Buradasınız
Rajapaksa Hanedanlığı Yıkıldı Ama Daha Fazlası Gerek!

Hindistan’ın güneydoğu ucunda, haritada bir gözyaşı damlası gibi görünen bir ada ülkesi Sri Lanka. 22 milyon nüfuslu bu ülkede işçi sınıfı ve emekçi halk Mart ayında bir isyan başlattı. Emekçiler geçmişte “Raja” yani kral dedikleri ve sınırsız destek verdikleri Mahinda Rajapaksa’nın başbakan, kardeşi Gotabaya’nın devlet başkanı olduğu tek aile iktidarını yıktılar. Başkanlık sarayını ele geçirip bu zaferlerini coşkuyla kutladılar. Rajapaksa ailesinin tüm üyeleri devlet yönetiminden istifa edip ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Peki, ne oldu da işçi ve emekçiler korku duvarlarını aşıp ilahlaştırdıkları Rajapaksa ailesinin hanedanlığını devirdiler?
Sri Lanka’da farklı etnik ve dini kökenlere sahip halklar yıllarca barış içinde yaşadılar. Siyasal bağımsızlığın kazanıldığı 1950’lerden sonra, iktidarı Sinhala etnik kökenine ait olan egemenler ele geçirdi. Kendi çıkarlarını egemen kılmak için diğer etnik grupları yok saymaya ve Sinhala milliyetçiliğini kışkırtmaya başladılar. Ülkenin gerçek sahipleri olduklarını iddia edip Müslüman ve Hıristiyan azınlıkları yok saydılar; Hindu inancına sahip olan Tamil halkını aşağılayıp şeytanlaştırdılar, halkları birbirine düşman ettiler. Sinhala egemenler yıllarca yapay kutuplaştırmanın ekmeğini yediler. Ülkeyi gönüllerince sömürüp yağmaladılar. Yoksul halkların sırtından kendilerine lüks ve şatafatlı hayatlar kurdular.
Kurdukları saltanatı gözlerden saklamak için emekçilerin ilgisini başka noktalara çektiler. Sri Lanka egemenlerinin uyguladığı dışlayıcı politikaya Tamiller isyan etti ve başlayan çatışmalar 1983’te bir iç savaş boyutuna yükseldi. Rajapaksa ailesi iktidara yükselirken ve iktidarını sürdürürken halklar arasına ekilen bu nefretin ekmeğini doya doya yedi! Demokratik hak ve özgürlük talep eden, kendi dillerini konuşup inançlarını yaşamak isteyen Tamilleri düşman ilan etti. Güya Tamiller ülke ekonomisinin gelişmesini istemiyordu ve bölücüydüler! 2009 yılına gelindiğinde Rajapaksa yönetimi “terörle mücadele” adı altında mazlum Tamil halkını kırımdan geçirdi; çoluk çocuk demeden 40 binden fazla Tamil’i öldürdü, onbinlercesini de sürdü. Irkçılık ve milliyetçilik zehriyle vicdansızlaştırdığı Sinhala halkının bu katliama destek vermesini sağladılar. Öyle ki bir anda Rajapaksalar ülkenin kurtarıcısı ve kahramanı katına yükselmişti!
Rajapaksalar Tamil sorununu çözdüklerini, ülkeye “barış ve huzur” getirdiklerini propaganda ediyorlardı. Ancak halk huzura kavuşmak bir tarafa yıllar içinde açlığa sürüklendi. Rajapaksa ailesine dayalı yönetim, hızla kendisini olağanüstü yetkilerle donattı; anayasayı istediği gibi yeniden düzenledi. Öyle ki devlet başkanı Mahinda Rajapaksa, aynı anda birçok bakanlığı yönetiyordu. Böylece bu ailenin fertleri devlet kaynaklarını sınırsızca yağmalamaya başladılar, rüşvet ve yolsuzlukla daha da zenginleştiler. Devlet kaynaklarını kendilerine aktarmak için “çılgın inşaat projeleri” geliştirdiler ve bu çılgınlığa karşı çıkanlara vatan haini damgası yapıştırdılar. Rajapaksa ailesi ile onların etrafındaki sermayedarlar, devlet üst bürokrasisi ve din adamları zenginliklerine zenginlik katarken halkın sefaleti büyüdükçe büyüdü. Ülke borç batağına, hatta iflasa sürüklendi. Çok tanıdık, öyle değil mi?
Başta gıda olmak üzere temel tüketim mallarında ciddi boyutlara varan kıtlık ortaya çıktı ve sonunda halkın sabrı taştı. Emekçiler Sinhala, Tamil, Müslüman ayrımı yapmadan hep birlikte meydanlara döküldüler. Başkanlık sarayının düşmesinin ardından Rajapaksa ailesi ülkeyi terk etti, devlet başkanı Gotabaya bir gemiyle kaçtı! Emekçiler işsizlik ve yoksulluk sorununun çözülmesini, yolsuzluk ve yağmanın önlenmesini, demokratik hakları güvence altına alan bir anayasa yapılmasını talep ediyorlar. Ne var ki kapitalist düzende bu istekler kalıcı olarak hayata geçirilemez! İşsizlik, yoksulluk, yolsuzluk sorunu ancak kapitalist sömürü düzeni yıkılırsa çözüme kavuşur. Demokratik haklar ise ancak işçi demokrasisiyle güvence altına alınabilir. Sri Lankalı emekçiler iktidarı devirdiler ancak henüz kendi iktidarlarını kurabilecek bir örgütlülüğe sahip değiller. Fakat ne olursa olsun, bir gün mutlaka tüm sorunların çözümü için bir devrim gerektiğini kavrayıp harekete geçecekler!
Modern Sirk Evimizde, Cebimizde!
Tarihten Bir Yaprak: 1974 Gıslaved Grevi
- İran’da İsyan, Hoy’da Deprem: Molla Rejimi Yıkılmalı!
- İngiltere’de 500 Bin İşçi Grevde!
- Fransa’da Milyonlar Ayakta!
- Peru: Emekçilerin İsyanı Büyüyor!
- Venezuela: İşçiler Sefalet Koşullarını Kabul Etmiyor
- Fransa: Fırın İşçileri Artan Enerji Fiyatlarına Karşı Sokaklarda!
- Milyonlar İsyanda, Milyonlar Meydanlarda!
- Perulu Emekçilerin Mücadelesi Sürüyor!
- İngiltere İşçi Sınıfı Yeni Yıla Yeni Grev Dalgasıyla Girdi
- 2023’e Girerken İşçi Sınıfının İsyan Fırtınası Sürüyor
- Partido Manggagawa: Filipinler’de İşçi Sınıfına Saldırılar Artıyor!
- Belçika’da Yoksullaşmaya Karşı Grev
- Atina’da Öğretmenler: Eğitime Daha Fazla Bütçe!
- İngiltere’de Hemşirelerden Tarihi Grev
- İngiltere’de Grevler Yayılıyor: Sermaye Hükümeti Panikte!
- Peru’da Emekçiler Kongre Darbesine Karşı Ayakta!
- Moğolistan’da Yolsuzluğa Karşı Protesto
- İngiltere’de Posta İşçilerinin Grevleri Devam Ediyor
- İtalya’da Emekçiler Haykırdı: “Silahları Bırakın, Ücretleri Artırın!”
- Kaliforniya Üniversitesinde Kısmi Anlaşma Sağlandı, Grev Devam Ediyor
- Bugün Herkes Dünyanın Döndüğünde Hemfikir Ama…
- Ücretler Artarsa Enflasyon Artar!
- Değişimi Asıl Yaratacak Olan Biziz!
- İşçi Dayanışması 178. Sayı Çıktı!
- Sözcüklerin Anlamı: Kimin Düşüncesi, Kimin Penceresi?
- Sınıflar, Siyaset ve Genel Oy Hakkı
- İşçi Anne Babalar Çocuklarını Nasıl Yetiştirmeli?
- Beklemek Fayda Etmez, Godot Gelmeyecek!
- Enflasyon, Asgari Ücret ve İktidarın “Baz Etkisi” Oyunu!
- Tek Tek İşçiler ve İşçi Sınıfı
- 2023’e Girerken İşçi Sınıfının İsyan Fırtınası Sürüyor
- 2023’e Girerken 2022’den Çıkan Dersler
- İşçi Sınıfı Kitlesel Grev ve İsyanlarla Kapitalizme Hayır Diyor!
- İşçi Dayanışması 177. Sayı Çıktı!
- Karasabandan Cep Telefonuna!
- Başarının Sırrı ve Sömürüsüz Topluma Giden Yol!
- Esirler Dünyası Uyanmalı!
- Nasıl Bir Kutuplaşma?
- Sonunda Dedikleri Oldu: İşte “Büyük Türkiye”!
- İşçi Sınıfının Çocukları ve Anaları: Dün Başardılar Bugün de Başarabilirler!
- Sözcüklerin Anlamı: Kimin Düşüncesi, Kimin Penceresi?
- Sınıflar, Siyaset ve Genel Oy Hakkı
- İşçi Anne Babalar Çocuklarını Nasıl Yetiştirmeli?
- Beklemek Fayda Etmez, Godot Gelmeyecek!
- Enflasyon, Asgari Ücret ve İktidarın “Baz Etkisi” Oyunu!
- Tek Tek İşçiler ve İşçi Sınıfı
- İşçi Sınıfı Kitlesel Grev ve İsyanlarla Kapitalizme Hayır Diyor!
- Karasabandan Cep Telefonuna!
- Başarının Sırrı ve Sömürüsüz Topluma Giden Yol!
- Esirler Dünyası Uyanmalı!
- Nasıl Bir Kutuplaşma?
- Sonunda Dedikleri Oldu: İşte “Büyük Türkiye”!
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa Burjuva Tuzakları Aşabilir!
- Bir Kapının Eşiğinde: Anahtar mısın, Kilit mi?
- Genç Kuşakları Çürüten Kapitalizme Karşı Mücadeleye!
- Asıl Dert “Aileyi Korumak” mı?
- İnsanlığın Düşmanları ve İnsanlığın Umudu
- Sermaye Sınıfına Haddini Bildirecek Olan Örgütlü İşçi Sınıfıdır!
- İnsanlığın Yeni Bir Dönüşüme İhtiyacı Var!
- Yoksullukla Nasıl Mücadele Edilir?
Son Eklenenler
- Kocaeli Başiskele’de bulunan Kartonsan fabrikasında işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine 22 Aralıkta greve çıktı. Selüloz-İş üyesi işçiler, ücretlerine gerçek enflasyon oranında zam yapılmasını, çalışma koşullarının...
- 29 Ocakta İran’ın Batı Azerbaycan eyaletine bağlı Hoy kentinde 5,8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Kışın en soğuk günlerinde, gece 21.44’te meydana gelen depremde en az 3 kişi öldü, 122 kişi yaralandı, çok sayıda ev hasar gördü. Hoy halkı...
- Toplumda çoğunluğun doğru kabul ettiği fikirleri sorgulamak, yanlışları görmek, bunları dile getirmek kolay değildir. Kolay olan herkesin söylediğini söylemek, herkesin yaptığını yapmaktır; çünkü bu çaba sarf etmeyi gerektirmez ve “zararsızdır.”...
- 31 Ocak 2008’de İstanbul Davutpaşa’da kaçak bir maytap atölyesinde meydana gelen patlamada 20’si işçi 21 kişi ölmüş 100’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliamın 15. yıl dönümünün Anayasa Mahkemesi kararıyla tekrar görülen davanın 2. duruşmasının...
- Bizler İşçi Dayanışması gazetesi okuru bir grup petrokimya işçisiyiz. Geçtiğimiz günlerde bir araya geldik ve “Artık Yeter! Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı” kampanyamızın bildirisini okuduk. Hayat pahalılığı, sosyal hayattan kopma ve baskılar...
- Sendikaların araştırmalar sonucunda açıkladıkları rakamlara göre yoksulluk sınırı 27 bin liranın üzerine çıktı. Türkiye’de bu miktarın üzerinde bir ücrete çalışan işçi sayısı neredeyse parmakla sayılacak kadar azdır. Yani Türkiye’de işçiler...
- Binlerce demiryolu işçisi, 300 bin öğretmen, 70 bin üniversite çalışanı, 100 bin kamu işçisi, 2 bin otobüs şoförü… Bugün İngiltere’de farklı sektörlerden 500 bin işçi grevde. İşçiler mücadelelerini birleştirdiler, grevlerini ortaklaştırdılar ve hep...
- Fransa işçi sınıfı 10 gün arayla 2. kez genel greve gitti. Macron hükümetinin emeklilik yaşını yükseltmek istemesine karşı 31 Ocakta 2,8 milyon işçi bir kez daha meydanları doldurdu. Ülkedeki 8 sendikanın çağrısıyla; Paris, Nice, Toulouse, Lille,...
- İstanbul Esenyurt’ta bulunan LCW’nin deposunda çalışan ve Kod-46 ile işten atılan 14 işçinin 10 Ocakta başlayan mücadelesi kazanımla sonuçlandı. British American Tobacco işçileri greve çıkma kararı aldı. 2022’nin Ağustos ayından bu yana sendikal...
- 2022 sonlarına doğru fırınlarda ekmeğin fiyatı 5 liraydı. İzmir Büyükşehir Belediyesinin Kent Ekmek fiyatı ise 3 liraydı. Kent Ekmek fiyatı artık 4 liraya çıkartılmış oldu. Yani ekmeğe yüzde 33 zam bindirilmiş oldu. Ekonomik kriz yukarıya doğru...
- Türkiye’de hızla yükselen enflasyon karşısında emekçilerin alım gücü iyice eridi. TÜİK’in resmi enflasyonu ile gerçek enflasyon arasında uçurum olduğu için ve ücret artışları resmi enflasyon veri alınarak yapıldığı için, yapılan zamlar reel...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu TÜPRAŞ grubunda yaklaşık 5 bin işçi, “geçinemiyoruz” diyerek ek zam taleplerinin karşılanması için eylem başlattı. Kocaeli, İzmir Aliağa, Kırıkkale ve Batman rafinerilerinde çalışan işçiler, geçtiğimiz Çarşamba...
- DİSK’in eski Genel Sekreteri ve Maden-İş’in Kemal Türkler’den sonraki Genel Başkanı Mehmet Karaca dün akşam saatlerinde hayatını kaybetti. Karaca, 1969 yılında Otosan’da çalışırken Maden-İş’in örgütlenme faaliyetini yürütmüş, baş temsilcilik yapmış...