Buradasınız
Patronlar Fırsat Bu Fırsat Deyip Saldırmaya Devam Ediyorlar
Sefaköy’den bir işçi
Geçtiğimiz günlerde biraz zamanım vardı. İşsiz olan bir arkadaşımla Kıraç fabrikalar bölgesinde biraz iş aradık. İrili ufaklı yüzlerce fabrika var ama hemen hemen hiçbiri işçi almıyor. Birkaç tanesinde iş ilanı gördük, vasıfsız elamanlar aranıyor diye. Bu ilan bir matbaaya aitti. Hemen gidip işçi alınıyor mu diye sorduk. İlk soru “nerede oturuyorsunuz” oldu. Altınşehir ve Esenler diye cevapladık. “Oralara servisimiz vardı ama kaldırdık, artık yakın mahallelerden işçi alıyoruz” dendi.
Biraz ileride bir ayakkabı fabrikasında ilan gördük. Oraya da gidip hemen sorduk, işçi alınıyor mu diye. Sorumuza aldığımız cevaplar şaşırtıcıydı. Evet oturduğumuz yerlere servis vardı var olmasına ama olmayan da birçok şey vardı. Bunlar işçi değil köle arıyorlar sanki. Çalışma saatleri 8:30-18:30’du. Cumartesi zorunlu çalışma vardı ve fazla mesai ücreti ödenmiyordu. Dahası var, bir hafta ücretsiz deneme süresi ve eğer bir haftanın sonunda seni beğenirlerse işe alacaklar işe alırlarsa da 6 ay sonra sigorta yapacaklar. Hepsine eyvallah dedik ve peki ne kadar ücret veriyorsunuz diye sorduk. Asgari ücret dendi. Oradan da ayrıldık. İlerlerken bir iş ilanı daha gördük. Bir metal fabrikası. Oraya da görüşmek için gittik. Günlük çalışma 10 saatin üzerinde, cumartesi günü normal çalışma (fazla mesai ücreti yok) ve asgari ücret. Form doldurduk ve hep alışılmış söz: “Biz size haber veririz.”
Ya bu nasıl iştir arkadaş? Bunlar gerçekten de Başbakanı dinleyip krizi fırsata çeviriyorlar. Ağzımıza gelen küfürleri ardı ardına savurduk arkadaşımla konuşurken. Kuşkusuz küfür etmek çözüm değil ama o an kendini biraz rahatlatmak için iyi bir yöntem.
Esenyurt, Kıraç ve Hadımköy bölgesinde patronlar öyle örgütlü ki, neredeyse bütün fabrikalarda ağız birliği etmişçesine asgari ücret uygulanıyor ve çalışma şartları çok kötü. Ama biz işçilerin ise hiçbir örgütlülüğü maalesef yok. Bu durumdan kaynaklı patronlar saldırdıkça saldırıyor. Onlar kriz koşullarını fırsata çeviriyorlar. Ya BİZ! Kötü çalışma koşullarını ve ücretli kölelik düzenini değiştirmek için ne yapıyoruz?
Kriz Hâlâ mı “Teğet” Geçiyor?
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...
- Geçenlerde işe giderken serviste yine hayat pahalılığından, geçinememekten sohbet açıldı. Bir arkadaşım Türkiye’de milyonlarca göçmen olduğunu söyleyerek şöyle dedi: “6 milyon Suriyeli varsa bu her gün 6 milyon ekmek çıkması anlamına gelir. Ya da 6...
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...