Buradasınız
Eğitimde Yeni Dönem!
Zeytinburnu’ndan bir işçi-öğrenci

Daha okullar açılmadan, işçi ailelerini ve çocukları bir telaş aldı. Çünkü okulların açılması demek işçi ailelerine ekstra mali yük demek. Güya parasız olan devlet okullarının ailelerden zorla aldığı paralar yetmezmiş gibi, kontenjan sıkıntısı bahane edilerek özel okullara yönlendirmeler yüzünden de işçi aileleri, karşılamaları mümkün olmayan mali sıkıntılarla karşı karşıyalar.
Neredeyse her semtte bir devlet bir de özel okul var. Dershanelerin özel okullara dönüştürüleceğinin açıklanmasıyla özel okul sayısı iyice artmış görünüyor. Son günlerde puan sistemli özel okullara teşvik programları açıklayan MEB de, işçi çocuklarının da özel okula gidip bu hizmet almasını salık veriyor. Yani işçi ailelerinin “yolunmasının” önünü açıyor.
Puan tabanlı bu programın ana teması şu; gelir tablosunda hangi grupta iseniz ona göre özel okul fiyatlarında indirim yapılıyor. Ama bu indirimden yararlanmak için de gelir testine tabi tutuluyorsunuz. Kaliteli eğitimi devlet okullarında veremediklerini, özel okulların bunu sağlayacağını söylüyerek sizi özel okullara yönlendiriyorlar. Ama ambardaki buğday kışı geçiremeyecek kadar azdır işçide. Teşvik primleri, asgari ücretle çalışan bir işçinin çocuklarını değil özel okula, devlet okullarına göndermeye bile yetmezken, işçinin çocuğunu özel okula göndermesi bekleniyor.
Kapitalist eğitim sisteminin yarattığı koşullar ortadadır. Eğitimde reform adı altında ticari eğitim yaygınlaştırılırken, öğrenciler de sürekli bir yarışa tabi tutulup hayatlarının bu uğurda tükenmesine sebep olunuyor. Kapitalizm, en güzel duyguları bile yozlaştırdığı bu çağda, bizlerin çocukluğumuzu yaşamamıza izin vermiyor. Ama bu gidişata dur demeliyiz! Çocukların din, ırk ve coğrafya ayrımı olmadan güldüğü bir dünya için örgütlenip birlikte kuralım o geleceğin “Altın Çağını”, yani sosyalizmi!
Zengin Olan Neden “Şehit” Olmaz?
Metal Sürecinden Doğru Dersler Çıkarmak
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Sermaye sınıfı, burjuvazi, sağıyla soluyla, iktidarıyla muhalefetiyle bir bütündür ve yoksul halka, işçi sınıfına düşmandır. Ancak bu utanmaz sınıf ve politikacıları, bizleri kandırmak için yapmadıklarını bırakmazlar....
- Türk Tabipleri Birliği (TTB), 25 Şubatta “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün, Başka Bir Hekimlik Ortamı Mümkün!” diyerek İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüş başlattı. İstanbul Kadıköy’de bir basın açıklaması yaparak yürüyüşlerini başlatan hekimler,...
- İstanbul Beşiktaş Belediyesi ve Seyhan Belediyesi işçileri ücret gaspına karşı 24 Şubatta geciken ödemelerinin yapılması talebiyle iş bıraktı.
- Bugün ilaç yazdırmak için aile hekimime gittim. Ama onu hiç bu kadar üzgün görmemiştim. Normalde güler yüzlü, hastalarına iyi davranan, insani ilişkileri güçlü biriydi. Üzüntüsünün sebebini sorduğumda iç çekerek anlatmaya başladı: “Gerçekten çok...
- Patronlar sınıfının biz işçilere topyekûn savaş açtıkları çok açık şekilde ortadadır. Her fırsatta mikrofonu kapan patronlar ve siyasetçiler büyümekten, gelişmekten, enflasyonun kısa sürede sona ereceğinden bahsediyor. Ancak gerçekler bunun tam...
- İşçi eylemlerinde, grev ve direnişlerde çokça atılan bir slogan vardır: Hak Verilmez Alınır! Bu yalnızca bir slogan değil, işçi sınıfının mücadele tarihinin bir özeti gibidir. Geçmişten bugüne sendikal ve siyasal hakların mücadeleyle kazanıldığını,...
- UİD-DER, 6 ay boyunca haklarını almak için mücadele eden ve sonunda patrona geri adım attıran Polonez işçileri ile birlikte 23 Şubatta etkinlik düzenledi. Çatalca Belediyesi Nazım Özbay Kültür Merkezinde gerçekleştirilen “Polonez İşçileri Diyor ki:...
- Hepsiburada’nın taşımacılık şirketi olan HepsiJET’in İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda çalışan 4 kadın işçi 17 Şubatta depo önünde direnişe başladı. DİSK/Lastik-İş Sendikası, örgütlenme faaliyeti yürüttüğü İstanbul Esenyurt’ta bulunan Huhtamaki...
- İstanbul’da çeşitli sendikalar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen’in 17 Şubatta “çalışma hürriyetinin ihlali” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamasıyla tutuklanmasını ve Antep’te çeşitli fabrikalardan...
- Dünyanın en yüksek sendikalılık oranına sahip ülkelerinden biri olan Finlandiya’da birçok sektörde sendikalar ve işverenler arasındaki toplu sözleşme süreci devam ediyor. Ücret artışları, çalışma saatlerinin düzenlenmesi, sözleşme süreleri gibi...
- Güven kelimesi aslında ne kadar derin bir anlama sahiptir. Güven, bireyler arasındaki ilişkilerin sağlıklı ve sürdürülebilir olmasını sağlayan temel bir unsurdur. Hem bireysel hem de toplumsal düzeyde, güven duygusu yaşamın vazgeçilmezidir....
- Mücadele örgütümüzün yayın organı İşçi Dayanışması’nın 201. sayısının arka kapağında yer alan “Suriyeliler Geri Dönecek mi?” yazısını ben de okudum. Yazıda, “Almanya’ya giden insanların ne kadarı kalıcı olarak Türkiye’ye geri döndü?” diye bir soru...
- Bolu Kartalkaya’daki otel yangınında aralarında otel çalışanlarının ve çok sayıda çocuğun da olduğu, 78 kişi hayatını kaybetti. Sömestr tatili olduğu için ailelerin çocuklarıyla birlikte gittiği otelde toplu bir katliam yaşandı. Akabinde ortaya...