Buradasınız
Uçuruyorlar Bizi!
İstanbul’dan bir işçi
“Ne olacak halimiz?” sorusu her işçi evinde yankılanıyor. İktidar temsilcileri meydanlarda konuşup duruyorlar. Büyümeden, ekonominin hızlanarak, hoplaya hoplaya koşarak, zıplayarak ve sonuçta uçarak ilerlediğini söylüyorlar. İçimizin yağını eritmeye, gerçekleri gözlerden gizlemeye çalışıyorlar. Ne kadar çok buzdolabı üretilip satıldığından bahsediyorlar. Doğru, buzdolapları çok satılıyor ama bunun nedeni çok zenginleşmiş olmamız değil. Eskiden bir buzdolabını 20-30 sene yani neredeyse bir ömür kullanırdık. Şimdi 2-3 yılda bir yok motor arıza yapar, yok beyni gider, yok modeli eskir, anlayacağınız 5 yılda hurdaya çıkıyor buzdolapları.
“Zenginliğimizin belirtisi olan” buzdolabına ne var ne yok diye bakasım geldi. Salça, acı biber, turşu biber, yumurta, zeytin ve soda. Yumurta hariç hepsi cam kavanozlarda. Şimdi siz söyleyin, siz karar verin, bu dolaba fare girse açlıktan ölür mü? Ölür! Demek ki uçan ekonomi değil dolar’mış. Ağalarımız gerçekten “bizimle eğleniyorlar.” O halde ne yapalım? Eğlenmeye devam mı edelim? Yakın bir zamanda “bir Alman, bir Rus, bir İngiliz Las Vegas’a gitmişler. Şimdi diyeceksiniz ki “ha uşağumm bizum Temel nirede?” Temel mi? Dolar olmuş 7,40. Bizum uşak o yüzden gidememiş… Hayır, bu işin hiçbir eğlencesi yok!
Birileri kalkıp “ekonomimiz çok iyi” diye gerçekliğin üzerini örtmeye, akıllarınca “lafla peynir gemilerini yürütmeye” çalışıyorlar. Dolar ve altın gittikçe artıyor, Türk lirası ise aynı oranda düşüyor. Dolarla maaşımızı alıp, kiramızı ödemesek de, alışveriş yapmasak da veya “zaten bizim yok ki” desek de, enflasyon canavarı daha fazla büyüyerek ayağımızı yerden kesiyor, havalandırıp uçuruyor bizleri. Geçim derdi de, yoksulluk da, açlık da giderek artıyor. Beylerimiz böyle “uçuruyorlar” bizi!
İşsizlik artmaya devam ediyor. Belirsizlik ve korku her yeri kaplamış durumda. İşçinin, emekçinin sesini ve nefesini kesip iyice cılız kalmış “sinekten” halen yağ çıkartmaya çalışıyorlar. Fonlarımızı talan ediyor, emeklilik hayallerimizi yok ediyor ve kıdem tazminatımızı iç etmek istiyorlar. Ekonomimiz “uçuşa geçmişken” beylerimiz, bizim alın terimizi, emeğimizi ve geleceğimizi hoyratça gasp etmeye çalışıyorlar. Biz işçiler geçim derdine düşmüşken, beylerimizin her göz kırpışında dolar yükseliyor ve onlar sırıtarak gülümserken, “çok önemli” deyip haylazca “devrim” nidaları savuruyorlar boşluğa. İşte düzey bu!
Gerçeklik öyle denildiği gibi değil! Ekonomik kriz o kadar derin ve büyük ki dünyanın her yerinde işsizlik artıyor, gençler umutsuzluğa terk ediliyor. Evsizlerin sayısı giderek artıyor. Kapitalist sistemin kalelerinde, yol kenarlarında çadırlar boy vermeye başladı bile. ABD ve Latin Amerika ülkelerinde sokakta kalanların sayısı hızla artıyor. Milyonlarca işçi, emekçi ne yaşayacak bir konuta, ne karınlarını doyuracak gıdaya, ne de sağlık hizmetine erişebiliyor. Başımızda dönen tüm kötülüklerin anası olan kapitalist sistem, insana da doğaya da düşmanlıkta sınır tanımıyor. Kapitalist sistem işçi sınıfımızı ve gençliğimizi umutsuzluğa ve çaresizliğe sürükleyerek onun gücünü yok etmeye çalışıyor, zihnini felç etmek istiyor. Asla bizim mahallemize, sokağımıza, penceremize ve kapımıza umutsuzluk belası girmesin. Umutsuzluk gibi tüm kötülüklerin kaynağı olan kapitalizmi yeryüzünden süpürelim. Doğa da insan da rahat bir nefes alabilsin diye sınıfımızı, safımızı bilelim.
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
- Maaşlar Eriyor: Bu düzen Değişmeli!
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...