Buradasınız
Yalakalığın Sonu Yok
Kıraç’tan bir işçi

Paranın en yüce değer haline geldiği ve bireyciliğin doruk noktalarının yaşandığı bir çağda yaşıyoruz. Bu düzen, farklı toplum kesimleri içerisinde değişik tipolojiler yaratıyor. Bunlardan bir tanesi de yalakalık yapanlardır. İçinde bulunduğumuz kapitalist sistem, insanları hamur gibi yoğurup ortaya garip bir yaratık çıkarıyor. Çeşitli kademelerdeki devlet görevlilerinin, siyasetçilerin, hükümet temsilcilerinin, üstlerine yaranmak için kuyruk sallamaları ve bin bir türlü dalavere çevirmeleri bir tarafa, işçileri de çok yakından ilgilendiren bir sorun yalakalık. İşçi sınıfının örgütsüzlüğü ne yazık ki dönüp dolaşıp yine işçileri vuruyor. Çalışmış olduğumuz işyerlerinde de defalarca şahit oluyoruz ki, işçilerin daha çok ezilmesinde, daha çok sömürülmesinde veya bunlara ses çıkaranların tespit edilmesinde de bu yalaka tipler patronlar için can simidi görevi görüyor.
Uzun zamandır işçilik yapıyorum. İzlenimlerim gösteriyor ki, arkadaşlarına güvenmeyen, hatta kendisine dahi güvenmeyen kişiler bu yöntemi seçerek kuyruk sallamayı tercih etmeye ve patronun işçiler içerisindeki gözü kulağı olmaya başlıyor.
Aslında patronların istediği tam da budur; işçi birlik olmaya ve örgütlenmeye kalkışmasın, onun yerine yalakalık yapsın! Biz işçiler örgütlenmediğimiz ve ortak sorunlarımıza ortak çözümler üretmeye çalışmadığımız sürece, yani kendi gücümüzün farkına varmadığımız sürece, işverenlerin oyuncağına dönüşüyoruz. Örgütsüzlük insanı kişiliksizleştiriyor ve patronlar işçiyi işçi aracılığıyla ezmeye başlıyor. Her ne kadar bu kişiler bir dönem rağbet görse de, işleri bittiğinde onlar da kıçlarına tekmeyi yemekten kurtulamıyorlar.
Yani dostlar, biz işçiler olarak sorunlarımıza çözmek için omuz omuza vermediğimiz sürece, arkadaşlarımızın ne durumlara düştüğünü hayretler içerisinde izleyeceğiz ve patronlar arkadaşlarımızı bizlere karşı kullanmaktan geri durmayacaklardır.
Onurlu bir işçi olarak yaşamak için örgütlenelim, sınıfımızın gücüne ve kendi gücümüze güvenelim.
İşçilerin Sordukları/30
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
Son Eklenenler
- 14 Temmuz 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan yasa değişikliğiyle turizm sektöründe çalışan işçilerin hafta tatili hakkı fiilen gasp edildi.
- Ne acıdır, barış sözcüğü ağzımızdan çıkar çıkmaz yüreğimizde savaşın gölgesi belirir. Gözlerimiz dolar, sesimiz titrer, mahzunlaşırız çocuklar gibi. Oysa ne güzeldir kim bilir ağzımızdan taşan gülücüklerle, yüreğimizden kopan kardeşlik türküleriyle...
- Siyasi iktidar zeytinlikleri yok edecek yeni bir torba yasayı Meclise sundu ve Temmuz sonuna kadar yürürlüğe sokmaya hazırlanıyor.
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- Zeytinliklerin, ormanların, tarım arazilerinin sermayeye peşkeş çekilmesinin önünü açacak olan ve kamuoyunda “süper talan yasası” olarak adlandırılan “Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, Meclis Genel...
- İşçiler, emekçiler, emekliler, gençler, yani toplumun ezici çoğunluğu için geçinmek, yaşamını sürdürmek giderek daha da zorlaşıyor. Öte yandan işçi ve emekçiler “bunlar daha iyi günlerimiz” diyerek bu zorlukların aşılabileceğine dair bir umut...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İzBB) şirketleri İZDOĞA, İZBETON, İZULAŞ ve 185 İZSU çağrı merkezinde işten atılan 368 Belediye-İş Sendikası üyesi işçi, işlerine geri alınma talebiyle mücadele ediyor. İşten atılan işçiler arasında 1,5 senelik genç...
- İranlı sınıf kardeşlerimiz, Sizlere Türkiye’den yazıyoruz. Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler olarak sizleri en içten duygularımızla selamlıyoruz. On yıllardır Filistin halkına yönelik zulmünü sürdüren İsrail, bugün ABD’...
- 11 Temmuzda Brezilya’nın birçok kentinde on binler, emek karşıtı politikaları ve saldırgan uygulamalarıyla tanınan eski başkan Bolsonaro’nun yargılanma sürecine müdahale ettiği gerekçesiyle Trump’ı protesto etti. Kenya’da geçtiğimiz yıl vergi...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...