Buradasınız
Merdiven Altı Çalışma ve Suriyeli Emekçiler
Tuzla’dan bir kadın işçi

İşyerimiz bir süre malzeme tedarik edemediğini söyleyerek tatil verdi. Maaşlarımız da geç yatırılınca iş arkadaşlarımdan birkaçının sigortasız ek işe başladığını öğrendim. Bir arkadaşım “Evime yakın bir yerde bir dükkânda, parça başı ücret alıyorum. Boş durmayayım, ne yapalım, en azından sigara paramı çıkartıyorum. İstersen sen de gel” dedi. Ben de günlük harçlığım çıksın diye eşlik ettim.
Bir binanın girişinde bir dükkân, 10 kadın var içerde. Önlerine koydukları tekstil ürünlerinin dikiş çapaklarını temizliyorlar. 100 adet parça 10 TL. Sigorta yok. Suriye’den göç eden kadınlar da parça başı iş alıp evlerinde çalışıyorlar. Çoğu kadın da dükkâna gelmese de evinde yapıyor aynı işi. Koşulları görüp, ücreti öğrendiğimde bir hayli sinirlendim. Çok düşük bir ücrete tekstil fabrikasında üretilen gömleğin dikiş yerlerindeki kalan iplikleri temizliyorsun ve bir hayli vakit alıyor. Sağlıksız koşullarda, kadınlar bir parça daha yapmak için saatlerce çırpınıyor. Biraz soruşturduktan sonra bu tekstil ürünlerinin 400’e yakın işçinin çalıştığı bir tekstil fabrikasından geldiğini öğrendim. Patron kârına kâr katmak için sigortasız, servis ve yemek derdi olmaksızın çok düşük ücretlere çalıştırıyor.
Çalışırken fırsat buldukça sohbet de ediyoruz tabi. Biraz zaman geçtikten sonra Suriyeli bir kadın daha geldi. Elindeki torbaları içeri bıraktı. Temizlediği ürünleri sayacak kadar Türkçe biliyor. Tekrar ürün istedi, torbaları verdiler ve kadını yolladılar. Karşımda oturan kadın “bu Suriyeliler yüzünden millet işsiz kalıyor” dedi. “Nasıl yani” diye sormaktan kendimi alamadım. “Bunlar hastanelerde bile bizden önce muayene oluyorlar” dedi. Ben de doğal bir şekilde “Allah Allah, ben hastanede Suriyeli kadınlarla beraber sıradaydım ama benden çok sonra girdiler. Yani sırası neyse onu beklediler” dedim. “Yok, vallahi bizden iyiler” dedi. “Yoksulu bizim gibi yoksul, üstelik çok daha kötü koşullarda çalışıyor ve yaşıyorlar, zengin olanını da biz görmüyoruz zaten” dedim. Aynı kadın Suriyeli kadınlar için öfkeyle “Açlıktan nerdeyse köşedeki bakkalın koynuna girecekler, hiç utanmıyorlar. Çocukları da bakkaldan neler çalıyormuş, bir de hırsızlık yapıyorlar” dedi. Öfkemi kontrol etmeye çalışarak, “Bu durumdan utanması gereken varsa o da onları bu duruma düşürenlerdir, bir de onlara yardım elini uzatmayan, dayanışmayan biz kadınlarız. Hangi kadın bir paket makarna için böyle bir duruma düşmek ister? Nasıl bir yoksulluğa sürüklendiğini, çaresizliğini anlamak gerek. Öfken bu kadının yoksulluğunu fırsata çeviren sapık bakkala değil de, Suriyeli kadına mı? Az önce durumlarının iyi olduğunu söylüyordun şimdi ise açlıktan hırsızlık yaptıklarını söylüyorsun. Seninle beraber burada bu tekstil parçalarını temizleyip, o da senin gibi evini geçindirmeye çalışıyor, nasıl senden durumu daha iyi olabilir ki?” diye sordum.
Biraz olsun kafasında bir soru işareti yaratmaya, Suriyeli de olsak, Türkiyeli de aynı safta, işçilerin emekçilerin safında olduğumuzu anlatmaya çalıştım. Söylediklerinin hiç biri kendi fikirleri değildi. Egemenlerin asıl düşmanı görmesinler diye emekçilere dayattıkları fikirlerdi. Sabah 9’dan akşam 8’e kadar bu merdiven altı atölyede sigortasız, güvencesiz, hiç değmeyecek bir ücrete çalıştırıyorlar kadınları. Üstelik Türk, Kürt, Arap demeden… Asıl suçlu, kadınları merdiven altı bir dükkânda, düşük ücrete güvencesiz çalıştıran patronlardır. İşçileri açılığın, yoksulluğun pençesine iten patronlar sınıfının kâr hırsıdır.
Asıl düşman Suriyeli emekçi kardeşlerimiz değil, açgözlü patronlar sınıfı ve yaşam alanlarını savaş cehennemine çeviren, onları evlerinden, yurtlarından süren devletlerin tepesindeki egemenlerdir. Bunu, günü geldiğinde, diğer işçiler de fark edecekler.
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Göçmenlerin Sağlığa Erişim Hakkı Yok Ediliyor!
- Türkiye’deki Suriyeliler ve Almanya’daki Türkiyeliler
- Göçmen Düşmanlığı Kimin İşine Geliyor?
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Hiçbirimiz Yerli Değiliz, Hepimiz Göçmeniz...
- Umut Tekneleri Ölüm Tekneleri Olmaya Devam Ediyor
- Hem Yurtdışına Gitmek İste Hem de Göçmenlere Demediğini Bırakma!
- Genç Bir Göçmen, Eziklik Duygusu ve Yitirilen Vicdanlar!
- Göçmen Kıyımı Bu Kez de Teksas’ta Yaşandı
- Kapitalizmde Güvenli Liman Yoktur!
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- İki Yıl Önce Bugün ve Kapitalizmin Fotoğrafı
- Fas Sınırında İnsanlık Trajedisi: Umut Tekneleri Ne Zaman Kıyıya Varacak?
- Umut Yolculuğu
- Hindistanlı Göçmen İşçilerin Eve Dönüş Mücadelesi
- Yunanistan’da ve Almanya’da Mültecilerle Dayanışma Eylemleri
- Bu Sistem Acı Üretiyor!
- Önyargı ve Suriyeliler Meselesi
- Fakir Baykurt’un Gece Vardiyası; Türk, Alman ve Suriyeli İşçiler
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...