Buradasınız
İş Hayatı, Sosyal Hayat ve Yabancılaşma
Ankara’dan matbaa-yayın işçileri
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
İş yaşamının başladığı ilk yıllarda enerjimiz yüksektir. Her yere ve her işe yetişebileceğimizi düşünürüz. Genç işçiler olarak, kariyer, terfi edebilme, yüksek gelir, iyi bir gelecek gibi hedeflerimiz vardır ve bütün enerjimizi bu hedeflerimizi gerçekleştirmek uğruna harcarız. Zamanımızın büyük kısmını iş hayatımız alır.
Fakat uzayan iş saatleri hayat algımızı değiştiriyor. Çok çalışmaktan, işimizde kullandığımız araçlardan bağımsızlaşamaz hale geliyoruz. Patronların sürekli acil olan ve bitmeyen işleri, bizi sosyal hayattan kopararak bönleştiriyor. Bizler giderek sosyal hayattan kopup bireyselleşirken, varlığımız artık patronların daha çok kazanmasına hizmet eder hale geliyor. Mevcut koşullarda ne uygun görülmüşse kabul eden, var olanla yetinen ve bu doğrultuda hayatını sürdüren işçiler oluyoruz. Varlığımız, patronların varlığına armağan olsun diye durmadan canhıraş çalışıyor, patronların en çok sevdiği işçi modeli oluyoruz.
Bir eşyanın boş düşüyle yaşar hale geliyoruz ve sahip olmaya çalıştıklarımız sonunda bize sahip oluyor. Bunun sonucu olarak insani değerlerimizi de kaybediyoruz. Sıkıntılarımızı, dertlerimizi paylaşacağımız insanların sayısı giderek azalıyor. Arkadaşlarımızla, komşularımızla selamlaşmıyor, günaydın bile demiyoruz. Kendimize, kitap okumaya, sinemaya gitmeye, ailemize ayıracak zamanımız yok! Artık hayat bizim için işten ibarettir ve eve git işe gel şeklinde bir kısır döngü halindedir. Kalabalık çalışma ortamlarında, giderek yalnızlaşıp yabancılaşıyoruz. Makinelerin parçası haline geliyoruz.
Bu yabancılaşma sürecini; uzayan iş saatleri, düşük ücretler, taşeronlaştırma, vardiyalı çalışma, ağır iş yükü, aşırı sorumluluk, ekonomik zorluklar, işini kaybetme korkusu gibi birçok faktör besliyor.
Biz işçiler, kölece çalışma koşullarına boyun eğmek zorunda değiliz. Hayatın sadece çalışmaktan ibaret olmadığını görmeliyiz. Bunu görmenin yolu örgütlenmekten ve mücadele etmekten geçiyor. Birleşen ve hakları için mücadele eden işçiler yeniden doğmuş gibi olurlar.
Yaşasın İşçilerin Örgütlü Mücadelesi!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.