Buradasınız
Türkiye’nin İşçi Hakları Karnesi: AKP-Sermaye El Ele
Bursa’da başlayıp birçok kente yayılan metal direnişleri, Türk Metal’in baskı ve dayatmalarına karşı işçilerde yıllardır biriken öfkenin bir sonucudur. Birçok büyük fabrikada işçiler Türk Metal’i sırtlarından attılar, yeni temsilcilerinin tanınması ve kimsenin işten çıkarılmaması talepleriyle üretimi durdurdular. Patronların verdiği sözler üzerine işçilerin eylemleri sona erdi. Ancak patronlar sözlerinde durmadılar ve fabrikaların çoğunda yüzlerce işçiyi işten çıkarmaya giriştiler. İşçiler anayasal bir hak olan sendika seçme özgürlüğünü kullanmak istedikleri için baskılara, saldırılara maruz kalıyorlar.
Türkiye’de işçiler benzer hak ihlalleriyle çok sık karşılaşıyorlar. İşçi hakları sermaye hükümeti tarafından her fırsatta kırpılıyor. Gelişmiş ülkelerde, Ortadoğu ülkelerinde, Asya’da, Afrika’da ve dünyanın genelinde işçi sınıfı benzer hak ihlallerine maruz kalıyor. Ve bu ihlaller her geçen gün artıyor. Uluslararası İşçi Sendikaları Konfederasyonu (ITUC), 141 ülkede işçi haklarına yönelik hak ihlallerini gözler önüne seren bir rapor yayınladı. “Küresel İşçi Hakları Endeksi” adlı raporda, ülkeler, sendikal, haklarına yönelik ihlallere, sendikacılara ve mücadele eden işçilere yönelik saldırılara göre değerlendirildi.
141 ülke işçi hakları bakımından en iyiden en kötüye doğru 5 kategoriye ayrıldı. İşçi haklarının en iyi durumda olduğu birkaç ülkede bile, ekonomik kriz gerekçesiyle hak gasplarının giderek arttığına dikkat çekiliyor.
Rapor Türkiye’yi en kötü durumdaki ülkelerin yer aldığı beşinci kategoride, yani “hakların garantisinin bulunmadığı ülkeler” arasında gösteriyor. Türkiye, işçiye verilen değer bakımından Cezayir, Bangladeş, Mısır, İran, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerle aynı basamağı paylaşıyor. Raporda çeşitli ülkelerde meydana gelen hak ihlallerine dair örnekler de veriliyor. Türkiye’de işçi haklarına dair yasal düzenlemeler yapılmış olsa da bunlar patronlar lehine uygulanıyor. Grev ve sendika seçme özgürlükleri fiilen gasp ediliyor. Yakın zamanda gerçekleşen ve bir kısmı söz konusu raporda da yer alan bazı hak gaspları şöyle;
- Sütaş işçilerinin direnişine polis müdahale etti, TÜSİAD başkanı da olan patron, eylem alanına gübre döktürdü.
- Bakanlar kurulu kararıyla birçok grev yasaklandı. Şişecam, Pirelli, Petlas, Erdemir Madencilik, THY, metal grevleri… Son 15 yılda 10 grev yasaklandı.
- Sendikalaşmak isteyen işçiler birçok işyerinde işten çıkarıldı: Deva İlaç, Kampana Deri, Maltepe Üniversitesi Hastanesi, Punto Deri, MT Reklam, Ülker, TÜVTÜRK, Serapool…
- Anayasal bir hak olduğu halde metal işçilerinin sendika seçme özgürlükleri engelleniyor, kendi seçtikleri temsilciler birçok işyerinde tanınmadı.
- 1 Mayıs’ı Taksim’de kutlamak isteyen sendikalar polis şiddetiyle engellendi.
İş saatleri arttırılıyor, çalışma koşulları ağırlaştırılıyor, bir işçiye birkaç işçinin yapabileceği işler yaptırılıyor. Artan iş saatlerine ve iş temposuna rağmen ücretler düşürülüyor. İş kazaları, iş cinayetleri, meslek hastalıkları artıyor. Canını dişine takarak çalışan işçi, ailesine ve arkadaşlarına vakit ayıramıyor. Bu sayede patronun kârı daha da artıyor. İşçiyse daha da yoksullaşıyor… Bu kadar çalışmasına, döktüğü alın terine, verdiği emeğe rağmen işçi hakkını istediğinde baskıyla, zorbalıkla karşılaşıyor. İşçinin hak talebiyle açtığı davalar uzun yıllar sürebiliyor.
Bütün bunlar olurken patronlar sınıfı ve onların çıkarını savunan hükümet, özgürlüklerden bahsedebiliyor. Patronlar doğruları söylemiyorlar. Onların ikiyüzlükleri, işçi mücadeleye başladığında ortaya çıkıyor. Baskı araçlarını devreye sokuyorlar, karalama kampanyası yürütüyorlar ve mücadeleyi engellemeye çalışıyorlar. Yasaları bile tanımıyorlar. Sermaye hükümetleri, yasayla tanınan grev hakkını uyduruk gerekçelerle yasaklayabiliyorlar.
Türkiye işçi sınıfı, her geçen gün daha da kötüye giden haklarını korumak ve geliştirmek için örgütlenmek zorundadır. Sermaye sınıfı sömürü düzenini bütün dünyada korumaya çalışıyor. Bütün ülkelerde baskılar arttırılıyor, işçileri bölmek için her yolu deniyorlar. Çünkü işçilerin birlik olmasını istemiyorlar. Çünkü işçiler birlik olursa, sadece Türkiye’de değil bütün dünyada patronların karşısına dikilecekler!
Direne Direne Kazanacağız
- Zeytinyağı, Margarin, Süt Tozu
- Toplumsal Sorunların Bireysel Çözümü Mümkün mü?
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Her Şeyi Paraya Bağlayanlar Kim?
- Devlet Bütçesi Kimin Bütçesi?
- İşçilerin Tek Çıkış Yolu Birlik, Dayanışma ve Mücadeledir!
- İşçi Dayanışması 200. Sayı Çıktı!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Kapatılan Ocakların Susmayan Bandosu
- Umut Sende Bende Bizde...
- “Ne Olacak Bu Memleketin Hali?”
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Ülkeyi Şirket Gibi Yönetmek…
- İşçilerin Birliği ve Dayanışması Güçlendikçe Umut da Büyür!
- İşçi Dayanışması 199. Sayı Çıktı!
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Özgür Olmak Demek…
- Hangisi Daha Zor?
- Olur Kardeşim Olur!
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Önümüzdeki En Büyük Engel Sömürü Düzenidir
- Kanatları Kesik Gençler Ülkesine Yolculuk
- 1-0 Önde Olmak İçin Örgütlü Mücadeleye!
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...