Buradasınız
UİD-DER Kadın Komitesi: Emekçi Kadınlar 8 Mart Ruhuyla Mücadelede Öne!

Clara Zetkin, 1910 yılında 8 Mart’ın Dünya Emekçi Kadınlar Günü olmasını önerdiğinde, dünya çok büyük bir savaşın eşiğindeydi. Birkaç sene sonra savaş başlayacak, dünya tam bir cehenneme dönecek ve milyonlarca insan ölecekti.
Clara gibi sosyalistler yaklaşan tehlikenin farkındaydı. Onlar savaşa, milliyetçiliğe, işçi sınıfının ve halkların birbirine kırdırılmasına karşı mücadele ediyorlardı. Fabrikalarda ölesiye çalıştırılan işçilere, emekçi kadınlara sesleniyorlardı. Onlara tüm dünya işçilerinin kardeş olduğunu, asıl düşmanın zalim patronlar sınıfı olduğunu anlatıyorlardı. Clara ve mücadele arkadaşları dünya emekçi kadınlarının sömürüye, çifte ezilmişliğe, emperyalist savaşlara karşı birlikte ve kardeşçe mücadele etmesi için ortak bir gün belirlenmesini istiyordu. Tam da bu nedenle 8 Mart tarihini seçmişlerdi. Çünkü 8 Mart 1857’de New York’ta bir tekstil fabrikasında 129 kadın işçi grevde oldukları için fabrikaya kilitlenmiş ve çıkan yangında ölmüşlerdi. Bu tarih, patronların zalimliğinin ve kadın işçilerin her şeye rağmen mücadele etmeye kararlı olduklarının işaretiydi.
Clara’ların ve işçi sınıfının saflarında çifte ezilmişliğe, sömürüye karşı mücadele yürüten sosyalistlerin çabalarına rağmen savaş başladı. Ne zaman biteceği bilinmeyen bu uğursuz fırtına insanlığa büyük bedeller ödetti. Her milletten işçiler, emekçiler; en adi yalanlarla, kışkırtmalarla zehirlendi, milliyetçilik ve düşmanlık batağına itildi, birbirlerinin canını almaya hazır hale getirildi. Dünyayı daha önce görülmemiş bir karanlık ve kasvet sardı. Ancak 1917’de Rusya işçi sınıfının ayağa kalkması, iktidara el koyması ve barış ilan etmesi o karanlığın dağılmasını sağladı. Dünyanın tüm ezilenlerinin kalbi yeniden umutla doldu. Bu şanlı devrimin fitilini işçi, ev kadını, asker karısı yoksul ve aç Rus kadınlarının 8 Mart gösterileri ateşlemişti. Rusya işçilerinin devrimi, emekçi kadınlara omuz omuza mücadele ve dayanışmanın güzelliğini yaşattı, o güne kadar asla sahip olmadıkları özgürlüğün, eşitliğin, kapısını araladı.
Bütün bu deneyimler bizim için paha biçilmezdir. Bize savaş ve baskıcı iktidar dönemlerinin sonsuza dek sürmeyeceğini, daha güzel bir gelecek umudunu korumamız gerektiğini öğretir. Bugün bu deneyimlere her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Çünkü bugün dünyayı yeniden çok büyük bir karanlık sarıyor. Savaş yangını büyüyor, egemenlerin ateşe verdiği Ortadoğu’da halklar büyük acılar yaşıyor. Eşitsizlik, işsizlik ve yoksulluk büyüyor, kapitalizmin tarihsel krizi ve çürümesi insanlığa büyük bedeller ödetiyor. Türkiye’de baskılar artıyor, demokratik haklar kısıtlanıyor, grevler yasaklanıyor, işçi ve emekçilerin sorunları büyüyor, tüm muhalif sesler boğuluyor, OHAL, KHK’lar ve anti-demokratik uygulamalar süreklileşiyor, toplumda gerilim artıyor. Kadına yönelik şiddet de ürkütücü biçimde tırmanıyor.
Ancak bu durum bizleri umutsuzluğa ve karamsarlığa sürüklememeli. 8 Mart’ı yaratan mücadeleci sınıf kardeşlerimiz, en zor zamanlarda bile “sömürüsüz bir dünya kurma mücadelesi”ne dört elle sarıldılar. Ezilen ve sömürülen işçilerin mücadelesinin asla bastırılamayacağına yürekten inandılar. Dünyayı değiştirme mücadelesi varsa yarınlara umutla bakılabileceğini kavradılar. Böylelikle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü işçi sınıfının mücadelesinin tarihsel sembollerinden biri haline geldi. Elbette acılar çekildi, bedeller ödendi. Ama umut, coşku, yürek yüreğe verilen mücadelenin sıcaklığı hep galip geldi.
Üzerimize çöken karanlığı dağıtmak için emekçi kadınların mücadelede öne çıkmasının ve sömürüye, çifte ezilmişliğe boyun eğmeyeceğini göstermesinin ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Biliyoruz ki emekçi kadınlar böyle karanlık zamanlarda geçmişin derslerine daha sıkı tutunmalı, işçi sınıfının tarihsel mücadelesinin mirasına, bu mirasın 8 Mart gibi sembollerine daha fazla sahip çıkmalı. İşte bu nedenle biz, 8 Mart’ı Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak bizlere armağan eden, sömürünün ve savaşların olmadığı bir dünya kurmak için mücadele eden o emekçi kadınların yolundan gitmeyi seçiyoruz. “Emekçi Kadınlar Mücadelede Öne!” diyor ve tüm emekçi kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü kutluyoruz.
UİD-DER Kadın Komitesi
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- Hak Verilmez, Alınır!
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
- Sendikalaşmak Türkiye’de Neden Zor?
- “Aile Yılı” İlan Edenler Neyin Peşinde?
- Katliamların Sorumlusu Kim?
- Patronlar Çok Para Kazanırken…
Son Eklenenler
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....