Buradasınız
İşçilerin Sordukları/23
Fazla mesai ücretleri nasıl hesaplanır?
İş Kanunu’nun 41. maddesine göre haftalık 45 saati aşan sürelerde yapılan çalışma fazla çalışmadır ve ücreti de normal saat ücretinin %50’si oranında zamlı ödenir. Fazla mesai ücreti hesaplanırken işçinin yasal çalışma süresi aylık 225 saat, haftalık 45 saat, günlük 7,5 saat olarak kabul edilir. İşçi ister günde 9 saatten haftanın 5 günü, ister günde 8 saatten haftanın 5 günü ve ek olarak Cumartesi yarım gün çalışsın bu durum değişmez. İşçinin saat ücreti, aylık ücretinin aylık çalışma saatine yani 225’e bölünmesiyle bulunur. Örnek verecek olursak aylık 1350 lira ücret alan bir işçinin 1 saatlik ücreti 1350/225= 6 TL’dir. Fazla mesai ücreti normal ücretin %50 fazlası olduğuna göre 1 saatlik fazla mesai ücreti ise 6+(6/2)=9 TL’dir. Ay içinde 10 saat fazla mesai yapan bir işçinin o ay için alacağı ücret 1350+(10x9)=1440 TL olacaktır.
Fazla mesai hesaplanırken çay ve yemek molaları hesaba katılır mı?
Fazla mesai hesaplanırken molalar hesaba katılmaz. Çünkü İş Yasası’na göre ara dinlenmesi çalışma süresinden sayılmaz. Örneğin normal çalışma süresini doldurduktan sonra 2 saatlik mesai yapan bir işçi bu sürenin yarım saatini mola olarak kullanmışsa fazla mesai ücreti 1,5 saat üzerinden hesaplanır.
İşveren fazla mesai ücretini vermek yerine işçiye izin kullandırabilir mi?
Fazla mesai yapan işçi, bu çalışmalarının karşılığında zamlı ücret almak yerine izin kullanabilir. Ancak izin kullanımı tamamen işçinin isteğine bağlıdır, işveren dayatamaz.
Kimi işyerlerinde işverenler 1 saatlik fazla mesainin karşılığında yine 1 saatlik izin kullandırarak işçilerin hakkını gasp ediyorlar. Oysa bu yasal olmayan bir uygulamadır. İşçi fazla mesai yaptığında nasıl ki normal ücretinin 1,5 katı ücret alıyorsa, aynı oran izin için de geçerlidir. Bu durumda 1 saat fazla mesaiye kalan bir işçinin hak ettiği izin 1 saat değil 1,5 saattir. İşçi, fazla mesailerine karşılık gelen izinlerini 6 aylık süre zarfında kullanabilir.
Denkleştirme uygulaması ne demektir?
Denkleştirme, işçilere fazla mesai ücreti vermek istemeyen açgözlü patronlar için hükümetin 2003 yılında İş Kanunu’na eklediği bir uygulamadır. Her ne kadar yasada bu uygulamanın hayata geçirilebilmesi için işçinin yazılı onayı alınması gerektiği belirtilmiş olsa da, eve ekmek götürme kaygısıyla her koşulda çalışmaya mecbur bırakılan işçinin böyle bir uygulamayı tek başına reddetmesinin kolay olmadığını biliyoruz. Böylesi bir uygulamaya karşı çıkmanın tek yolu örgütlenmektir.
Denkleştirme uygulamasına göre işveren ihtiyacına göre 1 yıl içinde 2 ayı geçmemek şartıyla “yoğunlaştırılmış iş haftası” uygulayabilir. Bu şekilde, yoğunlaştırılmış iş haftasından sonraki haftalarda işverenin işçiyi daha az sürelerle çalıştırması durumunda, işçiye fazla çalışma ücreti ödemek zorunda kalmayacaktır. Bu ne demektir?
Örnek verelim: Haftada 5 gün çalışan bir işçi sabah 8 akşam 8 çalışırsa 1 saatlik mola kullandığını varsayarsak, günde 11 saatten haftada 55 saat çalışmış olacaktır. İş Kanunu’na göre haftalık çalışma süresi 45 saati geçemeyeceğine göre bu işçi bir haftada 10 saat fazla mesai yapmış sayılacaktır. Bu fazla çalışmanın izin olarak karşılığı 15 saattir. İşçinin 4 hafta boyunca sürekli mesai yaptığını düşünürsek bu durumda 15x4 =60 saatlik izin hakkı doğacaktır. Ancak işyerinde denkleştirme uygulanıyorsa bu durumda fazla mesai yapmış sayılmayacak, onun yerine, 4 hafta boyunca 55 saat çalıştırıldıysa işlerin az olduğu 4 hafta boyunca da 35 saat çalıştırılarak denkleştirme yapılabilecektir. Bu durumda bir hesap yaptığımızda 8 hafta içinde işçinin 20 saatlik ücreti ya da izin hakkı gasp edilmiş olacaktır. Üstelik kanuna göre yılda 2 ay denkleştirme yapması gereken işveren, süreyi toplu iş sözleşmeleri ile dört aya kadar arttırabilir.
İşveren denkleştirmeyi her koşulda uygulayamaz. Sağlık kuralları bakımından günde ancak yedi buçuk saat veya daha az çalışılması gereken işlerde çalışanlara; çocuk ve genç işçilere; gebe, gece postalarında çalışan kadınlara; yeni doğum yapmış ve çocuk emziren işçilere denkleştirme esasına göre çalışma yaptırılamaz.
- İşçi Dayanışması 198. Sayı Çıktı!
- Artan Zenginliğin Arkasında Büyüyen Yoksulluğumuz
- Kaynakları Tüketen Kim?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Sınır Tanımayan Irmaklar Gibi
- İşçinin Değeri Yok mu?
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- Sınıf Olarak Birleşelim, Yoksulluğa ve Sömürüye Hayır Diyelim!
- İşçi Dayanışması 197. Sayı Çıktı!
- Esirler Dünyasına Özgürlük Çağrısı: Enternasyonal!
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Hangi Milliyetten Değil Hangi Sınıftan Olduğundur Önemli Olan
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- Senin Memleket Nere?
- Sokak Köpeklerinin Katledilmesi Çözüm mü?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- İşçi Dayanışması 196. Sayı Çıktı!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- İcra ve İflas Yasasındaki değişiklik ne anlama geliyor?
- Covid-19, Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzin Gerçeği
- AKP’nin Torba Yasası: Patronlara Kıyak, İşçilere Saldırı
- Pandemi, Ücretsiz İzinler ve Hak Gaspları
- İş Güvenliği Yasasına 4. Kez Erteleme Ne Anlama Geliyor?
- Kronik Hastalığı Olan İşçilerin ve Hamile Kadınların Yasal Hakları
- Koronavirüs ve Yasal Haklarımız
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/2
- Avukat Mesut Badem ile Arabuluculuk Üzerine/1
- İşçilerin Sordukları/78
- Emeklilik Hakkımız İçin Topyekûn Mücadele Edelim!
- Yargıtay’ın Hamile İşçiler İçin Emsal Kararı
- İşçilerin Sordukları/75
- İşçilerin Sordukları/74
- İşçilerin Sordukları/73
- İşçilerin Sordukları/72
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçiler olarak zorlu günlerden geçiyoruz. Fakat tabiri caizse bunlar daha iyi günlerimiz. Türkiye ve dünyadaki gidişat içine itildiğimiz sorunlar yumağının büyümeye devam ettiğini gösteriyor. Mesela İsrail’in tüm dünyanın gözleri önünde...
- Siyonist İsrail devletinin Filistin’de yürüttüğü savaş bir yılını doldurdu. Bu savaşta on binlerce Filistinli can verdi. Yüz binlerce Filistinli yollara düştü, yer değiştirdi. Bombaların yanı sıra, açlık, susuzluk, salgın hastalıklar da nice can...
- İsrail’in geçtiğimiz sene 7 Ekim’den bu yana Gazze’de yürüttüğü savaş şiddetini arttırarak ve yeni bölgelere yayılarak devam ediyor. ABD, Çin ve Rusya’nın, bölgedeki rakip güçler olan İran ve İsrail’in kozlarını paylaştıkları bu savaşın alanı Gazze’...
- Bursa Kemalpaşa’da bulunan Eker Süt Ürünleri fabrikası işçileri Tekgıda-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılmış, direnişe başlamışlardı. Direnişçi işçiler 6 Ekim’de sendikalarıyla birlikte Bursa’da “Eker I Run” koşusu öncesi basın...
- Filistin’de yürüyen savaşın üzerinden 1 yıl geçti. Bugüne kadar 50 binin üzerinde insan İsrail’in saldırıları sonucu can verdi. İsrail devletinin Gazze’de sürdürdüğü soykırım ve katliam devam ediyor. Lübnan’a yapılan son saldırılarla birlikte...
- Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) üyesi işçiler, grevlerinin 39. gününde olan MKB Rondo işçileri ve aileleri grevlerinin 18. gününde Tarkett grevcilerini ziyaret etti. Dayanışma ziyaretinde “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor”...
- ABD’nin New York’tan Miami ve Houston’a kadar tüm Doğu ve Körfez kıyısı limanlarında 45 bini aşkın liman işçisi toplu sözleşme görüşmelerindeki ücret ve çalışma koşullarındaki anlaşmazlık nedeniyle 1 Ekimde greve gitti. Uluslararası Liman İşçileri...
- Türkiye’de iktidar sözcüleri sık sık “Avrupa bizi kıskanıyor”, “dünya bizi kıskanıyor” diyerek böbürleniyorlardı. Türkiye’nin her tarafında doğalgaz, petrol gibi değerli madenler olduğunu, bu madenleri çıkartarak ekonomide çağ atlayacaklarını iddia...
- Birkaç hafta önce bir ablam ile ettiğim sohbet sonrası kelebeklerin benim için farklı bir anlam kazandığından bahsetmek istiyorum. Sohbet sırasında kelebekleri çok sevdiğimi özellikle de mavi kelebeklerin çok hoşuma gittiğini anlatmıştım. O da mavi...
- Fernas Madencilik işçileri işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınması, ücretlerin arttırılması ve sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması talebiyle haftalardır mücadele ediyorlar. İşçiler, Soma’dan Ankara’ya yaptıkları 8...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz” şiarıyla düzenlediği işçi buluşmalarının sonuncusunu 3 Ekimde Ankara’da Anıt Park’ta düzenlediği mitingle gerçekleştirdi....
- Türkiye’nin çeşitli illerinde grev ve direnişlerden işçiler Emek Partisi milletvekilleriyle birlikte 3 Ekimde Mecliste basın açıklaması gerçekleştirdiler. Sabah saatlerinde Meclis’e gelen işçiler “ziyaretçi yasağı” gerekçe gösterilerek içeri...
- Manisa’nın Soma ilçesinde AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olan Fernas Madencilik’te Bağımsız Maden-İş Sendikasında örgütlendikleri için işten atılan madencilerin direnişi sürüyor. 25 Eylülde Ankara’ya yürüyüş başlatan Fernas...