Buradasınız
İsrail’le Ticaret ve Sermayenin Fıtratı
Ticaret Bakanlığı 2 Mayısta İsrail’le ticaretin tamamen durdurulduğunu açıkladı. Bakanlık 9 Nisanda ise ihracatı “kısıtlama” kararı almıştı. 7 Ekimden bu yana kahve zincirlerini, deterjan markalarını boykot çağrıları yapan, fırınlara, bakkallara “burada İsrail ürünleri satılmamaktadır” tabelaları astıran iktidar çevreleri neden Gazze halkının uğradığı soykırıma tepki göstermek için on binlerce insanın katledilmesi pahasına 7 ay bekledi? “İsrail’le ticareti durdurun” diyenlere neden şiddet uygulandı? İsrail’le ticaretin sürdüğünü ortaya çıkaran insanlar neden ihanetle, provokasyon yapmakla, yalan söylemekle suçlandı? Yerel seçimler öncesinde İstanbul Belediye Başkanı adayı Murat Kurum utanmadan “biz kazanırsak Gazze’deki mazlumlar sevinecek” derken, Erdoğan “Filistin’e destek” mitinglerinde esip gürlerken İsrail’le ticaretin tıkır tıkır yürüdüğünü neden halktan gizlediler? İsrail’le ticaret yapan şirketlerin sahipleri düne kadar sinsi bir sessizlikle işlerini yürütürken şimdi ticaretin durdurulması kararını neden alkışlıyorlar?
İsrail saldırısının ilk haftalarında neler olduğunu hatırlayalım. Katliama tepki gösteren emekçileri oyalamak için çeşitli kamu kurumlarından boykot çağrıları yapıldı, “kampanyalar” düzenlendi. Mesela Meclis’te Coca Cola satışı kaldırıldı ama sonradan öğrendik ki birkaç ay önce şirket Türkiye’deki üretimine karşılık vergi indirimi teşviki almış! Diğer taraftan AKP Gençlik Kolları, MHP örgütleri Starbucks’ı güya protesto ederken öğrendik ki pek çok AKP’li, BBP’li, MHP’li milletvekilinin sahibi olduğu şirket İsrail’le ticaret yapıyormuş! Limak Holding’in işlettiği İskenderun’daki Limakport limanından İsrail’e yük taşıyan yüzlerce gemi kalkarken MÜSİAD üyesi bir şirket İsrail’den 1 milyon ton plastik çöp ithal etmiş. Türk Uçak Sanayi Anonim Ortaklığı TUSAŞ, uçak, helikopter ve İHA aksamlarını ithal ediyormuş. Türkiye Varlık Fonu şirketlerinden ETİ Maden, İsrail’e bor ihraç ediyormuş. Kısacası MÜSİAD’ından TÜSİAD’ına, kamu şirketlerinden özel şirketlere kadar pek çok şirket Filistin halkının yanında görünüp tribünlere oynarken 2023 yılında tam 5,4 milyar dolarlık ihracat ve 1,64 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirmiş. Hatta Mart ayında İsrail’le yapılan ticaret 7 Ekimden bu yana en yüksek seviyeye çıkmış! İşçi ve emekçilere boykot çağrısı yaparken egemenler kasalarını milyarlarca dolarla dolduruyorlarmış!
İşte bu gerçekleri ortaya çıkaranlar hakkında davalar açıldı, İsrail’le ticaretin durdurulmasını isteyenler polis şiddetine maruz kaldılar, ters kelepçeyle gözaltına alındılar. İsrail’le ticareti inkâr edenlerse gerçekler ortaya çıkınca mazeret üretmeye başladılar. “Filistin’e giden mallar, İsrail üzerinden geçmek zorunda kalıyor”, “başka ülkelerden gelen transit gemiler Türkiye’de yükünü indirip İsrail’e devam ediyor”, “jet yakıtı değil jel yakıt gidiyor” gibi absürt gerekçeler ve yalanlarla ticareti mazur göstermeye çalıştılar. Mızrak çuvala sığmaz olunca da Ticaret Bakanlığı İsrail’le ticarete “kısıtlama” kararı almak zorunda kaldı. Bu kararın ardından AKP Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi’den “Eyvallah, katliamı kınıyoruz ama ticaret önemli” açıklaması geldi. Zeybekçi, İsrail’in 6 satıp 1 aldıkları bir ülke olduğunu, bu bakımdan “daha hassas” olunması gerektiğini söylüyordu. Kısacası sermaye için 6 satıp 1 almanın, on binlerce insanın katledilmesinden daha önemli olduğunu itiraf ediyordu.
Bu yaşananlar, iktidarın sürekli tekrar ettiği “Müslümanın Müslümandan başka dostu yoktur” sözünün içi boş bir yalan olduğunu, sermaye ve iktidar sahipleri için önemli olan tek şeyin ekonomik ve siyasi çıkarları olduğunu göstermiyor mu? Ticarette “kısıtlama” kararı almak için bile aylarca bekleyen iktidarın bugün tüm ticareti durdurma kararı alırken ne tür siyasi çıkar hesapları yaptığını ise önümüzdeki dönemde göreceğiz. Ticaretin yeni rotalar üzerinden sürdürülüp sürdürülmeyeceğini de. Gerçek şu ki bu karar Filistin halkı düşünülerek alınmamıştır ve sermaye sahiplerinin kârlarından vazgeçmesini beklemek beyhudedir. İsrail’le ticareti protesto eden gençlerin gözaltına alınması, cezalandırılmak istenmesi de iktidarın samimiyetsizliğinin, ikiyüzlülüğünün göstergesidir.
Filistin halkının gerçek dostları patronlar ve iktidar sahipleri değil dili, dini, rengi ne olursa olsun yalnızca işçi ve emekçilerdir. İsrail’de her hafta meydanlara çıkarak kendi hükümetlerinin sürdürdüğü savaşı protesto eden binlerce İsrailli emekçidir. ABD’de üniversite kampüslerini işgal ederek üniversitelerin İsrail’le akademik ve ticari ilişkilerini kesmesini isteyen on binlerce gençtir. Asya’dan Avrupa’ya sokaklara çıkarak “katliamı durdurun” diye haykıran yüz binlerce emekçidir.
Olmak İstediğim Fotoğraf Karesi!
- Senin Memleket Nere?
- Düşmanlığı ve Savaşları Nasıl Meşrulaştırıyorlar?
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- İşçi Dayanışması 196. Sayı Çıktı!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Umut Şarkılarını Birlikte Söyleyelim!
- Bahis Oyunu Aslında Kimin Oyunu?
- Depremin Yaraları Kanamaya Devam Ediyor
- Ne Kadar Vergi Veriyoruz, Karşılığında Ne Alıyoruz?
- Dert Bizde Derman Ellerimizde, Birliğimizdedir!
- İşçi Dayanışması 195. Sayı Çıktı!
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Sendikal Örgütlülük Kâğıt Üstünde Kalmasın
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Bu Fikirleri Kimler Üretiyor?
- Kamuda Tasarruf Paketinden Payımıza Düşenler
- Kapitalizm Yıkılmadan İnsanlık Nefes Alamaz!
- İşçi Dayanışması 194. Sayı Çıktı!
- İnşaat, Depo, Belediye İşçileri, Çiftçiler Mücadeleye Devam Ediyor
- Hatay’da Barınma Hakkı Mitingi
- Grevdeki Befesa İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Onların Kârı Bizim Hayatımızdan Değerli Olamaz
- Aydınlık Günleri Getirene Dek
- Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor!
- Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
- Kemal Türkler’i Anıyoruz, Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı Anlayışına Sahip Çıkıyoruz
- Örgütlü Olan Kazanır!
- Eti Krom İşçilerinin Mücadelesi Kazanımla Sonuçlandı
- Belediyelerde İşten Atma Saldırısına Karşı İşçilerin Mücadeleleri Devam Ediyor
- KESK ve Emekli Örgütlerinden Türkiye Genelinde “Sefalete Teslim Olmayacağız” Eylemleri
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: Kadına Şiddete Hayır!
- Elektrik Kaçağıyla Ölmek Kaza Değil Cinayettir!
- Eti Krom Patronunun Tutumu Ne Anlatıyor?
- Sendikal Baskılar Sürerken Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- TÜİK’in Kayıp Sepeti
- Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’ten Ortak Basın Açıklaması
- Çorlu Tren Katliamının 6. Yılında Hayatını Kaybedenler Anıldı
- İsrail’in Gazze Katliamı Dokuzuncu Ayında Protesto Edildi
- İşçi Sınıfının Sömürüye Karşı Mücadelesi Durdurulamaz!
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Bahis Oyunu Aslında Kimin Oyunu?
- Depremin Yaraları Kanamaya Devam Ediyor
- Ne Kadar Vergi Veriyoruz, Karşılığında Ne Alıyoruz?
- Dert Bizde Derman Ellerimizde, Birliğimizdedir!
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Sendikal Örgütlülük Kâğıt Üstünde Kalmasın
- Tarihin Bir Yankısı: Sınıfına İnan, Gücüne Güven!
- Bu Fikirleri Kimler Üretiyor?
- Kamuda Tasarruf Paketinden Payımıza Düşenler
- Kapitalizm Yıkılmadan İnsanlık Nefes Alamaz!
- Bir Müthiş Bahtiyarlık: “Anlamak Gideni ve Gelmekte Olanı”
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- İsrail’le Ticaret ve Sermayenin Fıtratı
- İşçi Sınıfının Mücadele Saflarını Güçlendirelim
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- Hayat Pahalı Ama Hayatımız Çok Ucuz!
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...