Buradasınız
MESS Dayatmaları ve Sendikal Kriz

Türk Metal’in tabanındaki işçiler, mücadele etme konusunda istekliydiler. Yıllardır biriken sorunlarının çözümü için sendika bürokratlarına uyguladıkları basıncın grev kararı alınmasında etkili olduğunu bilen işçiler, bu kararın uygulanması için hazır olduklarını ilan etmişlerdi. Fakat MESS sözleşmesi işçilerin rızası alınmadan imzalandı.
Metal sektöründe 100 binin üzerinde işçiyi ilgilendiren MESS grup sözleşmesi görüşmeleri, yetkili üç sendikanın grev kararı almasıyla sonuçlanmıştı. Grev kararı alan sendikalar, işçilerin basıncıyla bazı eylemler yaptılar ve MESS’in dayatmalarını kabul etmeyeceklerini açıkladılar. Ancak her zaman olduğu gibi Türk Metal yönetimi, bir gece ansızın patronların dayattığı sözleşmeyi imzaladı. Bu sözleşme sonrasında Türk Metal’i eleştiren Birleşik Metal-İş de MESS’in dayattığı aynı sözleşmeyi imzaladı. Böylece sözleşme tekliflerinde %18-20 zam isteyen sendikalar, %7’lik zamma imza attılar. Birbirlerini işçilere ihanet etmekle suçlayan sendikalar, birbirinin aynısı sözleşmeleri kabul ettiler.
Özellikle Türk Metal’in tabanındaki işçiler, mücadele etme konusunda istekliydiler. Yıllardır biriken sorunlarının çözümü için sendika bürokratlarına uyguladıkları basıncın grev kararı alınmasında etkili olduğunu bilen işçiler, bu kararın uygulanması için hazır olduklarını ilan etmişlerdi. Fakat MESS sözleşmesi işçilerin rızası alınmadan imzalandı. Metal işçileri örgütsüzlüğün verdiği güçsüzlükle ne yazık ki bu sonuca büyük bir tepki gösteremediler. Ama bu tepkisizlik metal işçilerinin durumdan memnun oldukları anlamına gelmiyor. Tersine, işçiler arasında derin bir hoşnutsuzluk var. Ne var ki bu hoşnutsuzluk işçilerin inisiyatif almalarına, öne çıkmalarına ve sendikaların başına çöreklenen bürokratları kovmalarına dönüşebilmiş değil henüz.
Hangi sektörde olursa olsun işçiler bürokratların eline geçen sendikalara güvenmiyorlar. Çünkü çok uzun yıllardır sendikalar, işçilerin haklarına el koyan patronlar karşısında teslim olmuş haldeler. Sendikalar, yeni işçi kitlelerini örgütlemek ve patronların karşısına işçilerin örgütlü gücüyle dikilmek yerine, öylece beklemeyi tercih ediyorlar. Bürokratların mücadele etmek gibi bir anlayışları yok, onlar patronlarla uzlaşma içinde kalarak koltuklarını korumaya çalışıyorlar. Fakat aslında bu tutum, eğik bir düzleme adım atmaktır. Bir kere yokuş aşağı gidiş başladı mı bunu durdurmak kolay değildir. Nitekim koltuklarını korumaya odaklanan ve giderek işçilerden kopan, iyiden iyiye miskinleşen ve mecalsiz hale gelen sendikacılar, artık koruyacak bir koltuk bile bulamaz duruma gelmişlerdir. Zira sendikalar eridikçe erimiş ve toplu sözleşmeden yararlanan işçi sayısı 600 bine kadar inmiştir. İşte tüm bunlardan ötürü sendikal hareket derin bir krizin içinde debelenip duruyor.
Sendika yönetimleri, Türkiye’de sendikal hareketin derin bir krizde olduğunu peşpeşe itiraf ediyorlar. Sendikaların çok sayıda üye kaybettiğini ve güçsüz düştüğünü söylüyorlar. Hükümetin ve patronların saldırıları karşısında ellerinden bir şey gelmediği söylemine sığınıyorlar. İşçilerin ellerindeki en önemli silah olan grev hakkı mevcut sendikal anlayışın elinde oyuncağa dönmüş durumda. Tek Gıda-İş Çaykur işletmelerinde grev ilan etti ama işten atılmaktan korkan işçiler bu greve katılmadılar. THY işçilerinin grevi, hükümetin ve THY yönetiminin grev kırıcı tavrından dolayı güçlü başlayamadı. Hazırlıksız çıkılan greve diğer sendikalar da gerekli desteği vermediği için grev yalnız kaldı. Bu hazırlıksızlık ortamında AKP’nin, THY yönetiminin, patron medyasının ve polis zorbalığının tehditleri işçileri fazlasıyla belirlemiş oldu. Metal işçileri grev ilan eden ve keskin laflarla patronları tehdit eden sendikalarından umudu kestiler. Bu sefer de anlamlı bir kazanım elde edemedikleri için hüsran yaşadılar.
Oysa sendikaların bu durumu ne kaderdir ne de aşılamaz bir durumdur. Sendikalar üzerlerine düşen görevleri yerine getirirlerse içinde bulundukları krizi aşabilirler. Bunun için yapılması gereken şey, işçilerin sendikalarına sahip çıkmasını sağlamaktır. Öncelikle taban örgütlülüğünün güçlendirilmesi gerekiyor. İşçiler, sendikaların kendi örgütleri olduğunu hissetmeliler. Sendikalar işçilerin eğitimine önem vermelidir. Bilinçlenen işçiler, mücadelede daha etkin bir rol alacaktır. Kendi gücünün farkında olan ve moral bulan işçiler, sendikalarına da sahip çıkacaktır.
Mücadelenin kazanılması o mücadeleye girişmeden önce yapılan hazırlığa bağlıdır. İşçiler nasıl bir kavgaya giriştiklerini ve bunu hangi yöntemlerle yürütmeleri gerektiğini bilirlerse, patronların her türlü saldırısını püskürtürler. Kendilerine ve sendikalarına güvenirler. İşçilerin güvendiği ve sahip çıktığı bir sendika patronlar karşısında dik durur. Sendikal hareketin krizi patronlarla uzlaşmayla ve savunmada kalarak değil, işçileri mücadeleye katarak aşılır.
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- İşçi Dayanışması 203. Sayı Çıktı!
- Uyanmak İçin Sabırsızlanacağımız Günler İçin
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- Hak Verilmez, Alınır!
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- Büyük Resmi Görelim, Birliğimizi Örelim!
- Sendikalaşmak Türkiye’de Neden Zor?
- “Aile Yılı” İlan Edenler Neyin Peşinde?
- Katliamların Sorumlusu Kim?
- Patronlar Çok Para Kazanırken…
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...