düzenlendi. Şu an 15 meslekte fiili hizmet süresi zammı uygulanmaktadır. Bunlar arasında çimento, alüminyum fabrikaları, döküm fabrikaları, demir ve çelik fabrikaları, asit üretimi yapan fabrika ve atölyeleri, itfaiye var. Bu kapsamdaki işçiler, çalıştıkları her yıl için yasada belirtilen tabloda mesleğine göre 60, 90 ve 180 gün ilave yıpranma payı alırlar. Daha önce gemi hizmetlerinde çalışan gemi adamları, gemi ateşleyicileri ve kömürcüleri, deri işçileri, sağlık çalışanları (hemşireler, röntgenciler), PTT postacıları AKP hükümetinin getirdiği yasayla kapsam dışına itildiler
Ağır ve tehlikeli işler yönetmeliği kötüleştirildi!
Sermayenin emrindeki AKP hükümeti, 2010’da Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliği’nde düzenlemeye giderek 40 işkolunu ağır ve tehlikeli olmaktan çıkardı ve normal işkolu haline getirdi. Sonra da bu yönetmeliği 2013’te yürürlükten kaldırdı. Bu yönetmelikte 153 işkolu veya meslek ağır ve tehlikeli kapsamında değerlendiriliyordu. Yönetmelik, ağır ve tehlikeli işkollarında özellikle kadın ve genç işçilerin çalıştırılma şartlarını düzenliyordu. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle ağır ve tehlikeli işkolları yönetmeliği kaldırıldı; işkolları az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli olarak yasa çerçevesinde yeniden belirlendi. Bu yeni belirlemeye göre ağır ve tehlikeli işkolları kapsamındaki birçok işkolu kapsam dışında kaldı. Örneğin havaalanlarında uçuşa hazırlık işleri, sünger avcılığı, radyoloji makinelerinde çalışan işçiler ağır ve tehlikeli işkolu kapsamından çıkartıldı.
Kadın ve genç işçiler mağdur ediliyor!
Aynı zamanda kadın ve genç işçileri çalıştırma koşulları da değiştirildi. Kaldırılan yönetmelikte kadın işçilerin ay hali günlerinde ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmayacağı yer alıyordu. Kadın işçiler ay hallerinde 5 gün izin kullanma hakkına sahiptiler. Kadın işçilerin çoğunlukla çalıştırıldığı iplik, dokuma ve giyim sanayii işkolunda ve hava alanında çalışan kadınların ay hali hakları yapılan değişiklikle kaldırılmış oldu.
Yine yapılan başka bir düzenlemeyle ağır ve tehlikeli işlerde çalışma yaşı, 16’yaşını doldurmuş çocukları kapsayacak şekilde indirildi. Düzenleme ile 16 yaşını doldurmuş çocukların artık ağır işlerde çalıştırılması yasal hale getirildi. Çocuk ve Gençlerin Çalışma Usulleri Yönetmeliğinde bulunan “çocuk ve genç işçilerin çalıştırılamayacakları işler” başlıklı liste kaldırıldı. Böylelikle çocuk ve genç işçilerin ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılmasını yasaklayan en önemli madde kaldırılmış oldu. Bunun yerine listeye “16 yaşını doldurmuş fakat 18 yaşını bitirmemiş genç işçilerin çalıştırılabilecekleri işler” listesi eklendi. Bu listede kiremit, tuğla ve ateş tuğlası işleri ile parafin ve plastik imalatı, selüloz üretimi ve benzeri işler var.
Patronlar ağır ve tehlikeli işler yönetmeliğini bir külfet olarak görüyorlar. Oysa ağır ve tehlikeli işlerde çalışan işçilerin maruz kaldıkları riskler ve yıpranma durumları göz önüne alınarak, farklı kuralların uygulanması gerekiyor. Kademeli olarak daha erken emekli olma, emeklilik prim gün sayısına yıpranma payının eklenmesi, daha yüksek miktarda sigorta primi ödenmesi, periyodik muayene ve günlük çalışma sürelerinin daha az olması gibi haklarımızı ancak örgütlü mücadeleyle iyileştirebilir ve koruyabiliriz.
- Doğa, İnsan ve Kapitalizm
- İnsan, Kent, Kültür, Tarih: İnsanlık Betonla Kalkınamaz!
- Değişmeyen Kirli Oyun: Ezilenleri Birbirine Kırdırmak!
- Emekçi Dayanışmasını Güçlendirelim!
- Emekçilerin Kader Planı!
- Bir Fotoğraf Karesinin Düşündürdükleri
- “Asrın Felaketi” mi, Asrın Kötülüğü mü?
- Emekçi Kadınlar: Şimdi Dayanışma Zamanı!
- Silkinip Ayağa Kalkmak Zorundayız!
- İşçi Dayanışması 179. Sayı Çıktı!
- İşçi Sınıfının Zincirleri ve Potansiyeli
- Garp Cephesinde Değişen Ne?
- İnsan Ne, Bencil Olan Kim?
- Bugün Herkes Dünyanın Döndüğünde Hemfikir Ama…
- Ücretler Artarsa Enflasyon Artar!
- Değişimi Asıl Yaratacak Olan Biziz!
- İşçi Dayanışması 178. Sayı Çıktı!
- Sözcüklerin Anlamı: Kimin Düşüncesi, Kimin Penceresi?
- Sınıflar, Siyaset ve Genel Oy Hakkı
- İşçi Anne Babalar Çocuklarını Nasıl Yetiştirmeli?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Tıpkı depremden önce olduğu gibi depremden sonra da devlet yetkilileri sorumluluklarından kaçmaya devam ediyorlar. Hatta umursamazlıkta adeta birbirleriyle yarış halindeler! İlk imdada koşanın devlet olmasını bekleyen depremzedeler hayal kırıklığına...
- Depremzede emekçiler bu kış günlerinde sıcak bir yuvadan yoksunlar. Çoğunun giyecek doğru düzgün bir kıyafeti ya da belki sarılacak bir battaniyesi yok. Çocukların ayaklarında ayakkabıları yok. Kimisi sıcak bir çorbadan yoksun. Deprem bölgesinde...
- DİSK/Birleşik Metal-İş Sendikası tarafından Cengiz Holding binası önünde direnişçi işçilerle birlikte kitlesel bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Satera Elektrik işçilerine direnişteki Mata işçileri ile MKS işçileri de destek verdi. Eyleme DİSK’...
- İran’da kız çocuklarının eğitim gördüğü okullarda 30 Kasım 2022 tarihinden beri zehirlenme vakaları görülüyor. İlk olarak Şiilerin kutsal saydığı Kum kentinde bulunan Kum Kız Sanat Okulunda görülen zehirlenme vakası, kısa sürede diğer okullarda da...
- Depremin üzerinden haftalar geçti ama ihmaller, keyfi tutumlar, umursamazlık, akıl almaz söylemler depremin sonuçlarını felakete çevirdi. Erdoğan depremin üçüncü gününde deprem bölgesine korumalarının da içinde bulunduğu upuzun bir konvoyla gitti. O...
- Belediye-İş üyesi Avcılar Belediye işçileri İstanbul Avcılar Havuz meydanında basın açıklaması gerçekleştirdiler. Eyleme Belediye-İş Sendikasından şube yöneticileri ve temsilciler, demokratik kitle örgütleri, emekten yana partiler ve UİD-DER katıldı.
- Fransa’da Macron hükümetinin emeklilik hakkına yönelik saldırısı işçi sınıfını bir kez daha ayağa kaldırdı. Hükümet emeklilik yaşını 62’den 64’e çıkarmak istedi ancak işçi sınıfı bu saldırıya grevlerle, milyonları bulan protesto gösterileriyle...
- Emek ve Özgürlük İttifakı, Ankara’da düzenlediği basın toplantısıyla 14 Mayısta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair kararını açıkladı. “Ülkede demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin, toplumsal adaletin gerçekleşmesi için yoksulluğa,...
- Türkiye, tarihinin en büyük depremini yaşadı ve iktidar yine sınıfta kaldı. Yıkılan 11 şehre ve enkaz altında kalan insanlara günlerce yardım elini uzatmadı devlet. Ama sürekli televizyonlarda “müdahale ettik, herkese ulaştık” diye reklam yaptılar....
- Yer bilimciler 6 Şubat’ta yaşanan Maraş merkezli deprem öncesinde açıklamalar yapıyor, uyarıyor ve gerekli önlemlerin alınması için çağrıda bulunuyorlardı. Bu çağrılara kulak tıkayan ve tek bir önlem almayan iktidar, depremin sonuçlarının felakete...
- 15 Martta İngiltere’de 700 bine yakın işçi greve çıktı. İngiltere bir kez daha işçi sınıfının gücüne tanıklık etti. Hükümetin “Bahar Dönemi” bütçesini açıkladığı güne denk getirilen grev, işçi sınıfının sermaye sınıfına ve hükümete karşı kararlı...
- Marmara fayı yakınındaki bölgelerde riskli evlerde milyonlarca insan oturuyor. Bu insanların çok büyük bir kısmının güvenilir bölgelere taşınacak ne paraları ne de imkânları var. Milyonlarca emekçinin hayatı risk altında... Bu insanlar kendi...
- Birleşik Metal-İş Sendikası İstanbul 1 No’lu Şube, 19 Martta 8. Olağan Genel Kurulunu gerçekleştirdi. Classes Butik Otel’de yapılan kurulda söz alan Şube Başkanı Özcan Atmaca, Mata işçilerinin direnişini selamlayarak konuşmasına başladı. “Mata bizim...