Buradasınız
Birlikte Hareket Eden İşçiler Kazanırlar
Ankara’dan matbaa-yayın işçileri

Biz matbaa-yayın sektöründe çalışan işçileriz. Bu sektörde çalışan işçiler olarak birçok sıkıntı yaşıyoruz ve çok dağınık haldeyiz. Herhangi bir sendikamız yok. Çoğu zaman işyerlerimizde hak mücadelemizi bireysel yürütmek zorunda kalıyoruz. Her geçen gün patronlar haklarımızı elimizden alıyorlar.
Kısa süre öncesine kadar her işyerinde oluğu gibi bizim de çalışma koşullarımız çok ağırdı. Mesai saatlerimiz uzun, yemeklerimiz iyi çıkmıyor ve sigortamız asgari ücret üzerinden yatırılıyordu. Koşullarımız böyleyken patron bizden yeni sezona projelerle girileceğini, iş hacminin çok artacağını söyleyerek daha fazla çalışmamızı ve mesaiye kalmamızı istiyordu. Örgütsüz olan işçiler ise tüm bu dayatmalara karşı seslerini çıkaramadan ömürlerinden oluyorlardı.
Fakat bizim işyerimizde patron bir şeyi hesaba katmamıştı. O da UİD-DER’de örgütlü işçilerin işyerimizdeki varlığıydı. Mücadele örgütümüz UİD-DER’in verdiği özgüven ve bilinçle sorunlarımıza karşı işçi kardeşlerimizi bir araya getirebildik. Öğle aralarında taleplerimize ilişkin çeşitli sohbetler yaptık. Çalışma koşullarımızı nasıl iyileştireceğimizi ve işçi için en önemli taleplerden biri olan sigorta primlerimizin aldığımız ücret üzerinden yatırılması gerektiğini konuştuk. Belirli zaman aralıklarında bu sorunlarımızı sık sık gündeme aldık ve konuşmalar yaptık. Ağız birliği sağlandıktan sonra uygun zamanın gelmesini bekledik.
Birkaç gün sonra şirket müdürünü yayın odasına çağırarak isteklerimizin olduğunu belirttik. Mesai saatlerimizin düzenlenmesini, Cumartesi gününün tam gün tatil edilmesini, yemeklerimizin iyileştirilmesini ve sigortamızın aldığımız maaş üzerinden yatırılmasını istedik.
İşyerimizde sorunlarımızla ilgili patronla bir toplantı yapıldı ve talep ettiklerimizin birçoğunu kazanımla sonuçlandırdık.
Kazanımlarımız sırasıyla şöyle;
- Sigorta primlerimiz aldığımız ücret üzerinden yatırılmaya başlandı.
- Cumartesi günü tam tatil yapılmadı fakat 17.00 olan çıkış saatimiz 15.00’e çekildi.
- Karbonhidrat ağırlıklı yemek listemiz yeniden düzenlendi. Bizim yaptığımız liste kabul edildi.
- Uzak bölgelerden gelen arkadaşlarımıza mesai başlama saatlerine gecikmeleri halinde toleranslar tanındı.
- İsteyen arkadaşımız özel işleri için her ay hafta içi yarım gün izin kullanabilecek. Ve bu süre yıllık izinden kesilmeyecek ya da ücretsiz izin sayılmayacak. Mazeret izni olacak.
Matbaa-yayın işçileri olarak birlikte verdiğimiz mücadeleyle elde ettiğimiz haklarımızın mutluluğunu yaşıyoruz.
Biz UİD-DER’li işçiler olarak sınıf mücadelesinin önemini biliyoruz ve arkadaşlarımızı UİD-DER çatısı altında örgütlenmeye çağırıyoruz. İşçi kardeşlerimize ısrarla şunu söylemeyi kendimize görev sayıyoruz; Mücadele örgütümüz UİD-DER işçilere cesaret verir, korkularından arındırır.
Yaşasın İşçilerin Birliği! Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...