Buradasınız
İşçilerin Sordukları / 33
Grev hakkı nedir?
Grev, işçilerin haklarını alabilmek için toplu bir şekilde üretimi durdurmalarına denir. Grev işçiler için anayasal bir haktır ve bu hak anayasanın 54. maddesinde yer almaktadır. İşçiler çalışma koşullarını değiştirmek için grev yapabildikleri gibi, hükümetin çıkarmak istediği saldırı yasalarına karşı da grev yapabilir ve anti-demokratik yasalara karşı çıkabilirler. İşçiler greve bir işyerinde, işkolunda ya da ülke çapında da çıkabilirler. Bu işçilerin birliğine ve örgütlü gücüne bağlıdır.
Grev yasakları nelerdir?
İşçilerin bir araya gelip haklarını aramaması için hükümet, patronların isteği doğrultusunda birçok sektörde grevi yasaklamıştır. Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre can ve mal kurtarma işlerinde, cenaze ve tekfin işlerinde; su, elektrik, havagazı, kömür, tabii gaz ve petrol sondajı, üretimi, tasfiyesi ve dağıtımı işlerinde, banka ve noterlik hizmetlerinde, kamu kuruluşlarınca yürütülen itfaiye, temizlik işleri ile şehir içi deniz, kara ve demiryolu ve diğer raylı toplu ulaştırma hizmetlerinde grev yapılamaz. Hükümet, patronların emri doğrultusunda birçok sektörde grevi yasaklarken, aynı zamanda genel grevi, dayanışma grevini ve siyasal grevi de yasaklamaktadır. Böylece işçilerin birbirleriyle dayanışma göstermelerinin ve toplu bir şekilde greve çıkarak güçlerini ortaya koymalarının önüne geçilmek istenmektedir. İşçiler yasakları ancak mücadeleyle aşabilirler. Geçmişte mücadeleci işçiler Kavel grevi ile grevi meşru bir hak haline getirmiş, yaptıkları grevlerle patronları korkudan titretmiş ve haklarını kabul ettirmişlerdi. Onların verdiği mücadele bugün de biz işçilere yol göstermelidir.
Grev ertelemesi nedir?
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 63. maddesi, “Karar verilmiş veya başlanmış olan kanuni bir grev veya lokavt genel sağlığı veya millî güvenliği bozucu nitelikte ise Bakanlar Kurulu bu uyuşmazlıkta grev ve lokavtı 60 gün süre ile erteleyebilir” demektedir. Patronlar şimdiye kadar cam, maden, lastik vb. işçilerinin grevlerini bu maddeyi gerekçe göstererek erteleme adı altında yasaklattılar. Hükümet yasaları patronlar lehine işletirken, işçilerin yasal haklarına ise el koymaktadır. Son olarak metal işçilerinin yürüttüğü grev “milli güvenliği” tehdit ediyor denilerek yasaklandı. 29 Ocakta 22 fabrikada düşük ücret ve üç yıllık toplu sözleşme dayatmasına karşı Birleşik Metal-İş üyesi 15 bin metal işçisi greve çıkmıştı. İşçilerin bu grevi karşısında MESS patronları ve hükümet çareyi grevi yasaklamakta buldu. İşçilerin gücünden korkan AKP ve MESS, yasaklarla işçileri durduracaklarını sanıyorlar.
Grev oylaması nedir ve nasıl yapılır?
Grev kararının işyerinde ilan edilmesini takip eden 6 işgünü içinde, çalışanların dörtte birinin imzasıyla grev oylaması talep edilebilir. Talep, işyerinin bağlı bulunduğu İŞKUR İl Müdürlüğü’ne yapılır. Gizli oy, açık sayım şeklinde yapılan oylamada her iki tarafın da gözlemcileri bulunur. Grev oylamasına taraflar 3 işgünü içinde itiraz edebilir. İtiraz 3 işgünü içinde sonuçlanır. Oylamaya katılanların yarısından bir fazlası “hayır” derse grev düşer, “evet” çıkarsa grev kararı devam eder. Oylamada “hayır” çıkarsa sendikanın iki seçeneği vardır: Birincisi 6 işgünü içinde sözleşmenin Yüksek Hakem Kurulu’na gönderilmesidir. İkincisi grev uygulamasına kadar geçen süre zarfında patronla anlaşarak sözleşmeyi imzalamasıdır. Herhangi biri yapılmadığında sendikanın yetkisi düşer.
Sendikalar ve Toplu Sözleşme Kanunuyla, grev oylamasında, bir önceki kanunda yer alan “işyerinde çalışan işçilerin salt çoğunluğu ile karar verilmesi” ifadesi, “grev oylamasına katılan işçilerin salt çoğunluğu” ifadesiyle değiştirilmişti. Birçok işyerinde patronlar, sendikasız işçilerden toplanan imzalarla grevin durdurulması için grev oylaması yaptırırken, sendikalı işçilerin grev oylamasına katılımları da tehdit ve baskıyla engellenmektedir. Örneğin 29 Ocakta Birleşik Metal-İş üyesi işçilerin greve çıkmalarını engellemek için MESS patronları, sendika üyesi olmayan “kapsam dışı” çalışanlardan alınan imzalarla grev oylaması yaptırmışlardı. Ama işçiler oylamada “evet” diyerek greve çıktılar.
Yeni Bir Dünya Kuracağız
Hiçbir Ana Çocuğuna Hasret Kalmasın
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
- Büyüyen Yoksulluk ve Sosyal Yardımlar
- Rakamların Ardına Gizlenen Gerçekler
- Sermayenin ve İktidarın Saldırılarını Püskürtmek İçin 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim
- İşçi Dayanışması 192. Sayı Çıktı!
- Bumerang Geri Döner!
- Engelli Koşu ve Örgütlülük
- “İş Barışı” mı Hak Arayışı mı?
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Yoksulluk Azaldı mı?
- Sermayenin Saldırılarına Karşı Birliğimizi Örgütleyelim!
- İşçi Dayanışması 191. Sayı Çıktı!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Sağlığımızı Mucizelerle Değil Birliğimizle Koruyabiliriz
- Koca Yusuf’tan Köroğlu’na, Onlardan Bize Kalan
- MESS Sözleşmesinden Çıkardığımız Bir Ders Var
- Patron Haklı mı?
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...