Buradasınız
Sağlıkçılar Alkış Değil, İş Güvenliği İstiyor!
İstanbul’dan bir sağlık işçisi
Geçtiğimiz günlerde iktidarın çağrısıyla üç gün, saat 21.00’da insanlar balkonlara, pencerelere çıkıp sağlıkçılara destek alkışında bulundular. Tabii ki insanların birçoğu iyi niyetle bunu yaptı, sözümüz onlara değil. Fakat iktidar sahiplerinin niyetlerinin iyi olduğunu düşünmüyorum. Ben özel bir hastanede çalışan bir sağlık işçisiyim. Aynı zamanda hastanede çalışan diğer kadın arkadaşlarımla beraber yaşıyorum. Koronavirüs ile birlikte hastanedeki tüm bölümlerden birer ikişer arkadaşımızı zorunlu yıllık izne çıkardılar. Birkaç haftaya da sıranın bize geleceğini söylediler. Fakat şehir dışına çıkmanın yasak olduğunu söylediler, vaka sayısı arttığında herkesi geri çağıracakları konusunda bizleri tek tek uyardılar. Bunun sebebi de “neden bu dönemde zorla izne çıkıyoruz” dememize engel olmaktı. Bu durum kimi arkadaşlarımın “işten çıkarmazlar baksana ihtiyaçları var bize, memleketlere bile göndermiyorlar” diye düşünmesine sebep oldu. Fakat hasta olanın gelmediğini, bu durumdan da kazanamadıklarını zaten günler öncesinden konuşuyorlardı. Hatta aylar öncesinden hastanenin kriz nedeniyle küçülmeye gideceği, kitlesel işten atmalar yaşanacağı dedikoduları yayılıyordu. Fakat şimdi kimi arkadaşlarımız karşı karşıya kaldığımız saldırının büyüklüğünü göremiyor ve “bizi koronavirüsünden korumaya çalışıyorlar” diye düşünüyor. Arkadaşlarla evde oturup bunu tartıştık.
Hepimiz sağlıkçıyız aynı hastaneden çıkıp aynı eve giriyoruz. Şu an birkaçımız çalışıyor, diğerleri de yıllık izindeler. Peki, hepimizin yıllık izinleri bittiğinde hastane yönetimi ne yapacak? Bunun kokusu çoktan çıktı; ÜCRETSİZ İZİNLER! Tabi devamı da belli sayıda çalışanın işten çıkarılması… Bunu bütün çalışanlar olarak görebiliyoruz. İzinlerin bizi korumak adına da dinlendirmek adına da verilmediğinin farkındayız.
Türkiye’nin koronavirüse karşı amansız bir mücadele yürüttüğü açıklamasını yapıyor iktidar. Ama hangi mücadele? Bu işin içinde olan biz sağlık işçileri bir mücadele göremiyoruz. Hastanelerde ne maske kaldı ne de dezenfektan! Koruyucu maske (N95), tulum, gözlük zaten yok. Aynı bez maske ile 48 saat çalışan arkadaşlarımız var. Tek yaptıkları koronavirüs şüphesiyle gelen hastaya “şüpheli” olduğunu söylemek…
Şimdi biz soruyoruz. Sağlıkçıları destekleyen, alkışlatan iktidar sahipleri; sağlıkçıların ücretsiz izinlerini, işten çıkarılmalarını mı kutluyor? Geçtiğimiz aylarda sağlıkçılar darp edilirken, haksız yere işten atılırken destekleri neredeydi? Şimdi özel hastanelerin, çalışanlara verdiği üç kuruşu geri almasını, maaşsız ve aç bir ay geçirmesini, iş güvenliği önlemlerinin alınmadığı koşullarda çalıştırılmasını mı alkışlatıyorsunuz?
Emekçi dostlarım, işçi kardeşlerim, hangi sektörde olursak olalım hepimiz bu dönemde aynı sorunlarla karşı karşıyayız. Emekçinin, işsizin boğazından ne geçeceği, nasıl korunacağı umurlarında değil, iktidarın! Biz sağlıkçılar olarak moral, destek alkışı değil gerekli önlemlerin alınmasını istiyoruz. İşten atmaların ve ücretsiz izinlerin yasaklanmasını istiyoruz. Sağlıklı yaşam ve çalışma koşulları istiyoruz. Hastalar ve çalışanlar olarak gerekli tüm malzemenin karşılanmasını, önlemlerin alınmasını bekliyoruz. Sağlık işçisi arkadaşlar, alkışla gaza gelip gerçekleri görmezden gelemeyiz. İş güvencemiz ve güvenliğimiz için sağlık hakkımız için birleşmeliyiz. Tüm sektörlerden işçi ve emekçi arkadaşlarım bu zor koşullara rağmen örgütlenmekten, birlik olmaktan başka ilacımız yok. Bu günlerin üstesinden ancak örgütlülüğümüzle gelebiliriz. BİRLEŞEN İŞÇİLER YENİLMEZ!
Salgınların Nedeni Kapitalizmdir!
Asıl Örgütsüz Olmak Öldürür!
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...